Logo

5. Hukuk Dairesi2024/9343 E. 2025/1439 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idarenin, davacıların taşınmazına enerji nakil hattı geçirmesi sebebiyle kamulaştırmasız el atma nedeniyle irtifak hakkı ve pilon yeri bedeli talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza el atmanın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesi kapsamında kaldığı ve bu nedenle maktu harca hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının harç hükmü düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2011/127 Esas, 2011/1283 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsiline ilişkin davada yapılan yargılama sonucunda, Mahkemece asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Miktarı temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 432 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Karar tarihinde yürürlükte bulunan 5219 sayılı Kanun'la değişik 1086 sayılı Kanun'un 427 nci maddesi uyarınca 1.540 TL’den az olan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin hükümler kesindir.

Dosya içeriğine göre temyize konu edilen miktar, davacılardan ... ve ... yönünden, Mahkemenin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 1540,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Bu nedenle; davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin davacılardan ... ve ... yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı ... yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili asıl ve birleştirilen dava dilekçelerinde özetle; vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların maliki olduğu dava konusu Adıyaman ili, ..........ilçesi, ............... köyü 274 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından enerji nakil hattı geçirilmek suretiyle kamulaştırmasız el atılması nedeniyle, irtifak ve pilon bedelinin davalı idarelerden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yasal hak düşürücü sürede açılıp açılmadığının tetkik edilerek süresinde açılmamış ise davanın bu yönden reddine dava şartlarından hukuki menfaat şartının oluşup oluşmadığının tespiti için kayıtların resen getirtilerek davacıların dava hakkının olup olmadığının tespiti ile yok ise davanın bu yönden reddine zamanaşımı, derdestlik ve husumet yönünden ilk itirazlarını sundukları dava konusu taşınmazın bulunduğu mahalden ... köy grubu olarak tesis edilen orta gerilim enerji nakil hattının geçmekte olduğunu dava konusu parsel üzerinde kamulaştırma planları kısmen yapıldığından ait enerji nakil hatlarının geçip geçmediğinin tespit edilemediğini kendilerine ait enerji nakil hattı geçmiyor ise davanın husumet nedeni ile reddine ayrıca haksız ve yasal dayanaktan yoksun olan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; ... ve ...’ın dava konusu taşınmaza malik olmadıklarını, davanın bu kişiler yönünden reddi gerektiğini, ek 4 üncü madde kapsamında harçların maktu belirlenmesi gerektiğini, ... tarafından inşa edilen her bir elektrik tesisi tüm yönleriyle mevzuata uygun olarak tesis edilmekte ve can ve mal emniyeti sağlanmakta olduğunu, bilirkişilerden birinin taşınmaz geliştirme konusunda yüksek lisans veya doktora yapmış uzmanlar arasından veya Sermaye Piyasası Kanununa göre yetkilendirilen gayrimenkul değerleme uzmanları arasından seçilmesinin zorunlu olduğunu, hükme esas alınan raporu tanzim eden bilirkişiler arasında taşınmaz geliştirme konusunda yüksek lisans veya doktora yapmış veya SPK tarafından yetkilendirilmiş gayrimenkul değerleme uzmanı yer almadığını, aranan şartları taşımadığından onlar tarafından hazırlanan rapora göre hüküm kurulması kararı usul ve esas yönünden hukuka aykırı hale getirdiğini, taşınmaz malın değerinin tespitinde ilerisi için düşünülen kullanma şekillerine göre getireceği kârın dikkate alınmayacağını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaz üzerinde ileride tesis edilebilecek çok katlı yapılar inşa edilebileceği gerekçe gösterilerek değer artışı uygulandığını, elektrik tesisi ürünlerin dava konusu taşınmaz üzerinde münavebe sisteminden belirtilen tarım ürünlerinin yetiştirilmesine engel olmadığını, tarımsal işlem yapılamıyor ise irtifak bedeline karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilen ve enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın irtifak hakkı ve pilon yeri karşılığının tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci ve Geçici 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesinde ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle mülkiyet kamulaştırmasına konu olan pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespit edilerek davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı idare vekilinin aşağıdaki husus kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

4. Dava konusu taşınmaza el atmanın 04.11.1983 tarihinden önce gerçekleştiği kabul edildiğinden 2942 sayılı Kanun'un Geçici 6 ncı maddesinin altıncı fıkrası uyarınca maktu harca hükmedilmesi gerektiğinin düşülmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdare Vekilinin ... ve ...'a İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin için temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

B. Davalı İdare Vekilinin ...'a İlişkin Temyizi Yönünden;

1.Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (5) numaralı bendinin hüküm fıkrasından çıkartılarak, yerine ''Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına," cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

05.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.