"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/75 Esas, 2023/207 Karar
DAVACILAR : ... vd. vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : 12.05.2016
KARAR : Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, ... ilçesi,... Mahallesi 1314 ada 1 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atıldığından tazminat ve ecrimisil bedelinin davalı idareden tahsiline talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; uzlaşma talebinde bulunulmadığını, husumetin kendilerine düşmediğini, zamanaşımı ve görev itirazlarının bulunduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 12.12.2017 tarihli ve 2016/231 Esas, 2017/323 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 24.12.2019 tarihli ve 2018/1459 Esas, 2019/4928 Karar sayılı kararıyla istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; mahallinde yapılan keşif sonucu, ... ilçesi, ... Mahallesi 1314 ada 1 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş; ancak arsa niteliğindeki taşınmazların getirebileceği ecrimisil miktarı hesaplanırken, dava konusu taşınmazın ve bölgede benzer taşınmazların el atmadan önce ne şekilde kullanıldığı, ayrıca civar taşınmazların ecrimisil istenilen dönemdeki kullanma biçimleri araştırılarak, bu kullanma şekillerine uygun kira sözleşmelerinin taraflardan ibrazı istenmeli, ayrıca bilirkişilerin re'sen bulacakları emsaller de dikkate alınmak suretiyle, taşınmazın ilk dönem getirebileceği ecrimisil miktarı bulunduktan sonra, takip eden dönemler için, ÜFE'deki artış oranları dikkate alınmak suretiyle alacak miktarı hesaplanmalıdır.Mahkemece bu hususlara dikkat edilmeden benzer nitelikteki davaya konu taşınmaza biçilen değere dayalı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmediğinden Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararı ortadan kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilin kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; m² birim fiyatının piyasa değerinin çok üstünde olduğunu, emsal incelemesinin doğru yapılmadığını, ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. İlk karar davalı idare vekilinin temyiz istemi üzerine bozulmuş olduğundan, davalı idarenin usuli kazanılmış hakkı gözetilerek ecrimisil bedelinin hüküm altına alınması gerekirken, taleple bağlı kalınarak hüküm kurulması nedeniyle davalı idarenin usuli kazanılmış hakkı sonuç itibarıyla ihlal edilmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
3.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
07.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.