"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/300 Esas, 2024/245 Karar
KARAR : Esastan ret/Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/118 Esas, 2022/37 Karar
Taraflar arasındaki terditli olarak açılan, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili, eski hale getirme ve tazminat istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın, kamulaştırmasız el atma yönünden kabulü ile tazminata hükmedilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların, davacı ve davalı ... yönünden esastan reddine, davalı ... İnşaat A.Ş yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın davalı ... yönünden kabulüne, davalı ... İnşaat A. Ş yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve davalı ... vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilmiştir.
Davacı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 08.04.2025 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacı vekili Avukat ... ve yetki belgesine istinaden davalı ... İnş. Turz. Tic. A.Ş. vekili Avukat ..., davalı idare vekili Avukat ... gelmişlerdir.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, ..., ... Mahallesi 550 parsel sayılı taşınmaza 2014 yılından bu yana hafriyat dökülmesi suretiyle el atıldığını, davalı ... İnşaat A.Ş adına söz konusu taşınmazın "dolgu alanın üzerine yeterli kalınlıkta nebati toprak serileceği, taşınmazın sınırlarının otoyollarda kullanılan hayvan girişini engelleyen tel çit ile çevrileceği, şevlerin (eğimli yer ve bayırların) ağaçlandırılacağı, dolgu üstü %5 eğimden fazla olmayacağı" vb. taahhütler verildiğini, ancak bu taahhüktlerin de yerine getirlmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 107 nci maddesi gereği belirsiz alacak davası şeklinde ve terditli olarak; dava tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizi ile birlikte dava tarihindeki işbu taşınmazın değeri esas alınarak şimdilik 5.000 TL kamulaştırmasız el atma tazminatının davalı ... Müdürlüğünden, talebin reddi halinde, taşınmazın eski hale getirilmesi için gerekli iş ve bedelinin tespiti ile şimdilik 5.000 TL'nin dava tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, işbu talebin reddi halinde de taşınmaz yönünden taahhüt edilen hususların bedelinin tespiti ile şimdilik 5.000 TL'nin dava tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekilleri cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kamulaştırmasız el atma yönünden kabulü ile tazminata hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın m² fiyatının düşük olduğunu, itirazlarının dikkate alınmadığını, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizin uygulanması gerektiğini ileri sürmüştür.
2.Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; husumetin kendilerine düşmediğini, zarar gören kısım için el atma bedelinin tespit edilmesi gerektiğini, kesinleşme beklenmeksizin ödeme kararı verilemeyeceğini, davacı yararına nispi vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini ileri sürmüştür.
3. Davalı ... İnşaat A.Ş vekili istinaf dilekçesinde özetle; el atma tazminat bedelinin Karayolları Genel Müdürlüğünden talep edildiğini, kamulaştırma yetkilerinin bulunmadığını, husumet yokluğunun resen değerlendirilmesi gerektiğini, kararın kesinleşmesi beklenmeksizin bedelin ödenmesine karar verilemeyeceğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının davasını terditli dava olarak açtığını, Mahkemenin davacının asli talebini esastan reddetmediği sürece fer'i talebini inceleyemeyeceğini ve hükme bağlayamayacağını, İlk Derece Mahkemesince de asli talep kabul edilerek tazminata hükmolunduğunu, duruşma açılarak bilirkişi kurulundan alınan ek raporda taşınmazdaki hafriyatın kaldırılarak bu miktardaki toprağın temini, taşınması ve diğer gerekli sürüm işleri için toplam olarak 29.331.065,68 TL'ye gerek duyulduğunun belirtildiğini, bilirkişi ek raporu sonrası davacı taraf 06.12.2023 tarihli dilekçe sunarak dava dilekçesinde terditli olarak ileri sürdükleri taşınmazın değerinin tazminat olarak talep ettikleri asıl taleplerini -mülkiyet haklarının sonlanmasını istemediklerinden 6100 sayılı Kanun'un 123 üncü maddesi gereğince geri aldıklarını, diğer talepleri kapsamında fazlaya ilişkin hakları tutulmak suretiyle 5.000.000 TL'ye karar verilmesini istemiştir. Bu dilekçeye karşı davalı ... inşaat vekili itiraz ederek rızalarının olmadığını bildirmiş, davalı ... vekili süresinde cevap vermemiş dolayısıyla bu davalının da geri almaya yönelik rızasının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığını, somut olayda, davacıya ait taşınmazın tamamına hafriyat toprağı döküldüğü ve tarım toprağı olma vasfını yitirdiğini, dolayısıyla davacının terditli davasında asıl talep olan taşınmazın değerinin tazminiyle ilgili istek hakkında İlk Derece Mahkemesince inceleme yapılmasının yerinde olduğunu, dava konusu taşınmazın üzerinden fiili olarak yol geçen bir taşınmaz olmadığı ancak bölgenin yamaç ve eğimiyle ilgili özelliğinden dolayı yol inşaatı sırasında hafriyat toprağının davacıya ait taşınmaza döküldüğü, böylelikle kamulaştırmasız fiili el atmanın unsurlarının somut olayda gerçekleştiği, davalı şirketin yol yapım çalışmalarıyla hafriyat toprağı doldurmak suretiyle davacıya ait taşınmaza el atmanın vaki olduğu açık ise de davalı şirketin diğer davalı ... adına iş yaptığı, tazminat ve diğer zararlardan sorumlu olanın davalı ... idaresi olduğunu, açılan davanın husumet yokluğu sebebiyle ... İnşaat A. Ş yönünden reddine karar verilmesi gerekirken