"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2702 Esas, 2024/831 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kandıra 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/246 Esas, 2021/605 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, ..., ... köyü 131 ada 994 parsel (eski 6874 parsel) sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf süresinde cevap dilekçesi vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, tespit edilen kamulaştırma bedelinin davacı tarafa ödenmesine, kamulaştırılan taşınmazın tapusunun iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargılamanın uzamasında müvekkili kurumdan kaynaklanmadığından dava tarihinden 4 ay sonrası olan tarihten karar tarihine kadar faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporuna karşı yaptıkları itirazların değerlendirilmediğini, teknik ve hukuki yönden eksik bilirkişi raporuna dayanarak hüküm kurulmasının isabetsiz olduğunu, kapitalizasyon faizi oranında belirlenen unsurların objektif değer artışı belirlenirken de kullanılmasının mükerrer artışa neden olacağını, objektif değer artış oranının %100 olarak belirlenmesinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazda arka kalan kısım yola cepheli hale geldiğinden dolayı meydana gelen değer artışının hesaplanarak kamulaştırma bedelinden düşülmesinin gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılarak müvekkili idare lehine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda somut emsal olarak alınan Kocaeli ili, ..., ... 131 ada 411 parsel sayılı taşınmazın yararlanılan 28.01.2020 tarihli satışının serbest bir satış olup uygun olduğu, söz konusu parselin 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında olduğu, yol alanında kaldığı, kadastral parsel niteliğinde olduğu, emsal taşınmaz ile dava konusu taşınmazın yakın mesafede oldukları, dava konusu taşınmazın değerleme tarihi itibari ile değerleme oranının somut emsalin %109'u değerinde olduğu kabul edilerek 2021 yılı itibarıyla metrekare birim fiyatının 300,00 TL olarak belirlendiği, sonuç olarak belirlenen birim fiyatının yerinde olduğu, Dairelerinin 2022/1791 Esas sayılı dosyasında görülen dava konusu taşınmaza yakın konumda bulunan ... 131 ada 985 parsel sayılı taşınmazın arsa vasfında kabul edilerek 2021 yılı itibarıyla belirlenen 300,00 TL/m² Dairelerince uygun bulunduğu ve Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2023/6721 Esas, 2024/973 Karar sayılı kararı onandığı, yine Dairelerinin 2022/157 Esas sayılı dosyasında görülen dava konusu taşınmaza yakın konumda bulunan ... 131 ada 1004 parsel sayılı taşınmazın arsa vasfında kabul edilerek 2021 yılı itibarıyla belirlenen 300,00 TL/m² Dairelerince uygun bulunduğu ve Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2023/6461 Esas, 2024/974 Karar sayılı kararı onandığı da dikkate alındığında, dava konusu taşınmazın bu parsellerle olan konumu da dikkate alındığında 131 ada 994 parsel için 2021 yılı itibarıyla belirlenen 300,00 TL/m² birim fiyatının yerinde olduğu, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi ve dava 4 aylık süre içerisinde sonuçlandırılmadığından tespit edilen kamulaştırma bedeline 4. ayın bitiş tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi de doğru görülmüş; ancak dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerekirken davacı idare adına tesciline karar verilmesi doğru olmadığından İlk Derece Mahkemesi kararı belirtilen yönden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.