Logo

5. Hukuk Dairesi2024/6313 E. 2025/2204 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, davalı idareye ait enerji nakil hattının kendi taşınmazlarından geçirilmesi nedeniyle kamulaştırmasız el atma tazminatı, irtifak hakkı ve pilon yeri bedeli ile ecrimisil bedelinin tahsili istemiyle açılan dava.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların taşınmazda paydaş olduğu gözetilmeksizin, taşınmazın tamamına malik oldukları kabul edilerek irtifak hakkı tesisine karar verilmesi doğru olmadığından mahkeme kararının bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/66 Esas, 2023/840 Karar

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın irtifak ve pilon yeri bedeli ile ecrimisil bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Miktar veya her paydaş için değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez.

Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Karar tarihinde yürürlükte bulunan 5219 sayılı Kanun'la değişik 1086 sayılı Kanun'un 427 nci maddesi uyarınca 12.950,00 TL’den az olan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin hükümler kesindir.

Dosya içeriğine göre davacılar ... ile ... yönünden hüküm altına alınan ve temyize konu edilen kamulaştırmasız el atma tazminatı ile tüm davacılar için hükmedilen ecrimisil miktarı Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 12.950,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Bu nedenle; davacılar ... ile ... yönünden hüküm altına alınan ve temyize konu edilen kamulaştırmasız el atma tazminatı ile tüm davacılar için hükmedilen ecrimisil bedeli yönünden davalı idare vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacılar ... vd. yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların maliki olduğu Muş ili, ..., ....... köyü 374 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından enerji nakil hattı geçirilmek ve pilon dikilmek suretiyle kamulaştırmasız el atılması nedeniyle, irtifak ve pilon yeri bedeli ile ecrimisil bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurum aleyhine kamulaştırmasız el atma ve irtifak hakkı sebebiyle dava açıldığını, açılan davanın reddi gerektiğini, davanın ... Genel Müdürlüğüne değil VEDAŞ İl Müdürlüğüne yöneltilmesi gerektiğini, bu nedenle davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, taşınmaza müvekkili kurum tarafından fiilen el atılmadığını, mal sahibinin fiilen tasarrufu elinden alınmadığından tazminat hakkının doğmayacağını, davanın usule ve esasa ilişkin nedenlerle reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.06.2015 tarihli ve 2013/241 Esas, 2015/639 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 11.06.2015 tarihli ve 2013/241 Esas, 2015/639 sayılı kararı karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmaz üzerinden geçen Muş – - Güroymak Varyantı Enerji Nakil hattına ilişkin kamulaştırma işlemlerinin 14.04.1994 tarihinde .............'a bizzat tebliğ edildiği anlaşıldığından dava konusu taşınmazın tedavüllü tapu kayıtlarının getirtilerek, o tarihte taşınmaza malik olan kişiye geçerli tebligat yapılıp yapılmadığı hususu araştırılarak, geçerli bir kamulaştırmanın varlığının tespiti hâlinde, bu enerji nakil hattı nedeniyle irtifak bedeline hükmedilmemesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması, bilirkişi kurulunca somut emsal alınan taşınmaz ile dava konusu taşınmazın 2013 yılında, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan metrekare değerleri ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Müdürlüğünden getirtilip dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibarıyla; hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmazın ise bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibarıyla fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi oldukları ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup alınacak cevaplara göre bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesi, Muş Belediye Başkanlığının 09.08.2016 tarihli ve 5496 yazı cevabına göre dava konusu taşınmazın enerji nakil hattı yapılmak suretiyle el atılan bölümlerine yapılaşma yönünden kısıtlama getirilmediği anlaşıldığından dava konusu taşınmazın enerji nakil hattı geçirilmek suretiyle el atılan kısımların hesabının 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11/son maddesi uyarınca yapılarak dava konusu taşınmazın irtifak hakkı kurulmasından önceki tüm değerinin tespit edilmesi ve bundan sonra enerji nakil hattı nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer düşüklüğü oranının belirlenmesi ve bu oranla taşınmazın tüm değerinin çarpılması sonucu irtifak hakkı karşılığının hesaplanması suretiyle irtifak bedeline, pilon dikmek suretiyle el atılan bölümlerinin ise zemin bedeline hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden taşınmazın tamamının zemin bedeline hükmedilmesi, dava konusu taşınmazın enerji nakil hattı tesis etmek suretiyle el atılan kısımlarında mülkiyet hakkına el atılma söz konusu olmadığı hâlde ecrimisile hükmedilmesi, dava konusu taşınmazdaki pilon yeri için ecrimisile hükmedilebilmesi için taşınmazın bulunduğu mevkideki diğer arsaların kiraya verilip verilmedikleri, veriliyor ise mutad olarak nasıl ve ne şekilde kiraya verildiklerinin taraflardan delilleri sorulmak suretiyle tespit edilmesi, varsa emsal kira sözleşmeleri ibraz ettirilerek yalnız bu yönden mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor doğrultusunda karar verilmesi gerektiği gözetilmeden dava konusu taşınmazın bulunduğu yerden farklı yerdeki taşınmaza ait mutad olmayan bir kira sözleşmesini esas alarak Euro hesabı üzerinden ecrimisil bedeli tespit eden rapora göre eksik inceleme ile hüküm kurulması, dosya içerisindeki fen bilirkişi raporları arasında irtifak alanı ve pilon yeri yüzölçümüne ilişkin çelişki bulunduğundan, bu çelişkinin giderilmeden hüküm kurulması, gerekçeli karar başlığında davacıların eksik gösterilmesi doğru görülmeyerek Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 30.01.2019 tarihli ve 2017/383 Esas, 2019/76 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 30.01.2019 tarihli ve 2017/383 Esas, 2019/76 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; bozma öncesi mahkemece dava konusu taşınmazın metrekaresine 351,50 TL/m² değer biçen bilirkişi kurulu raporu uyarınca hüküm kurulduğu, davalı idare vekilinin temyizi üzerine kararın bozulduğu, bozma öncesi hükme esas alınan 351,50 TL/m² lik birim fiyatının davalı idare lehine usulü kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden, bozma sonrası alınan ve dava konusu taşınmaza 386,65 TL/m² değer biçerek hesaplama yapan bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınarak fazla bedele hükmedilmesi, dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan davacılar hissesi üzerindeki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, dava konusu taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atıldığı anlaşılmış olup nispi harca hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hükmedilen bedel üzerinden maktu karar ve ilam harcı alınması doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın daha önce kamulaştırıldığını, emsal karşılaştırmasının yöntemine uygun olarak yapılmadığını, bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının ve pilon yeri bedeli ile ecrimisil bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un Geçici 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 6100 sayılı Kanun geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Kamu düzenine ilişkin hususların resen tetkikinde, davacıların dava konusu taşınmazda paydaş olduğu gözetilmeksizin, taşınmazın tamamına malik oldukları kabul edilerek irtifak hakkı tesisine karar verilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A.Davalı İdare Vekilinin Davacılar ... ve Agah Okay Bozkurt'a İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

B.Davalı İdare Vekilinin Davacılar ... vd.'ne İlişkin Temyizi Yönünden;

1.Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine,

2.Kamu düzenine ilişkin hsususların resen tetkiki sonucunda; Mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2/A bendinde yer alan "davalı lehine daimi irtifak hakkı tesisine" kelimelerinden önce gelmek üzere "davacıların payları oranında" kelimelerinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

20.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.