Logo

5. Hukuk Dairesi2024/7625 E. 2025/383 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin ve ecrimisilinin tahsili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin nihai kararında hukuka aykırılık bulunmadığı, bozma ilamı ile kesinleşen hususlar dışında kalan ve usulüne uygun olarak yapılan yargılama sonucunda verilen kararın doğru olduğu değerlendirilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/526 Esas, 2024/215 Karar

DAVA TARİHİ : 20.05.2013

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu ...ili, ... ilçesi,... Mahallesi 642 ada 1 ( yeni ... Mahallesi 1886 ada 1) parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın trafo binası yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını ileri sürerek belirlenecek tazminatın ve ecrimisilin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; yasal prosedürün izlenerek işlemlerin yapıldığını, trafo nedeniyle taşınmazda değer düşüklüğü meydana gelmediğini, davanın esastan reddedilmesi gerektiğini, davanın kabulüne karar verilmesi durumunda ise trafo yerinin mülkiyetinin ... Genel Müdürlüğü adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 05.02.2015 tarihli ve 2013/284 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; hükme esas alınan raporla dava konusu taşınmaza değer biçilirken, emsal olarak alınan birden fazla taşınmazın değerlerinin ortalamasına göre değer biçilmesi doğru olmadığı gibi, emsal alınan taşınmazlar ticari vasıflı olup aynı nitelikte olmayan dava konusu taşınmaza uygun emsal olmadığı ve arsa niteliğindeki taşınmazın ne şekilde kullanılacağı davacı tarafa açıklattırılıp, civar parsellerin kullanım durumları, kiraya veriliyorsa buna ilişkin emsal kira sözleşmeleri de ibraz ettirildikten sonra, taşınmaz başında keşif yapılıp, alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken taşınmazın konumuna göre soyut ifadelerle ecrimisil bedeli belirleyen rapor esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı, ayrıca davacı tarafça ecrimisile ilişkin bir ıslah yapılmadığı gözetilerek taleple bağlı karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin 21.01.2021 tarihli ve 2018/202 Esas, 2021/69 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairece yapılan inceleme sonucunda; Mahkemece bozma kararına uyulmuşsa da gerekleri tam olarak yerine getirilmediği, bozmadan önce dava konusu taşınmazın metrekaresine 200,00 TL değer biçilmiş olup bu karar davacı tarafça temyiz edilmediğinden bu hususun davalı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetilmeden, bozma sonrası alınan ve taşınmazın metrekaresine 234,00 TL değer biçen bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle fazlaya hükmedilmesi, arsa niteliğindeki taşınmazın ne şekilde kullanılacağı davacı tarafa açıklattırılıp, civar parsellerin kullanım durumları, kiraya veriliyorsa buna ilişkin emsal kira sözleşmeleri de ibraz ettirildikten sonra, taşınmaz başında keşif yapılıp, alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması ve bozma öncesi belirlenen ecrimisil bedelinin usuli kazanılmış oluşturduğu gözetilmemesi Mahkemece verilen hüküm Dairemiz bozma kararı ile ortadan kalktığı hâlde, kamulaştırmasız el atma bedeli ve tescil hükmü yönünden daha önce karar verildiğinden bahisle yeniden karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması, dava konusu taşınmaza el atma tarihinin 1983 yılı sonrası olduğu dikkate alınarak davacı lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, vekâlet ücretine hükmedilmemesi ve davacı vekili dava dilekçesinde 1000,00 TL olarak açıkladığı tazminat ve 500,00 TL ecrimisil talebini 04.09.2014 tarihli duruşmada kamulaştırmasız el atma bedeli yönünden 200 TL/m² (154.308 TL) olacak şekilde artırmış ise de ıslah harcının yatırılmadığı anlaşıldığından talepten fazla ecrimisil bedeline ve harcı yatırılmayan tazminat bedeline hükmedilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taleple bağlı kalınarak hüküm kurulması gerektiğini, yapılan ıslahın usulüne uygun yapılmadığını, rızalarının olmadığını, taşınmazın tamamının bedeline değil sadece trafo alanının bedeline hükmedilmesi gerektiğini, emsal taşınmazın daha değerli olduğunu, usuli kazanılmış hakkın ihlal edildiğini, raporun hatalı olduğunu, ecrimisil talebine ilişkin husumetin YEDAŞ’a yöneltilmesi gerektiğini, vekâlet ücretinin önceki karar ile icraya konulduğunu, vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, ecrimisil ve tazminat talepleri için ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, 1980 yılında yapılan trafo binası nedeniyle davanın açıldığını, uzlaşma dava şartının yerine getirilmediğini, maktu vekâlet ücretine ve harca hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun(1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı idareden aşağıda yazılı kalan harcın alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,

13.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.