"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/3070 Esas, 2024/770 Karar
DAVA TARİHİ : 06.07.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 1. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/1055 Esas, 2023/1634 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme ve maddi tazminat davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Konya ili, ..., Hacı Mütahir Mahallesi Barılar Sokak 2680 ada 3 parsel numarasında kayıtlı taşınmazın 3 nolu mesken nitelikli bağımsız bölümün maliki olduğunu, müvekkiline ait taşınmazın alt katında yer alan kapalı garajların davalıya ait olup, ana yapının projesinde kapalı garaj olarak gösterilen ve tapuya bu şekilde geçirilmiş olan bu bağımsız bölümlerin davalı tarafından iş yeri haline getirildiğini, bu bağımsız bölümlerin ısınma sistemi değiştirilerek bireysel hale getirildiğini belirterek işyeri haline getirilen dava konusu kapalı garajların eski hale dönüştürülmesini, kat maliklerinin rızası olmadan ortak yerlere ve tesisata yapılan el atmanın önlenmesini, bu aşamada belirsiz olması nedeni ile 1.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin dava konusu edilen taşınmazın zemin 37, 38 ve 39 numaralı bağımsız bölümlerine malik olduğunu, müvekkilinin tapuda garaj olarak ancak belediye kayıtlarında dükkan olarak görünen taşınmazının 1984 yılında bayan kuaförü olarak kullanılmaya başlandığını, en son işyerinin erkek kuaförü olarak kullanıldığını, bu taşınmazların uzun zamandan beri işyeri olarak kullanıldığını ve davacının bu zamana kadar hiçbir itirazı olmaksızın bu yerlerin kullanılmasına rıza gösterdiğini, davacının kötüniyetli olduğunu, müvekkilinin ana yapıyı bozmadan sadece dükkânlar arasındaki duvarı kaldırmak suretiyle birleştirme yaptığını, davacının müvekkilinin kendisine ait ve belediyeden aldığı işyeri açma ruhsatı ile işlettiği işyerinin kullanılmasından dolayı uğradığı bir zararı bulunmadığı gibi imar mevzuatına aykırı bir durumunun da olmadığını, dolayısıyla davacının böyle bir dava açmakta hukuki bir yararı bulunmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile alınan bilirkişi raporunda zemin katta bulunan bağımsız bölümün yerinde kullanım amacı değiştiğinden, binanın taşıyıcı sistemine zarar vereceğinin sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1.000,00 TL belirsiz alacak olarak talep edilen projesine uygun hale getirme maliyetinin, bilirkişi raporu doğrultusunda 149.000,00 TL daha artırılarak 150.000,00 TL olarak talep edildiği ve mahkemece de bu bedel üzerinden hüküm kurulduğu, ancak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin üçüncü kısmına aykırı olacak şekilde maktu vekâlet ücreti belirlendiği belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının vekâlet ücreti yönünden kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinin kendisine ait ve belediyeden aldığı işyeri açma ruhsatı ile işlettiği işyerinin kullanılması nedeniyle uğradığı bir zararı bulunmadığı gibi imar mevzuatına aykırı bir durumun bulunmadığını, ana taşınmaza hiçbir zarar verilmediğini, müvekkiline ait bağımsız bölümlerde petek bulunmadığı için ısınma sorunu yaşandığını, bunun üzerine karar defterine karar alınarak çoğunluk sağlandığını ve bireysel ısınmaya apartman kat maliklerinin rıza gösterdiklerini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamına ve toplanan delillere göre mevcut delillerin takdirinde ve hükmün dayandığı gerekçede bir isabetsizlik bulunmadığı, projeye aykırılıkların giderilmesi ve eski hale getirilmesi yönündeki istemin kabulüne dair verilen İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'na (634 sayılı Kanun) tabi apartmanın ortak yerlerine yapılan müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirilmesi ve maddi tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Yapılan araştırma neticesinde dava konusu bağımsız bölümün tapudaki niteliğine aykırı kullanıldığı ve kullanıma ilişkin oybirliği ile alınmış bir kat malikleri kurulu kararı olmadığı gözetildiğinde, mahkemece yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde ve 634 sayılı Kanun'dan kaynaklanan ve konusu doğrudan para alacağı olmayan davaların niteliği maktu harç ve vekâlet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. İlk Derece Mahkemesince müdahale yönünden davanın kabulüne karar verilir iken, davalı tarafın mimari projeye aykırılıklarının krokiye bağlanmak sureti ile ne şekilde eski hale getirileceğinin belirtilmediği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Kanun'un 297 nci maddesine göre mahkemece verilen kararın hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ve verilen karar ile iki tarafın leh ve aleyhine hükmedilen görev ve hakların gayet açık ve anlaşılır biçimde yazılması gerekmektedir. Mahkemece kabul ve reddedilen taleplerin ayrı ayrı değerlendirilerek projeye aykırılıkların ve müdahalelerin neler olduğunun ve ne şekilde eski hale getirileceğinin infazda tereddüt yaratmayacak şekilde açıkça belirtilmesi gerekirken 24.05.2023 tarihli bilirkişi raporuna atıf yapılmakla yetinilmesi bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,Davacıdan ve davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,02.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.