"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2048 Esas, 2024/1551 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/366 Esas, 2023/332 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden reddine, davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, Yuva Mahallesi 43227 ada 1 parsel sayılı taşınmazın imar planında uzun süre önce “kreş ve gündüz bakımevi” olarak ayrılmış olduğundan bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idareler vekilleri cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; fiili el atmalarının bulunmadığını, husumetin kendilerine düşmediğini, bedelin fahiş belirlendiğini, emsal taşınmazın doğru seçilmediğini, eksik inceleme yapıldığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1996 yılında onaylanan 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı kapsamında " Kreş ve Anaokulu Alanı" olarak ayrıldığı, yapılan keşif sonucu taşınmaz üzerinde herhangi bir yapı ve tesisin bulunmadığı ve Mahkemece taşınmazın anaokulu yeri olarak ayrılması nedeniyle davalı ... Bakanlığının hukuki el atması bulunduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verildiği, her ne kadar taşınmaza fiili olarak el atılmamış ise de davalı idare tarafından imar planının kesinleşmesinden itibaren 5 yıllık süre içinde dava konusu taşınmazın kamulaştırılması yönünde herhangi bir işlem yapılmadığı, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği, bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerektiğini, taşınmazın aynına ilişkin bu davaya bakmanın Adli Yargının görevi dahilinde olduğunun kabulü ile işin esasına girilip arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak ve vergi değerleri de kıyaslanarak ve dava konusu taşınmaza yakın parseller için açılan ve Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen davalarda biçilen bedellerle uyumlu olarak değer biçildiği anlaşılmış olup taşınmazın dava tarihi itibarıyla değerinin tespit edilerek davalı ... Bakanlığından tahsiline, davacı payının Hazine adına tesciline, diğer davalı ... yönünden davanın husumetten reddine bir isabetsizlik görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; aleyhe nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu hususunu ilave etmek suretiyle istinaf dilekçesini tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.
2.Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde aynı bölgeden Dairemize intikal eden ve denetimden geçen dosyalar dikkate alındığında bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Dava konusu taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmakla birlikte, taşınmazın 1997 onay tarihli parselasyon planında “Kreş ve Anaokulu” alanı olarak ayrılmış olduğu anlaşıldığından sorumluluğun davalı ... Bakanlığında olduğunun kabulü doğru olduğu gibi makul süre içinde imar planına uygun herhangi bir işlem tesis edilmediğinden bedelin idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.
4. 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4’ün son fıkrasında “Bu kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” hükmü gereğince maktu harca tabi davalarda maktu vekâlet ücreti takdir edilmesi gerekirken nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi hatalı ise de bu husus istinaf konusu yapılmadığından vekâlet ücretine ilişkin hükmün de kamu düzenine ilişkin olmadığı gözetildiğinde istinaf konusu edilmeyen bir hususun Bölge Adliye Mahkemesince incelemesi mümkün olmadığı gibi temyiz yolunda ileri sürülmesi halinde de Yargıtay'ın bu temyiz sebebini incelemesi mümkün değildir.
5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir.