"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1209 Esas, 2024/1049 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/539 Esas, 2021/429 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Gaziantep ili, ..., ... Mahallesi 1245 ada 4 parsel sayılı taşınmazın davalının payına isabet eden kısmının kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun denetime elverişsiz ve eksik incelemeye dayalı olduğunu, emsalin uygun olmadığını, emsal alınan Mücahitler Mahallesi 1092 ada 2 parsel sayılı taşınmaz kök bilirkişi raporunda imar parseli kabul edilerek düzenleme ortaklık payı kesilmek suretiyle bedel belirlendiği hâlde, hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda aynı emsal imar parseli kabul edilip düzenleme ortaklık payı kesilmeden yüksek bedel belirlendiğini, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediğini, taşınmaza ait Yapı Kayıt Belgesinin dosyaya sunulmasına muvafakat etmedikleri hâlde, bilirkişi raporunda dikkate alınmasının hatalı olduğunu, belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın değerinin hesaplanmasında ülkedeki güncel fiyat artışları ile daire fiyatlarında meydana gelen fiyat artışları hiç yokmuş gibi gerçeklerden ve adaletten uzaklaşarak müvekkillerinin evinin ve arsasının değerinin 2013 yılında yapılan satış emsal alınarak belirlenmeye çalışılmasının hatalı olduğunu, ana cadde üzerinde yer alan dava konusu evin aynı zamanda ticari alana girdiği göz ardı edilerek belirlenen bedelin düşük olduğunu, güncel fiyatlara uygun yeni satış bedellerine göre değer tespiti yapılması gerektiğini, bahçede yer alan ağaç bedellerinin de düşük belirlendiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu, bilirkişi heyetince emsal karşılaştırması yapılarak taşınmazın değerinin hesaplandığı, davanın kabulüne karar verilmesi, taşınmazda davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi uygun bulunmakla; taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiş ise de emsal alınan Mücahitler Mahallesi 1092 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 2019 yılında Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Müdürlüğünden getirtilip bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmediği gibi, Şehitkamil Belediye Başkanlığının 09.03.2021 tarihli cevabi yazısında emsal taşınmazın “2013 tarihinde düzenleme ortaklık payı kesintisi ve yola terk işlemi yapılmadığı, imar parseli olduğu” belirtildiği, ayrıca Şehitkamil Belediye Başkanlığının 31.12.2021 tarihli ve E-25962331-000-43649 sayılı yazısında aynı emsal taşınmazın imar parseli olduğu ve düzenleme ortaklık payı kesildiği belirtilmiş olup bu husustaki çelişkinin giderilmesi gerektiğinin düşünülmemesi ve 08.10.2020 tarihli kök raporda emsal alınan Mücahitler Mahallesi 1092 ada 2 parsel sayılı taşınmazın imar parseli olduğunun kabulü ile düzenleme ortaklık payı kesilerek değer biçildiği hâlde, gerekçesi açıklanmadan hükme esas alınan 06.04.2021 tarihli ek raporda aynı emsal kadasto parseli kabul edilerek düzenleme ortaklık payı kesilmeden m² birim bedelinin belirlenmesi nedeniyle rapor inandırıcı bulunmamıştır.
4. Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkân tanınması, lüzumu hâlinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden, dava konusu taşınmazın ve içinde bulunduğu bölgenin ileride imar uygulamasına tabi tutulması hâlinde, kesilmesi gereken düzenleme ortaklık payı oranının ve dava konusu taşınmazın çevresinde düzenleme görmüş parseller var ise bunlardan kesilen düzenleme ortaklık payı oranları ile bunlara ilişkin bilgi ve belgelerin ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, bozmayı gerektirir.
5. Dava konusu taşınmazın tapu kaydında, daha önceden ETİBANK lehine 1.560,00 m²lik eski irtifak hakkı tesis edildiği anlaşıldığından, bu irtifak hakkı nedeniyle taşınmaz üzerinde meydana gelecek değer düşüklüğü oranı belirlenerek hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi yerinde değildir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesinin kararının BOZULMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.