"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2161 Esas, 2023/1711 Karar
KARAR : Esastan ret
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının maliki olduğu bağımsız bölüm dükkanların dış duvarlarını yıkarak teras ile birleştirdiğini, projesine aykırı olarak kafe olarak kullanıldığını, bu durumun binanın ısı izolasyonunu ve binanın güvenliğini yok ettiğini, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'un (634 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi uyarınca davalının duvarlarını yıkarak birleştirildiği alanın ortak alan olduğunu, 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi hükmüne göre kat maliklerinin taşınmazın mimari durumunu titizlikle korumakla yükümlü olduğunu, Yargıtayın yerleşik içtihatlerine göre bağımsız bölümün balkonlarının, dış duvar ve cephelerinin ortak yer olarak tanımlandığını, balkonun mimari projesine ve yönetim planına aykırı olarak tüm kat maliklerinin rızası olmaksızın kapatılmasının 634 sayılı Kanun'un19 uncu maddesine aykırılık oluşturduğunu, bu nedenle eski hale getirilmesinin gerektiğini yukarıda belirtilen tüm bu hususlar göz önünde bulundurularak davalının vaki müdahalesinin men'i ile projeye aykırılıkların hakim müdahalesi ile mimari projesine uygun, eski hale getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının davaya konu bağımsız bölümü halihazırdaki mevcut durumu ile satın aldığını, projeye uygun ya da uygunsuz olduğunu bilmediğini, bu nedenle projeye aykırılık iddiasına itiraz edildiğini, halihazırdaki kullanım biçimine kat maliklerinin muvafakati ve rızasının mevcut olduğunu, duvara açılan pencerenin de ana yapıya zarar veren bir değişiklik olmadığını, 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinin ikinci fıkrasında "Tavan, taban, yada duvar ile birbirine bağlantılı bulunan bağımsız bölümlerin bağlantı yerlerinde bu bolüm maliklerinin ortak rızası ile ana yapıya zarar vermeyecek onarım, tesis ve değişiklik yapılabilir, ” hükmünün yer aldığını, bu hüküm gereği bu duvara komşu olan tüm kat maliklerinin muvafakatlerinin bulunduğunu, bu halde davacının izin ve muvafakati bulunmadığından bahisle eski hale iade talep etmesinin hukuki mesnetten yoksun olduğunu, ayrıca davaya konu bağımsız bölümün çok uzun süredir bu şekilde kullanılıyor olmasını müteakip projeye aykırılığın ileri sürülerek binanın ısı yalıtımını bozduğu belirtilerek birtakım mesnetsiz ve gerçek dışı teknik gerçekler ile izah etmeye yönelik beyanların iyi niyetten uzak olduğunu, kaldı ki davacının uzun süredir bu kullanıma ses çıkarmamış ve zımnen muvafakat göstermişken gelinen aşamada ileri sürdüğü iddia ve taleplerin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci maddesine aykırılık teşkil ettiğini belirtilerek hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemenin hatalı bilirkişi raporuna göre karar verdiğini, ortak alan olduğu iddia edilen terasın kullanımının kendisinde olmadığını, dosyaya sunulan yönetim yazısı eki karar defterinden dava dışı kiracıların teras alanını ... Yönetimi ile yaptıkları kira sözleşmesi sebebi ile kullandıklarını, kira parasını bina yönetiminin aldığını, davacının aynı binada 3. Bodrum kat 1 numaralı bağımsız bölüm maliki olduğunu, kendisine ait olan aynı binada 2. Bodrum kat 2, 3, 4, 5 numaralı bağımsız bölümlerin maliki olduğunu ve 3194 sayılı İmar Kanunu'nun Geçici 16 ncı maddesi gereğince yapı kayıt belgesini aldığını ve dosyaya sunduğunu, bağımsız bölümlerini tek bir dükkan gibi kullandığını, çarşının içine bakan ve fiilen kullanılmayan kapıların üzerine afiş asılarak gizlendiğini, tuğla vb örerek kapıların kapatılmadığını, 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamında ana yapıya zarar vermeyen onarım, değişikliklerin içerisinde yer aldığını, aynı zamanda komşu kat maliklerinin muvafakatlerini dosyaya ibraz ettiğini, bu sebeple projeye aykırılıktan söz edilmesinin mümkün olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını ve kararın eksik inceleme sonucu verildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosyanın incelenmesinde, davalının kat maliki olduğu. işyerinin sürekli faydalananı olan ve ortak alana klima ünitelerini koymak suretiyle müdahalede bulunduğu iddia edilen kiracı şirketin davaya dahil edilmediği anlaşılmıştır. Bu tür davalarda yargılama sonucu verilecek karar sürekli faydalanan olan kiracının da hukukunu yakından ilgilendirdiğinden Mahkemece usul ekonomisi de gözetilerek kiralanan bağımsız bölümün kiracısının da davaya dahil edilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek, gerekirse yeniden keşif yapılması sureti ile davalıların ortak alanlardaki kullanım payını aşıp aşmadığı araştırılmalı, eski hale getirmenin binanın statiğini etkileyip etkilemeyeceği hususunun hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulması ve eski hale getirilemeyeceği takdirde ortak alan olan yerleri var ise müdahalenin men'i açısından bir karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenlerle taraflara ait tüm deliller toplanarak oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan, eksik araştırma ve inceleme sonucu işin esası hakkında davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.