Logo

5. Hukuk Dairesi2024/5242 E. 2025/923 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tapu maliki ile davalı idare arasında, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değeri ve bu bedelin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal değer tespiti yöntemiyle değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediği ve diğer temyiz itirazlarının da yerinde olmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3052 Esas, 2023/2206 Karar

DAVA TARİHİ : 07.05.2021

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/291 Esas, 2022/273 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ve ecrimisilin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Hükmedilen ecrimisil bedeli Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla, ecrimisil yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idare vekilinin kamulaştırmasız el atmadan doğan tazminat talebi yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya ili, ...ilçesi, ...Mahallesi 195 ada 1 parsel sayılı taşınmazda davacının kendi adına kayıtlı payının bulunduğunu, taşınmazın imar planında ilkokul alanı olarak planlanarak taşınmaza kamulaştırma işlemi yapılmaksızın fiilen el atılarak taşınmaz üzerine okul binası yapıldığını, davalı tarafından geçerli bir kamulaştırma uygulaması yapılmaksızın ve kamulaştırma bedeli ödenmeksizin taşınmaza fiilen el atılarak ilkokul yapıldığını beyanla kamulaştırmasız el atma tazminatının ve ecrimisil bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle süre aşımı yönünden reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazın, ...Belediye Başkanlığının kararı ile imar planında ilkokul alanı olarak tahsis edildiği belirtildiğini, buna göre sorumluluğun ilgili yer Belediyesi olup, belediyelerce okul alanı olarak belirlenen alanlarda, imar planının hayata geçirilmemesi ve herhangi bir kamulaştırma işleminin yapılamasından belediyenin sorumlu olduğunu, dolayısı ile davalı olarak tarafının gösterilmesinin hukuka aykırı olduğunu, öncelikle davacının tapu kaydında malik olarak görünüp görünmediği, mirasçı ise intikal işlemlerinin yapılıp yapılmadığı hususunun da araştırılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte; mahkemece davanın kabulüne ve tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesi durumunda, intikal işlemleri tamamlanmamış olduğundan tapuda tescil işlemi yapılamayacağını, zira tescil işlemlerini yürüten Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile Tapu Sicil Müdürlükleri, mahkeme kararında belirtilen malik ile tapu kaydında görünen malik aynı olmadığından tescil taleplerini, mahkeme kararına rağmen kabul etmediğini, davacının talebinin bu nedenle reddi gerektiğini, davacının uzlaşma başvurusunda bulunmadığını, davacıların mülkiyetinde hüküm ve tasarrufunda bulunan bu yer için neye göre tespit edileceği belirsiz olan iş bu tazminat, ecrimisil, faiz taleplerini ve faiz oranlarını kabul etmediklerini, tüm bu sebeple davanın usulden reddini arz ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekil istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, davalı kurum harçtan muaf olmasına rağmen harçtan sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu, dava açma süresinin geçirildiğini, bu nedenle öncelikle süre aşımı yönünden reddinin gerektiğini, husumetin imar planını yapan ilgili belediyeye yöneltilmesi gerektiğini, dava konusu alana ilişkin plan hakkında idarelerinin görüşünün alınmadığını, emsal olarak alınan taşınmazın emsal olma niteliği taşımadığını, dava konusu taşınmazın metrekare birim fiyatı ve ecrimisil bedel değerinin yüksek olduğunu, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, fen bilirkişi raporunun taraflarına tebliğ edilmediğini, emsal mukayesesinde eksik ve üstün yönlerin yeterince tartışılmadan hüküm kurulduğunu, dava dilekçesi ile talep edilen bedele dava tarihinden ıslah edilen miktara ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin gerektiğini, tek bir vekâlet ücreti takdiri gerekirken ayrı ayrı vekâlet ücreti takdirinin hatalı olduğunu beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile imar planında "İlkokul Alanı" olarak ayrılmış olan dava konusu Antalya ili, ...ilçesi, ...Mahallesi 195 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ...Merkez İlkokulu isimli okul yapılmak suretiyle davalı idare tarafından kamulaştırma olmaksızın fiilen el atıldığı, arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak tazminata hükmedilmesinde, (kıyasi emsal Antalya ili, ...ilçesi, ...Mahallesi 322 ada 12 parselin 15.06.2016 tarihli satışı) dava konusu taşınmazla, emsal taşınmazın özelliklerinin puanlanması suretiyle bulunan değer üzerinden taşınmazın değerinin tespit edildiği, her iki taşınmazında düzenleme ortaklık payı düşülmüş imar parseli olduğu, emlak vergi değerleri açısından ters orantı bulunmadığı, davacının hissesi nispetinde kamulaştırmasız el atma tazminatının hesaplandığı, taşınmazın bulunan metrekare değerinin ve tazminat miktarının taşınmazın bulunduğu, konum itibarı ile uyumlu olduğu ecrimisil yönünden de, bilirkişi kurul raporunda, emsal kira gelirine göre, kıyaslama yapılıp, ecrimisil miktarının tespitinin yerinde olduğu, kamulaştırmasız el atma tazminatı ve ecrimisil hesabına ilişkin hükme esas teşkil eden 11.01.2022 tarihli bilirkişi kurulu raporu denetime açık, ayrıntılı, hüküm kurmak için yeterli olduğu anlaşıldığından ve tashih şerhi ile davalı kurum aleyhine hükmedilen harçlara ilişkin olmak üzere düzeltme yapıldığından ve bu hususta bir isabetsizlik görülmediğinden bahisle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “...Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdare Vekilinin Ecrimisil Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,

B. Davalı İdare Vekilinin Kamulaştırmasız El Atmadan Doğan Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.