"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3226 Esas, 2023/2159 Karar
DAVA TARİHİ : 09.03.2020
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/145 Esas, 2022/304 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun'un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun'un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Hüküm altına alınan ve temyize konu edilen ecrimisil miktarı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır.
Bu nedenle; ecrimisil talebi yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı idare vekilinin kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat talebi yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Denizli ili, ..., Çakmak Mahallesi 710 ada 1 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın ağaçlandırma yaparak park olarak kullanmak suretiyle fiilen el atıldığını, ayrıca imar planında "Belediye Hizmet Alanı" olarak ayrıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin ve ecrimisilin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza müvekkili idare tarafından el atılmadığını, el atmadan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığının sorumlu olabileceğini, bu nedenle müvekkili idare yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, taşınmaza fiilen el atılmadığı gözetilerek davanın idari yargı mercilerinde görülmesi gerektiğinden görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, dava konusu taşınmazın müvekkili belediye kurulmadan önce hizmet alanı olarak planlandığını, taşınmazda Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığının hissesinin bulunduğunu, bu nedenle sorumluluğun da Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığında olduğunu ileri sürmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve el atma tazminatı ile ecrimisilin davalı idareden tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından tazminat bedeli yönünden bir ıslah dilekçesi verildiği halde, ecrimisil bedeli yönünden verilen ikinci ıslah dilekçesinin usule aykırı olup geçersiz kabul edilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın dava dışı hissedarlarınca devrine ilişkin 05.08.2018 tarihli satış işleminin emsal alınması yerine taraflarca bildirilmeyen bir emsalin esas alındığını, emsal alınan taşınmazın uygun niteliğe sahip olmadığını, dava konusu taşınmazın müvekkili belediye kurulmadan önce hizmet alanı olarak planlandığını, taşınmazda Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığının hissesinin bulunduğunu, dava konusu taşınmaza müvekkili idare tarafından el atılmadığını, el atmadan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığının sorumlu olabileceğini, bu nedenle müvekkili idare yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ecrimisil tazminatı yönünden yapılan incelemede, davacının hissesi nispetinde davalı aleyhine hükmedilen ecrimisil miktarının hüküm tarihi itibarıyla kesinlik sınırı altında kaldığından davalı idare vekilinin istinaf itirazlarının usulden reddine karar verildiği, kamulaştırmasız el atma tazminatı yönünden yapılan incelemede ise imar planında "Belediye Hizmet Alanı" olarak ayrılmış olan dava konusu taşınmaza kamulaştırma olmaksızın davalı idare tarafından fiilen el atıldığı, dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde kalması nedeniyle arsa olarak değerlendirilip 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması suretiyle değer biçilmesinde yöntem olarak isabetsizlik bulunmadığı, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın özelliklerinin puanlanması suretiyle bulunan değer üzerinden taşınmazın değerinin tespitlendiği, her iki taşınmazın da düzenleme ortaklık payı düşülmüş imar parseli olduğu, emlak vergi değerleri açısından ters orantı bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla metrekare birim fiyatının 1.246,52 TL/m² olarak bulunarak ve davacının hissesi nispetinde kamulaştırmasız el atma tazminatının hesaplanması gerekirken %10 oranında makul değer indirimi yapılarak davacının hissesine göre tazminat miktarı hesabının yerinde olmadığı, ancak davacı tarafın istinafı bulunmadığından bu hususa değinilmekle yetinildiği, hükme esas teşkil eden bilirkişi kurulu raporunun denetime açık, ayrıntılı ve hüküm kurmak için yeterli olduğu gerekçesiyle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun usulden ve esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Arsa niteliğindeki Denizli ili, ..., Çakmak Mahallesi 710 ada 1 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.
3. Buna karşın; dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacıya ait payda yer alan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı İdare Vekilinin Ecrimisile İlişkin Temyizi Yönünden;
Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden reddine,
B. Davalı İdare Vekilinin Kamulaştırmasız El Atmaya Dayanan Tazminata İlişkin Temyizi Yönünden;
1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak "Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacıya ait payda yer alan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Davalı Merkezefendi Belediye Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.