Logo

5. Hukuk Dairesi2024/3415 E. 2025/326 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ile ecrimisil bedelinin davacıya ödenip ödenmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza el atıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuat, taşınmazın niteliği, bilirkişi raporuna göre hesaplanan bedel ve davalı idarenin savunmasının yerinde olmadığı değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına hükmedilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3299 Esas, 2023/2018 Karar

DAVA TARİHİ : 12.11.2021

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sarayköy Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/415 Esas, 2022/338 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonucunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu ...ili, ..., ... Mahallesi 250 ada 25 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırmasız el atılması nedeniyle tespit edilecek tazminat ve ecrimisil bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesine talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Sarayköy-...il yolu ... Mahallesi 250 ada 25 parselde kayıtlı olduğunu, bahse konu taşınmazın bulunduğu kesimde yol inşaat ve emniyet sahası tesis etmek amacı ile 15.04.1954 tarihli ve 241 sayılı kamu yararı kararı alındığını, bu karara istinaden Duacılı ve ... köyleri sınırlarında kamulaştırma kararı alındığını, taşınmazların kıymet takdir cetvellerinin hazırlandığını, dava konusu taşınmazın bulunduğu kesimde yol yapım çalışmalarının 6830 sayılı İstimlak Kanunu'nun (6830 sayılı Kanun) kanunun yürürlüğe girdiği 09.10.1956 tarihinden önce yapıldığını, anılan tarihten önce fiilen kamu hizmetine tahsis edilen taşınmazlar hususunda 221 sayılı Amme Hükmi Şahısları veya Müesseseleri Tarafından Fiilen Amme Hizmetlerine Tahsisi edilmiş Gayrimenkuller Hakkında Kanun'da (221 sayılı Kanun) düzenleme yapıldığını, yine dava konusu parselin içinde bulunduğu projede yer alan Kumkısık köyü 348 parselin Kadastro Müdürlüğünce 1954 yılında devlet karayolu geçmek suretiyle istimlak edildiğini, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, davacı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmaz hakkında yol inşaat ve emniyet sahası tesis etmek amacıyla 15.04.1954 tarihli ve 241 sayılı Kamu Yararı Kararı alındığını, 6830 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 09.10.1956 tarihinden önceki bir tarihte kamu hizmetine fiilen tahsis edildiğini, anılan tarihten önceki dönemde fiilen kamu hizmetine tahsis edilen taşınmazlar hususunda 221 sayılı Kanun'da düzenleme yapıldığını, Kanun'un 1 inci maddesi gereğince taşınmazın tahsis tarihinde kamulaştırılmış sayıldığını, bilirkişi raporunda sadece 1953 ve 1960 yılına ait hava fotoğrafları incelenerek 1953 yılında parselden yol geçmediği 1960 yılında da parselden yol geçmediği tespitinde bulunulduğunu, ancak iş bu tespitin dayanaktan yoksun olduğunu, kamulaştırma işleminin 1956 yılı öncesinde plan örneğindeki gibi yapılıp tamamlandığını, objektif değer artış oranının yüksek olduğunu, taşınmaza adeta arsaymış gibi değer biçildiğini, taşınmazın sulu tarım arazisi olduğu iddia edilmekle su kaynağına olan mesafesi ve münavebede kullanılan ürünler açısından detaylı değerlendirme yapılmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın tamamının Denizli-Aydın karayolunda kaldığı davalı idare tarafından sunulan kamulaştırma işlemine ilişkin belgeler incelendiğinde kamulaştırma işlemine ilişkin davacıya usulüne uygun bildirim yapıldığına dair herhangi bir belgenin bulunmadığı, bilirkişi raporlarında 1953 ve 1960 yıllarındaki hava fotoğraflarında taşınmazın konumunun işaretlendiği, belirtilen tarihlerde taşınmaz üzerinden geçen bir yol bulunmadığı, davacı vekili tarafından eldeki dava açılmadan evvel davalı idareye uzlaşma başvurusunda bulunulduğu, idarenin 21.10.2021 tarihli yazısı ile olumsuz cevap verildiği anlaşılmakla, tarım arazisi niteliğindeki taşınmaz hakkında net geliri esas alınarak değer biçilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebe deseninin o yörede yaygın yetişen ürünlerden oluşturulduğu, İlçe Tarım ve Orman müdürlüğünün verileri kullanılarak net gelir hesabı yapıldığı, taşınmazın Karahasanlı deresinden ve sulama kanallarından sulanabildiği, taşınmaz sulu tarım arazisi vasfında olduğuna göre %4 kapitalisazyon faiz oranı uygulanmasının yerinde olduğu, davaya konu taşınmazın bilirkişi raporunda değerlendirilen konum ve özellikleri, üretim ve pazarlama tesislerine çok yakın mesafede olması dikkate alınarak objektif değer artış oranının buna göre uygulanmasında da bir isabetsizlik bulunmadığı, ecrimisil hesabında arazi niteliğindeki taşınmaza ekilebilen münavebe ürünlerinin net geliri esas alınarak yapılan hesaplamada usulsüzlük bulunmadığı, bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hüküm vermeye yeterli olduğu anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci ve Geçici 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu ...ili, ..., ... Mahallesi 250 ada 25 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir esas alınarak taşınmaza değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.