Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2546 E. 2025/3625 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, Bölge Adliye Mahkemesince belirlenen objektif değer artış oranının düşük olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Benzer özellikteki komşu taşınmazlara uygulanan objektif değer artış oranı gözetilmeden daha düşük oran belirlenmesi, eksik bedel tespitine yol açtığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/4288 Esas, 2023/4240 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18.03.2025 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı idare vekili Avukat ... ve yetki belgesine istinaden davalı vekili Avukat ... gelmişlerdir.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Muğla ili, ... ilçesi, ... köyü (eski 641 parsel) yeni 209 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın gerçek değerinin tespitini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 11.01.2022 tarihli ve 2021/4 Esas, 2022/5 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 27.09.2022 tarihli ve 2022/942 Esas, 2022/2602 Karar sayılı kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza net gelir metoduna göre değer biçilmesinin yöntem itibarıyla doğru kabul edilerek, üretim giderlerinin brüt gelirin 1/3’ü oranında alınmak suretiyle ve münavebe de değiştirilerek, kapitalizasyon faizi %4, objektif değer artış oranı %600 uygulanarak hesaplanan bedel üzerinden, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; aynı bögeden gelen ve aynı kamulaştırma işlemine ilişkin Dairemizin 2022/14895 Esas, 2023/5514 Karar sayılı ilâmıyla denetiminden geçen dosyada ıspanak, mısır (hasıl), biber, fasulye (taze) münavebesinin uygun görüldüğü, Dairemizin 2022/16574 Esas, 2023/4488 Karar, 2022/16382 Esas, 2023/4508 Karar ve 2022/15279 Esas, 2023/4489 Karar sayılı ilâmlarıyla da İlk Derece Mahkemesince ıspanak, mısır (hasıl), biber, fasulye (taze) münavebesi alındığı hâlde, Bölge Adliye Mahkemesince gerekçesi açıklanmadan ıspanak yerine lahana ürününün münavebe planına eklenmesinin bozma nedeni yapıldığı gözetildiğinde; ıspanak, mısır (hasıl), biber, fasulye (taze) şeklinde olan münavebe planından ayrılma nedeni açıklanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması; İlk Derece Mahkemesi kararına esas alınan bilirkişi kurulu raporunda uygulanan objektif değer artış oranından gerekçesi açıklanmadan daha düşük oranda objektif değer artışı uygulanması; İlk Derece Mahkemesinin 21.05.2019 tarihli ilk kararı ile 95.089,04 TL enkaz bedeline hükmedildiği, ilk kararı sadece davalı tarafın istinaf ettiği ve bu bedele ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kaldırma kararında davalılar aleyhine bir değerlendirme olmadığı gözetildiğinde 95.089,04 TL enkaz bedeli de eklenmeden hüküm kurulması hatalı olduğundan hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; fahiş bedel ve m² değeri tespit edildiğini ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı ...'in vefatının mahkemeye 16.01.2021 tarihinde bildirildiği, mirasçılarının 07.12.2023 tarihinde davaya dahil olduğu halde iki tarih arasındaki kararların mirasçıları bağlamayacağını, taşınmazın arsa olarak değerlendirilmesi gerektiğini, münavebe planınının hatalı olduğunu, objektif değer artışı oranının hukuka aykırı belirlendiğini, istinaf öncesi m² birim bedelinin 557 TL olarak belirlenmiş olmasına rağmen, istinaf sonrası usuli kazanılmış hakkın ihlal edilerek bedel tespiti yapıldığını, idare teklifinin altına düşüldüğünü, faiz başlangıç tarihinde hata yapıldığını ileri sürmüştür.

C. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Kısmen arazi, kısmen meyve bahçesi niteliğindeki dava konusu taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak, üzerindeki yapılara ise aynı fıkranın (h) bendi uyarınca resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri ile aynı bölgeden intikal eden ve Dairemizin 2024/2821 Esas ve 2024/3442 Esas sayılı ilamları ile denetimden geçen dava dosyalarında aynı kamulaştırma kapsamında, aynı köyde bulunan ve dava konusu taşınmaza komşu olup benzer özellikteki 2010 ada 1 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara uygulanan objektif değer artış oranı gözetilmeden daha düşük objektif değer artış oranı kabul eden bilirkişi raporuna göre eksik bedel tespiti bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalılar vekilinin temyiz itirazları kısmen yerinde olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 28.000,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.