Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2436 E. 2024/9553 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarenin kamulaştırma bedelini kanuni sürede ödememesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinin değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin, kamulaştırılan taşınmazlar için davacı ile uzlaşılan bedeli 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 8. maddesinde öngörülen 45 günlük süre içinde ödememesi ve bu durumun icra takibine konu edilmesi üzerine, davalı idarenin itirazının iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/932 Esas, 2022/3575 Karar

DAVA TARİHİ : 27.12.2018

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/122 Esas, 2021/389 Karar

Taraflar arasındaki icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Konya ili, ..., Talatpaşa Mahallesinde bulunan 1221 ada 23 ve 25 parsellerin daha önce maliki olduğunu, 38 ve 41 parsellerin ise halen maliki olduğunu, TCDD 6. Bölge Müdürlüğünün 17.08.2017 tarihli bedel takdiri ve uzlaşmaya davet yazısına icabet ettiğini, uzlaşma tutanaklarının her bir parsel için ayrı ayrı imzalandığını, müvekkilinin kendisine ait tüm parsellerin davalı adına resen tesciline muvafakat ettiğini, ancak taşınmaz bedellerinin müvekkiline ödenmediğini, buna rağmen taşınmazların davalı tarafından kullanıldığını, bedellerin ödenmesine ilişkin davalıya noter ihtarnamesi keşide edildiğini, bedelin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine başlatılan Konya 7. İcra Müdürlüğünün 2018/11822 Esas sayılı icra takibine davalının itirazı nedeniyle icra takibinin durdurulduğunu, bu nedenle davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) gereğince 8 inci maddesine göre idarece uzlaşma tutanağının tanzim tarihinden itibaren en geç 45 gün içerisinde tutanakta belirtilen bedelin hazır edilerek, anlaşma tutanağı ve kamulaştırma öncesi taşınmaz üzerindeki tüm takyidat ve haklardan arındırıldığını bildiren yazıya istinaden taşınmazın idare adına tapuya resen tescil veya terkin edileceğini, resen tescil veya terkinden sonra kamulaştırma bedelinin ödeneceğini, takibe konu 4 adet taşınmazın ikisinin henüz tapuda tescil işleminin yapılmadığını, 23 ve 35 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedellerinin 19.11.2018 tarihinde Ereğli Ziraat Bankasına yatırıldığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı kurum hakkında yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 139.467,60 TL asıl alacak, 418,21 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 139.885,81 TL üzerinden devamına, davacı tarafından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince iki kez itiraz ettikleri bilirkişi raporuna dayanılarak karar verildiğini, ancak bilirkişi raporlarının 2942 sayılı Kanun'un 8 inci maddesine ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 117 nci maddesine aykırı olduğunu, mahkemenin, müvekkilinin asıl alacağının 2942 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin altıncı fıkrası gereğince 17.08.2018 tarihinde muaccel olduğunu dikkate almadan karar verildiğini, 6098 sayılı Kanun`un 117 nci maddesine göre, en geç ihtarın kendisine ulaştığı anda, yani 24.09.2018 tarihinde davalı tarafın temerrüde düştüğünü (çekilen ihtarnameyi) dikkate almadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıya ait 23,25,38 ve 41 parsel sayılı taşınmazların davalı idare tarafından kamulaştırılmasına karar verildiği, davacı hak sahibi ile anlaşma tutanağının imzalandığı, 23 ve 25 parsel sayılı taşınmazların idare adına tescilinin sağlandığı, 38 ve 41 parsel sayılı taşınmazlar için bedel tespit ve tescil davası açıldığı, davanın derdest olduğu, 23 ve 25 parsel için belirlenen ve anlaşma sağlanan toplam 969.553,00 TL'nin anlaşmanın yapıldığı 03.07.2018 tarihinden 45 gün içerisinde ( en geç) 17.08.2018 tarihinde) ödenmediği, ödemenin icra takibinden sonra 20.11.2018 tarihinde yapıldığı dolayısıyla bu miktara 17.08.2018-20.11.2018 tarihleri arasında yasal faiz talep edilmesinde davacının haklı olduğu, ancak 38 ve 41 parsel sayılı taşınmazlar için Ereğli 1 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/339 Esas ve 2019/340 Esas sayılı dosyaları üzerinden bedel tespiti ve tescil davası açıldığına göre bu parseller için düzenlenen anlaşma tutanağı hukuken geçerliliğinden söz edilemeyeceği, 38 ve 41 parsellerin bedelleri olan 139.466,90 TL'nin icra takibine konu yapılması ve faiz talebinde bulunulmasında davacı haksız olduğu, itirazın 969.553,00 TL asıl ve 19.875,84 TL işleyen faiz yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takipten sonra yapılan ödemenin infaz aşamasında dikkate alınmasına, 38 ve 41 parsel bedelleri olan 139.466,90 TL ve bu bedele işleyen faiz yönünden ise davanın reddine karar vermesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; uzlaşma usulü ... olarak malik ile uzlaşma tutanağının düzenlenmesi, idarece bu tutanağın tanzimi tarihinden itibaren 45 içerisinde tapuda tescil işleminin yaptırılması ve kamulaştırma bedelinin malike ödenmesi aşamalarından oluştuğunu, kanun'un 45 günden sonra paranın ödenmemesi halinde ne olacağını düzenlenmediğini, kamulaştırmayı yapan idarenin kamulaştırmadan vazgeçip vazgeçmediği veya kamulaştırmaya engel hukuki veya fiili bir hususun bu arada ortaya çıkıp çıkmadığı gibi hususlar netleştirilmeden uzlaşma tutanağında belirlenen meblağın icra takibine konu edilmesinin doğru olmadığını, davacının taşınmazlarını kullanmasına engel bir halin de söz konusu olmadığını, 2942 Sayılı Kanun'un 7 inci madde şerhi süresi içinde (şerhten itibaren 6 ay) tescil davası açıldığı tapu idaresine bildirilmezse şerhin resen terkin edileceğinin bu şerh taşınmazın satış veya başka surette tasarrufuna da engel olmadığını, tescil davası açılmadığı için de 31/b şerhi zaten taşınmaz siciline konulmadığını, itirazın iptali davasının 2 parsel için (23 ve 25 nolu parseller) yapılan ödemeden sonra açıldığını, mahkeme kararında belirlenen faiz alacağı ile takip talebindeki faiz alacakları tutarlarının da aynı olmadığını, likid olmayan bir alacak kalemi için icra inkar tazminatına hükmedildiği, 2942 sayılı Kanun'un Ek Madde 4 uyarınca vekâlet ücretinin maktu hesaplanması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, icra takibine yönelik itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 7 nci ve 8 inci maddeleri.

3. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi .

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davalı idarenin Karaman-Ulukışla İstasyonları (yaklaşık 135 km) harasının çift hatlı hale getirilmesi projesi kapsamında aldığı kamulaştırma kararına istinaden, davacının sahibi olduğu, Konya ili, ..., Talatpaşa Mahallesinde bulunan 1221 ada 23 parsel sayılı taşınmaz için 511.949,70, TL 25 parsel sayılı taşınmaz için 457.603,30 TL olmak üzere toplam 969.553,00 TL bedel üzerinden taraflarca uzlaşıldığı, dava konusu taşınmazlardaki davacı payının 18.09.2018 tarihinde davalı idare adına tapuda tescil edildiği, ancak davalı idarenin 2942 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca, tutanakların düzenlendiği tarihten 45 gün sonrasına kadar uzlaşılan bedeli ödemediği, 03.11.2018 tarihinde temerrüde düştüğü, davalı idarenin uzlaşılan 969.553,00TL'lik bedeli kanu'da belirtilen sürede ödememesi üzerine, davacı vekilinin Konya 7. İcra Dairesinin 2018/11822 Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlattığı ve davalı idarenin 16.11.2018 tarihinde takibe itiraz ettiği takibe başlanıldıktan sonra 20.11.2018 tarihinde 969.553,00 TL ödeme yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır.

3. Dosyada bulunan delil ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; Konya 7. İcra Dairesinin 2018/11822 Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı idare aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idareden aşağıda yazılı kalan harcın alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,04.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.