Logo

5. Hukuk Dairesi2024/7835 E. 2025/2467 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı kat malikinin, ortak alanda yaptığı değişikliklerin kat mülkiyeti hükümlerine aykırı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının, onaylı projeye aykırı olarak ortak alanda yaptığı değişikliklerin, diğer kat maliklerinin haklarını ihlal ettiği ve bu nedenle müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme isteminin hukuka uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/3456 Esas, 2024/933 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bodrum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/624 Esas, 2021/612 Karar

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ......ili, Bodrum ilçesi, .......... Mahallesi N18-c20-4-a pafta, 214 ada 12 nolu parselin ("Ana Taşınmaz") üzerinde bulunan 4 adet bahçeli kargir dubleks binadan 2 nolu bağımsız bölümün sahibi olduğunu, davalı tarafın Ana Taşınmazın 4 nolu bağımsız bölümünün maliki olduğunu, ana taşınmaz projesine göre bağımsız bölüm villalarının çerçeve duvarları içinde kalan alanlar olduğunu, bunun dışında kalan yerlerin ortak alan olarak tahsis edildiğini, davalı tarafın 2019 yılında Kat Malikleri'nin haberi ve kararı olmaksızın kendine ait bağımsız bölümün çevresinde bulunan ve projeye aykırı olarak ortak alan tahsis edilen bir kısım yerleri kapatarak ve kilitli kapı yaptırarak işgal ettiğini ve diğer kat maliklerinin erişimine kapattığını, davalının ayrıca işgal ettiği ortak alanda seramik kaplamak koşuluyla eğim verdiğini, bu durumunda yoğun yağmurlarda hem diğer ortak alanlara hem de komşu parsellere zarar verdiğini ileri sürerek ilgili aykırılıklar yönünden davalının müdahalesinin men'ine, onaylı mimari projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi ve yıkılmasına, yargılama masrafı ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ana taşınmazın yönetim planı çerçevesinde kat malikleri kurulu toplantıları yapılmadığını, yönetim tesis edilmediğini, bu nedenle taşınmaz başı boş ve sahipsiz bir konumda olduğunu, ortak alanların temizliği, taşınmazın güvenliği, ortak alanların bakım ve onarımı yapılmadığını, bu durumdan davacının sorumlu olduğunu, kış aylarında anılan konutta ikamet eden müvekkilinin ev çalışanı tarafından ortak alanların temizliği yaptığını ve güvenliği bir nebze olsun sağladığını, anılan kapının gün boyunca açık olduğun, yalnızca geceleri güvenliği sağlamak amacı ile kapatıldığını, bu uygulamanın 2018 yılında yapıldığını, taraflar arasında başka uyuşmazlıklar olmadan önce hiçbir surette dava konusu yapılmadığını, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 nci madde atfı ile herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorunda olduğunu, bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasının hukuk düzeni koruyamayacağını, bu doğrultuda davacı tarafın davasının 4721 sayılı Kanun'un 2 nci maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılmaması ilkelerinin ihlali niteliğinde olduğunu tüm bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, raporun eksik, hatalı ve hukuka aykırı olduğu açıkça ortada iken mahkemece yeni bilirkişi heyetinden rapor alınması talebinin usul ve kanuna aykırı olarak hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildiğini, reddi hakim talebinin dikkate alınmadığını, tüm bunlara rağmen haksız olarak, ek bilirkişi raporu alınması talebinin reddine ve reddi hakim talebimizin de reddine karar verilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğundan verilen işbu kararın istinaf incelemesi ile kaldırılmasına karar verilmesini gerektiğini, ana taşınmazın başı boş şekilde bırakıldığını, yaptığı uygulamanın gayrimenkullerin güvenliğini sağlamak amaçlı olduğunu ifade ettiğini, üstelik bahsi geçen bölümler yalnızca taşınmaza erişim sağlanan yerler olup diğer maliklerin faydalanma imkanının olmadığı yerler olduğunu, bu duruma diğer kat maliklerinin de bir itirazı bulunmadığını, açılan davanın kötü niyetli olarak ve kendisine rahatsızlık verme amaçlı olarak açılmış bir dava olduğunu, davaya konu edilen yerlerin yalnızca kendisine ait parsellere erişim sağlanan yerler olduğu, diğer kat maliklerinin kullanma ve faydalanma imkanının olmadığı yönündeki beyanlarına ilişkin bilirkişi raporunda da gerekçeli kararda da hiçbir değerlendirme yapılmadığını, Mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi