"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1529 Esas, 2024/522 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şirvan Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/420 Esas, 2021/471 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Siirt ili, Şirvan ilçesi, ... köyü 121 ada 12 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile derhal davalıya ödenmesine ve dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; 2021 yılı verilerine göre hesaplama yapıldığını, dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olmadığını, davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların değerinin hatalı hesaplandığını, bilirkişi raporunda taşınmazın bulunduğu bölgede mutat olarak ekilen münavebe ürünlerine yer verilmediğini, kapitalizasyon faiz oranının yüksek uygulandığını, objektif değer artış oranının ise düşük belirlendiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın zeminine sulu tarım arazisi olarak o yörede mutat olarak ekilen münavebe ürünleri esas alınıp kapitalizasyon faiz oranı % 5 uygulanarak çıplak metrekaresine değer biçildiği, gelir metoduna göre tespit edilen metrekare birim fiyatına % 30 oranında objektif değer artırıcı unsur ilave edilerek sonuç m² birim fiyatının belirlendiği, taşınmazın vasfına, konum ve niteliklerine, aynı bölgeden intikal eden dava dosyalarına göre bilirkişi kurulunca belirlenen kapitalizasyon faizi ile objektif değer artırıcı unsur oranlarının ve dava konusu taşınmaz için belirlenen m² birim fiyatının uygun ve resmi verilerle uyumlu olduğu, yapıya biçilen değerin de yerinde olduğu, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 başvuru numaralı ve 23.10.2018 tarihli kararı, Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı ve 09.05.2019 tarihli kararı dikkate alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi de usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi olarak nitelendirilmesinin hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının düşük alındığını, objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olmadığını, davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Tarım arazisi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak; üzerinde bulunan tel çite ise niteliğine göre değer biçilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 16 ncı maddesinde (04.04.2023 tarihli ve 7451 sayılı Kanun'un 11 inci maddesiyle) yapılan değişiklik ile davacı idare harçtan muaf olduğu hâlde, aleyhine harca hükmedilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (7) numaralı bendinde yer alan cümlenin çıkartılması, yerine "Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, yatırılan harcın istek halinde yatıran tarafa iadesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan yatırılan harçların iadesine, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.