tazminattan her iki davalının sorumlu tutulması doğru görülmemiş, nitekim davacı taraf asıl talebini sadece davalı Karayollarına yönelttiğini, davacı taraf istinaf aşamasında terditli davadaki asıl talebi olan taşınmazın değerinin tazminat olarak tahsiline ilişkin talebini 6100 sayılı Kanun'un 123 üncü maddesi gereğince geri çekmiş, diğer talepleri konusunda karar verilmesini istediğini, her ne kadar 6100 sayılı Kanun'un 360 ıncı maddesinde düzenlenen ilk derece mahkemesinde uygulanan yargılama usulü bölge adliye mahkemesinde de uygulanır şeklinde ki atıf nedeniyle 6100 sayılı Kanun'un 133 üncü maddesigereğince davanın geri alınması gibi bir usul hükmü istinaf sırasında da uygulanabilir ise de somut olayda davacının asıl talebi yukarıda da ifade edildiği gibi taşınmazın değerini bulan tazminat istemi olduğundan geri alma yasağının bulunduğu kabul edilmesi gerektiğini, zira İlk Derece Mahkemesince asıl talep olan tazminata karar verildiğini ve bu karara karşı davacı tarafın, sadece bedelin düşüklüğü ve uygulanan faiz türü bakımından istinaf yoluna başvurulduğunu, dolayısıyla davacının istinafında ileri sürmediği bir konuda, başka bir deyişle uyuşmazlık yapmadığı bir husus bakımından istinaf aşamasında davasının geri alma yönünden usul işlemi yapmasının hukuka uygun olmayacağını, davalı tarafın da davacının asıl talebinin geri alınmasına yönelik olarak da rıza göstermediğini, davalı tarafın, istinaf yoluna başvurarak tazminat kararı verilmesinin doğru olmadığını ileri sürdüğünü, istinaf incelemesine alınan husus, taşınmazın değerinin belirlendiği tazminatla ilgili olduğunu ve bu durumda davacının istinaf incelemesine alınan bu asıl talep bakımından davayı geri alma hakkını kullanması bu bağlamda da dar istinaf sistemine uymadığından davacının 06.12.2023 tarihli dilekçesi kapsamında işlem yapılmamış, terditli davadaki asıl talep yönünden istinaf incelemesi yapıldığını, olayda yasal faizin uygulanmasında hata yapılmadığını, dava konusu taşınmazın bulunduğu köydeki 2019 yılı kurum tarım arazileri için benimsenen m² birim bedelinin bu dosyada da aynısının alındığını, taşınmazın konum ve özellikleri ile kapital faiz oranıyla bulunan değerin makul ve adil olduğu anlaşıldığından değerin düşüklüğüne ilişkin istinaf sebepleri de yerinde görülmediğinden, sonuç olarak; tazminat miktarından her iki davalının sorumlu kılınmasının hukuka aykırı olduğu; dava konusu taşınmazın üzerinden fiilen yol geçirilmemiş ise de yol yapım çalışmalarında hafriyat dökülerek taşınmazın tamamının fiilen tarım arazisi olarak kullanılmasına engel olunduğu böylelikle taşınmazı tasarruf etmek imkanının kalmadığı, taşınmazın eski hale getirilmesi masrafının yerin bedelinden fazla olduğundan taşınmazın değerinin tazmin edilmesine karar verilmesi gerektiği, sorumluluğun davalı ... Müdürlüğüne ait olduğu; terditli davada asıl talebin geri alınabilmesinin istinaf sırasında mümkün olmadığı, kaldı ki davalı tarafın buna muvafakatinin bulunmadığı da anlaşıldığından, başvuruların davacı ve davalı ... müdürlügü yönünden esastan reddine, davalı ... İnşaat A. Ş yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın davalı ... yönünden kabulüne, davalı ... İnşaat A.Ş yönünden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri teyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; 06.12.2023 tarihli dilekçe ile asli talebinden vazgeçerek, diğer talepleri yönünden karar verilmesini talep ettiklerini, bu durumun talebin daratılması olduğunu, terditli talebin teke indirilmesi için ıslaha gerek olmadığını, gerek dilekçede gerekse 17.01.2024 tarihli duruşmada mülkiyet hakkı korunarak eski hale getirme talep ettiklerini, yine bu duruşmada ... vekilinin geri alma ile ilgili süre talep ettiğini, asli taleplerinin sadece Karayollarına yöneltilmiş olduğunu, ... İnşaat A. Ş'nin geri almaya muvafakat etmediğine dair gerekçenin hatalı olduğunu, 27.11.2023 tarihli bilirkişi kurulu raporuna itirazlarına göre ve son taleplerine göre rapor alınması gerektiğini, tazminat talebinden vazgeçilerek eski hale getirme yani taşınmazın müvekkil tarafından kullanılabilmesinin amaçlandığını, mülkiyetin gerçek değerin altında idareye geçirilmesinin Anayasa'nın 46 ncı maddesinin çiğnendiğini, yargılama sırasında taşınmazın korunarak diğer tedbirlerin alınmasını talep ettiklerini ... İnşaat A.Ş lehine hükmolunan vekâlet ücretine itiraz ettiklerini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesind özetle; objektif değer artışının kabul etmediklerini, kapitalizasyon faiz oranının doğru belirlenmediğini, üretim giderinin hatalı hesaplandığını, lehe vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalılar arasındaki terditli olarak açılan, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili, eski hale getirme ve tazminat istemine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları bozma nedenine göre bu aşamada incelenmemiştir.
3. Davacı vekilinin geri alma talebinin, kabul edilip edilmediği hususu, davalı ... vekilinden sorularak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile şimdilik sair hususlar incelenmeksizin temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Taraflar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 28.000,00 TL vekâlet ücretinin temyiz eden davalı idareden alınarak davacıya, 28.000,00 TL vekâlet ücretinin de davacıdan alınarak temyiz eden davalı idareye verilmesine,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,08.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.