Logo

5. Hukuk Dairesi2024/9061 E. 2025/3383 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlara ilişkin değerlendirmenin hatalı yapıldığı, dava konusu taşınmazın değerinin belirlenememesinin bozmayı gerektireceği, ayrıca taş duvarın yüzölçümünün hatalı hesaplandığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/122 Esas, 2024/53 Karar

DAVALILAR : 1. ... vd. vekili Avukat ...

2. ... vd.

DAVA TARİHİ : 29.11.2012

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare ve davalılar ... vd. vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Hatay ili, Hassa ilçesi, Küreci köyü 639 (ifrazen 2077) parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 12.05.2014 tarihli ve 2012/403 Esas, 2014/179 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmazın arsa mı arazi mi olduğunun yöntemine göre araştırılması gerektiği hâlde, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediği gibi kabule göre de emsal karşılaştırmasının yöntemine göre yapılması gerektiği, taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan bölümlerinden olan 2.296,66 m²lik kısmında değer kaybı meydana gelmeyeceğinin düşünülmemesi taşınmazın üzerindeki yapı ve ağaçlara da yöntemine göre değer biçilmesi dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedelinden, acele kamulaştırma dosyasında tespit edilerek davalılar adına bloke edilen bedelin mahsubu ile bakiye bedele faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmediğinden Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarihi ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalılar ... vd. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun eksik incelemeye dayalı olduğunu, idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

2. Davalılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; emsal karşılaştırmasının usulüne uygun yapılmadığını, emsalin uygun emsal olmadığını, yapı bedelinin de hatalı belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak, taşınmaz üzerinde bulunan yapılara resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı da düşülerek, ağaçlara maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Buna karşın, aynı amaçla kamulaştırılan Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgu sisteminde yapılan gözleme göre dava konusu taşınmaz ile yakın ve benzer konumda bulunan ve davacı idarece 2010 yılı Ocak ayı için 4,42 TL/m² takdir edilen 1999 parsel sayılı taşınmaza Hassa Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/146 Esas, 2016/349 Karar sayılı dosyasında Nisan 2013 değerlendirme tarihi itibarıyla 28 TL/ m² birim fiyat takdir edildiği ve bu bedelin Dairemiz denetiminden geçerek 2017/2638 Esas sayılı kararı ile düzeltilerek onandığı; yine davacı idarece 2010 yılı Ocak ayı için 5,28 TL/m² takdir edilen 1984 parsel sayılı taşınmaz yönünden Mart 2011 değerlendirme tarihi itibarıyla 18,32 TL değer biçen rapor inandırıcı görülmediğinden Dairemizin 2017/26832 Esas, 2019/4035 Karar sayılı kararı ile bozulduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, 2010 yılı Ocak ayı için 5,28 TL/m² takdir edilen dava konusu taşınmaza değerlendirme tarihi olan Kasım 2012 itibarıyla 70,23 TL/m² değer biçen rapor inandıncı görülmemiştir.

4 Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları ile yukarıda sözü edilen taşınmazlara ilişkin takdir edilen bedeller yönünden ayrılma nedenleri de açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.

5. İdarece düzenlenen kıymet takdir tutanağında dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan taş duvarın 130 m² olduğu, bozma öncesi hükme esas alınan bilirkişi raporunda da kıymet takdir raporundaki tespitlerin esas alındığı ve yapı yüzölçümüne ilişkin bozma olmadığı hâlde, bozma sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporunda taş duvarın yüzölçümünün 78 m² kabulü ile değer biçilmesi hatalıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

13.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.