Logo

5. Hukuk Dairesi2024/7495 E. 2025/4070 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, davacının kısmi dava açtıktan sonra yaptığı ıslah talebinin kabul edilip edilemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 176. maddesi uyarınca kısmi davada ikinci kez ıslah yoluyla talep artırılamayacağı, fazlaya ilişkin hakların ayrıca dava açılması gerektiği gözetilerek, davacı tarafından yapılan ikinci ıslah talebinin dikkate alınmaması ve ilk ıslah dilekçesinde belirtilen bedel üzerinden hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1120 Esas, 2024/1454 Karar

KARAR : Esastan ret/ Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/282 Esas, 2023/31 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacılar vekilinin başvurusunun esastan reddine, davalı idare vekilinin başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince, miktar veya değeri her paydaş için 378.290,00 TL'yi geçmeyen davalara ilişkin olarak Bölge Adliye Mahkemesi kararları kesin olup bu kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

... haricindeki davacılar yönünden hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktarlar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 378.290,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Bu nedenle ... haricindeki davacılar yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verildikten sonra, davacı ... yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin Eskişehir ili, Tepebaşı ilçesi, ... Mahallesi, 11934 ada 113 parsel sayılı taşınmazın hissedarı olduklarını, dava konusu taşınmaza davalı idare tarafından usulüne uygun kamulaştırma yapılmaksızın el konulduğunu belirterek taşınmazın bedelinin belirlenerek dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaz bedelinin düşük belirlendiğini ileri sürmüşlerdir.

2.Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; önceki beyanlarını tekrarlayarak, taşınmazın üniversite kurulmadan öncede kampüs alanı içinde olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, bedelin fahiş olduğunu, emsal incelemesinin hatalı olduğunu, belediyece gönderilen 350,00 TL emlak rayicinin gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın iade kararı sonrasında ikinci kez ıslah yaparak talep sonucunu artıramayacağını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak bedel tespit edilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, ancak davacılar vekilinin 19.04.2022 havale tarihli dilekçesinde de belirtildiği üzere, ilk karardaki davacılar ..., ..., ..., ... (...), ..., ..., ..., (...), ... (...), ..., ..., ...(...), ..., ..., ..., ve ..., payına düşen bedeller ilk karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı altında kaldığı bu durumda adı geçenlerin ilk karardaki paylarına düşen bedellere göre ödenmesi gerektiği, davalı idare harçtan muaf olduğu belirtilerek İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.

C. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve dosya içeriğine göre davalı idare vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. 6100 sayılı Kanun'un 176 ncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca aynı davada ikinci kez ıslah ile talep arttırılması mümkün değildir. Fazlaya dair hakların ek dava açılmak suretiyle istenmesi gerekir. Açılan dava kısmi dava niteliğinde olduğundan davacı ... payı yönünden davacılar vekilinin 02.02.2021 tarihli dilekçesi ile 03.12.2020 tarihli bilirkişi kurulu raporu üzerinden davasını ıslah ettiği göz ardı edilerek ikinci ıslah dilekçesi esas alınarak fazla bedele hükmedilmesi doğru görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdare Vekilinin ... Haricindeki Davacılara İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

B. Davalı İdare Vekilinin Davacı ...'ya İlişkin Temyizi Yönünden;

1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.