"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/329 Esas, 2022/309 Karar
DAVA TARİHİ: 20.07.2015
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ...ili, ..., ..., 125 ada 15 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 19.11.2015 tarihli ve 2015/256 Esas, 2015/487 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 19.11.2015 tarihli ve 2015/256 Esas, 2015/487 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; kapama ceviz bahçesi niteliğindeki taşınmaza net ceviz gelirine göre bilimsel yolla değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dairemize intikal eden dosyalarda, cevizin dekara ortalama verimi 157 kg, ağaç başı verim miktarı 7,85 kg alındığı anlaşıldığından, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden cevizin dekara ortalama ve ağaç başı verim miktarları sorularak, raporun denetlenmesi gerektiği düşünülmeden eksik incelemeyle fazla bedele hükmedilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 26.12.2018 tarihli ve 2018/79 Esas, 2018/290 Karar sayılı kararı ile bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulü ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin; bozma ilamı sonucu oluşan fark bedelin karar kesinleştiğinde davalı tarafa ödenmek üzere bankada üçer aylık vadeli hesapta tutulmasına, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan terkinine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 26.12.2018 tarihli ve 2018/79 Esas, 2018/290 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; bozma ilamında; cevizin dekara veriminin 157 kg alınması konusunda bozma yapıldığı halde, bozma sonrasında hükme esas alınan raporda verimin 275 kg olarak alındığı ve bozma konusu yapılmayan fiyat ve masraf verilerinin de değiştirilerek bedel tespit edilmek suretiyle, ilk kararı temyiz eden davacı idare vekilinin lehine usuli kazanılmış hakkı ihlal edilerek hüküm kurulmuş olması, bozma kararı sonrası oluşan fark bedelin 2942 sayılı Kanun'un 7139 sayılı Kanun ile değişik 10 uncu maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine kadar, kesinleşen karara göre davalıya ödenmek üzere 3'er aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verildiğinden, fark bedel davalıya karar tarihi itibarıyla ödenemeyeceğinden, aynı Kanun'un 10 uncu maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca işletilecek yasal faizin bitiş tarihinin kararın kesinleşme tarihi olması gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmesi doğru görülmediği gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile fark bedelin derhal davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile tapudan terkinine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedeline yasal faiz işletilmemesi gerektiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda verim, fiyat ve objektif değer artırıcı unsur yüksek uygulanmak suretiyle metrekare birim fiyatının fazla tespit edildiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü diğer nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
5. Mahkemece bozma kararı sonrası tespit edilen fark bedele göre davacı idarece fazla yatırılan 140.695,12TL'nin bankadan çekilmiş ise çekilme tarihine kadar işlemiş, çekilmemiş ise birikmiş nemalarıyla birlikte davacı idareye iadesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin 7 nci bendi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak '' Davacı idarece fazla yatırılan 140.695,12 TL 'nin davalılar tarafından bankadan çekilmiş ise çekilme tarihine kadar işlemiş nemaları ile birlikte davalılardan alınarak davacı idareye verilmesine, çekilmemiş ise çekilme tarihine kadar işlemiş nemaları ile birlikte davacı idareye iadesine'' cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
09.05.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.