Logo

5. Hukuk Dairesi2024/792 E. 2024/7286 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeline ilişkin açılan kısmi davada, kalan bedelin tahsili ile yasal faizin başlangıç tarihi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, taşınmaza el atma tarihinden sonraki bir tarihte açılan kısmi davada, bakiye bedelin tahsili isteminin yerinde olduğunu, yasal faizin ise ilk dava tarihinden itibaren işleyeceğini kabul etmiş, ancak nispi harç yerine maktu harca hükmedilmesi nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca kararı düzelterek onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1979 Esas, 2023/371 Karar

DAVA TARİHİ: 04.01.2023

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Bursa 12. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/6 Esas, 2023/115 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin ilk davada saklı tutulan bölümlerin tahsili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, ..., ... Mahallesi 2285 ada 3 parsel sayılı taşınmaza davalı idarece el atılması sonucu fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL bedel üzerinden Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/901 Esas sayılı dosyasında kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası açtıklarını, yapılan yargılama sonucunda toplam tazminat miktarının 454.966,20 TL olarak belirlendiğini, bahse konu kararın temyiz incelemesi sonrası kesinleştiğini belirterek ilk davada hükmedilmeyen 444.966,20 TL tazminat bedelinin ilk dava tarihi olan 03.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili idare açısından davanın husumetten reddinin gerektiğini, dava konusu taşınmazın imar planı kapsamında belediye hizmet alanında kaldığını, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davasının şartlarının oluşmadığını, karara esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen değerin çok yüksek olduğunu ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, taşınmaz bedelinin ilk dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen bedelin düşük olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen değerin çok yüksek olduğunu, emsal karşılaştırmasının gereği gibi yapılmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazla ilgili bu dosyanın tarafları arasında görülen Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/901 Esas, 2019/574 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde, davanın kabulü ile 10.000,00 TL tazminata hükmedildiği, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğu, kararın istinaf edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2019/3801 Esas, 2021/2278 Karar sayılı kararı ile başvurunun esastan reddine karar verildiği, bu temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2022/2890 Esas, 2022/14169 Karar sayılı kararıyla kararının onanarak 18.10.2022 tarihi itibarıyla kesinleşmiş olduğu anlaşılmakla incelenen dosya kapsamında bilirkişi heyetince belirlenen 454.966,20 TL'lik tazminattan bakiye kalan kısım için ek dava mahiyetinde açılmış olan eldeki davada, İlk Derece Mahkemesince kesinleşen dosyaya göre bakiye bedele hükmedilmesi ile davacının ilk dava tarihinden itibaren faiz talep etmiş olması ve değerlendirme ilk dava tarihine göre yapıldığından faize yönelik değerlendirmenin isabetli olduğu görülmekle istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli asıl davada tazminat bedelinin saklı tutulan kısmının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun’un “Kısmi Dava” kenar başlıklı 109 uncu maddesinin birinci fıkrası şöyledir;

“Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir.”

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza ilişkin taraflar arasında görülüp kesinleşen önceki davada tespit edilen bedel esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Buna karşın, dava konusu taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra el atıldığı anlaşılmakla nispi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken maktu harca hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddine,

2. Kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden yapılan inceleme sonucu, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının; harca ilişkin (3) numaralı bendi hükümden tümüyle çıkartılarak yerine “‘Karar tarihi itibarıyla alınması gereken 30.395,64 TL karar ve ilam harcının davalı idareden alınarak Hazineye irat kaydına,” cümlesinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Aşağıda yazılı kalan harcın davalı idareden alınmasına, davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.