Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2571 E. 2024/9743 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve davalıya ödenecek vekalet ücretinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin kamulaştırma bedeli tespitinde ve davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, ancak seri dava olmadığı halde davalı yararına hükmedilen vekalet ücretinin Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi yerine İlk Derece Mahkemesi karar tarihi itibariyle yürürlükte olan tarifeye göre belirlenmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/4272 Esas, 2023/4119 Karar

DAVA TARİHİ : 06.12.2022

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Soma 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/673 Esas, 2023/332 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa ili, ..., Deniş Mahallesi 796 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın bedelinin yüksek hesaplandığını, emsalin farklı mahallede olduğunu ve çok daha değerli olduğunu, yapılan kıyaslamanın hatalı olduğunu, düzenleme ortaklık payının düşük belirlendiğini, %45 oranında kabul edilerek hesaplama yapılması gerektiğini, taşınmazın üzerindeki muhdesat ile birlikte davacı adına tesciline karar verilmesi gerektiğini, davalı yararına maktu vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, davacı yararına vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın ve üzerindeki muhdesatların bedellerinin düşük hesaplandığını, Yapı Yaklaşık Maliyet Cetvelinin güncel halinin rapora esas alınması gerektiğini, objektif unsurun yüksek uygulanması gerektiğini, kapitalizasyon faizinin düşük alınması gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya içinde mevcut Soma Belediye Başkanlığının 04.10.2023 tarihli yazısı ile taşınmazın çevresinde imar uygulaması yapılan taşınmaz bulunmadığı bildirildiğinden, dava tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18 nci maddesine uygun şekilde %45 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmasının doğru olduğu, taşınmazın üzerindeki yapılara, dava tarihi itibarıyla yayımlanmış bulunan 2022/3 dönem Yapı Yaklaşık Maliyet Cetveli esas alınıp, bilirkişi raporuna ekli fotoğraflarda belirli yaş ve özelliklerine uygun oranda yıpranma payı düşülerek, ağaçlara yaş, cins ve verim durumlarına uygun maktu değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olduğu, ancak taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacı idareye aidiyetine dair hüküm kurulmamış olması ve aynı tarihte duruşma yapılan 29 dava bulunduğu anlaşıldığından seri dava kabul edilerek davalı yararına hükmedilecek vekâlet ücretinin Avukatlık Avukatlık Ücret Tarifesinin 22 nci maddesine göre belirlenmemiş olması yerinde görülmediğinden taraf vekillerinin istinaf başvurularının kısmen kabulü ile hükmün bu yönden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, davanın seri dava olmadığını Bölge Adliye Mahkemesince yeniden hüküm kurulduğundan Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi.

4. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 2 nci maddesinin üçüncü fıkrası şöyledir:

“Hangi sebeple olursa olsun, temyiz veya istinaf başvurusu üzerine verilen bozma veya kaldırma kararı sonrasında hükmolunan yargı kararlarında, hükmün verildiği tarihte yürürlükte olan Tarife esas alınır.”

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Manisa ili, ..., Deniş Mahallesi 796 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine ilişkin hüküm kurulması yerindedir.

3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön görülmemiştir.

4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Dava dosyasının seri nitelikte açılan davalardan biri olduğu kabul edilmediğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 2 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nde belirtilen maktu vekâlet ücretin yarısına hükmedilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesi karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre vekâlet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 12. bendinde yer alan "4.600,00 "sayısının hükümden çıkartılması, yerine "8.950,00" sayısının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.