"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2645 Esas, 2024/871 Karar
KARAR : Esastan ret/Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/235 Esas, 2022/239 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı ... adına tesciline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Ankara ili, ..., ... Mahallesi 289 ada 6 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı ... adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza idarece belirlenen bedelin düşük olduğunu, bedelin mahkemece tespitini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ve davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın sulu arazi niteliğinde değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, sulama masraflarının düşülmediğini, masrafın düşük alındığını, fazla bedele karar verildiğini, kapitalizasyon faiz oranının hatalı belirlendiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; objektif değer artış oranının düşük alındığını, gelir kalemlerinin düşük gösterildiğini, dava konusu taşınmazın değerli olduğunu, kamulaştırma bedelinin hatalı tespit edildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Dairelerinden ve Yargıtay denetiminden geçen, aynı bölgedeki taşınmazlara ilişkin dava dosyalarında sulu tarım arazilerinde uygulanan değerler ile İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verileri nazara alındığında dava konusu taşınmazın net gelirinin hesaplanmasında, raporda uygulanan değerler diğer yönlerden uygun ise de buğday ürünü dekar başına verim değerinin 500 kg, saman fiyatının 1,15 TL, bostan ürünü dekar başına verim değerinin 2300 kg alınarak ve dava konusu taşınmazın konumu, bilirkişi raporunda yazılı özellikleri ve Coğrafi Bilgi Sitemleri parsel sorgulama uygulaması üzerinden gözlenen konumu ve aynı kamulaştırma kapsamında ve yakın konumda Karacahmet Mahallesinde uygulanan objektif değer artış oranları birlikte nazara alındığında %20 oranında objektif değer artışı uygulanmak suretiyle kamulaştırma bedelinin yeniden hesaplanması gerektiğinden bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, yapılan incelemede ek rapor doğrultusunda kamulaştırma bedelinin 1.704.464,77 TL olduğunun tespitine karar verilerek, fark 179.920,33 TL bedelin bloke bedelin bloke edilmesi için davacı idare vekiline süre verilmiş, ayrıca tespit edilen kamulaştırma bedeline kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz uygulanmak suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek ve kamulaştırma bedeline kamu alacaklarına uygulanan en yüksek oranda faiz işletilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. 01.08.2023 tarihli ve 32266 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 05.04.2023 tarihli ve 2022/83 Esas, 2023/69 Karar sayılı kararı ile 04.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kanun’un 24.04.2001 tarihli ve 4650 sayılı Kanun’un 5 inci maddesiyle değiştirilen 10 uncu maddesine 11.04.2013 tarihli 6459 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesiyle eklenen dokuzuncu fıkrası iptal edilmiştir. Dava 01.08.2023 tarihinden önce açılmıştır. Anayasa’nın 153 üncü maddesinin beşinci fıkrasında yer alan; “İptal kararları geriye yürümez.” hükmü ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun; “Her davada açıldığı tarihte tespit edilen vaziyet hükme ittihaz olunması iktiza eylemesine…” gerekçesini içeren 28.11.1956 tarihli ve 15/15 sayılı kararı ile; “Her dava açıldığı tarihteki fiili ve hukukî duruma göre karara bağlanır.” genel hukukî prensibini hâvi Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.05.2017 tarihli ve 2017/3-990 Esas, 2017/954 Karar sayılı kararları nazara alındığında kamulaştırma bedeline 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin dokuzuncu fıkrası gereğince davanın açıldığı tarihten 4 ay sonrasından başlamak üzere karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken kamulaştırma bedeline kamu alacaklarına uygulanan en yüksek oranda faiz işletilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamna yapılmasını gerektirmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı vekilinin tüm, davacı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (B-1/a) bendinin hükümden çıkartılarak yerine "Kamulaştırma bedelinin 1.704.464,77 TL olduğunun tespitine, dava 4 ay içinde sonuçlandırılmadığından bu bedelin 1.524.544,44 TL’sine 10.11.2021 tarihinden İlk Derece Mahkemesinin karar tarihi olan 24.05.2022 tarihine kadar, Bölge Adliye Mahkemesince tespit edilen fark bedel 179.920,33 TL’ye ise aynı tarihten Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi olan 20. 03.2024 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.