Logo

5. Hukuk Dairesi2024/97 E. 2024/3951 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin düzeltilmesi talebi üzerine görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin düzeltilmesi talebinin, tapu kaydında hak sahibinin değişmesi sonucunu doğurabileceği ve Hazine ile mevcut kullanıcıya karşı ispat yükümlülüğü doğurduğu gözetilerek, davanın çekişmeli bir yargı işi olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğuna karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2013/171 Esas, 2013/520 Karar

I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR

A.... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.12.2012 Tarihli ve 2012/664 Esas, 2012/618 Karar Sayılı Kararı

Somut olayda dava konusu edilen 356 ada 48 parsel sayılı taşınmazın ... adına tescilli olup ...’nın kullanımında olduğunun beyanlar hanesine yazıldığı, davacı bu yerin 200 m2 lik bölümünün zilyedi olduğu iddiasında olup zilyetliğinin korunması amacıyla zilyetliğe ilişkin beyanlar hanesinin düzeltilmesi için dava açtığı, davacı taşınmazda malik olduğu iddiasında olmadığı, taşınmazda kendisinin zilyet olduğu iddiasıyla tapu kaydının beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin düzeltilmesini ve kendisinin zilyet olarak yazılmasını talep ettiği, davacının açtığı davanın zilyetliğin korunması hükümlerine göre açılmış dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

B....3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 02.05.2013 Tarihli ve 2013/171 Esas, 2013/520 Karar Sayılı Kararı

Davacının talebi 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/b maddesi uyarınca orman sınırı dışına çıkartılan taşınmazdaki zilyetliğin tespiti ve tapunun beyanlar hanesine şerhine karar verilmesine ilişkin olduğu, davacının davası 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 981 ve devamı maddelerinde düzenlenen zilyetlikten başka bir hakkı bulunmayan ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 4/c maddesinde gösterilen davalardan olmayıp 4721 sayılı Kanun'un 683 üncü maddesinde düzenlenen hakka dayalı davalar olduğundan ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca kadastro tespitine itiraz niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

II. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Uyuşmazlık, 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4 madde uyarınca yapılan 2/B güncelleme çalışmalarındaki tespite itiraz istemine ilişkindir.

B. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kanunun "Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin kadastrosu ve tescili" başlıklı Ek 4 üncü maddesi

''6831 sayılı Orman Kanunu'nun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı kanunlarla değişik 2 nci maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle kadastrosu yapılarak Hazine adına tescil edilir.

Bu maddeye göre yapılacak kadastro çalışmaları ikinci kadastro sayılmaz.

Bu maddeye göre yapılacak kadastro sırasında orman ve Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin sınır nokta ve hatları; orman kadastro tutanakları esas alınmak suretiyle orman işletme müdürlüğünce görevlendirilecek en az bir orman yüksek mühendisi ya da orman mühendisinin iştirak ettirildiği kadastro ekibince zemine aplike edilir. Bu çalışmalar sırasında kadastro veya orman haritalarında düzeltmeyi gerektiren tutanak, pafta ve zemin uyumsuzluğunun tespiti halinde, yukarıda oluşturulan kadastro ekibince teknik mevzuata uygun hale getirilir. Bu çalışmalara kadastro kontrol mühendisi de iştirak ettirilir. Çalışma sonucunda bir zabıt düzenlenir ve bu zabıt ekip görevlileri ile kontrol mühendisi tarafından birlikte imzalanır. Düzeltme işlemleri, orman mevzuatı ile tapu ve kadastro mevzuatına göre yapılmış ve bu Kanuna göre yapılacak askı ilanı ile de ilan ve tebliğ edilmiş sayılır.

Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, daha öncesi tescil edilmiş olduğuna bakılmaksızın Maliye Bakanlığının talebi üzerine, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce fiili kullanım durumları dikkate alınmak suretiyle ifraz ve/veya tevhit de yapılabilir. Bu işlemler sırasında, orman ve kadastro haritalarında tespit edilen fenni hatalar, yukarıdaki üçüncü fıkrada belirtilen usul ve esaslara göre düzeltilir.

Kadastro çalışmalarına başlanılmadan önce, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin içerisinde özel kanunlarına göre değerlendirilmesi gereken alanlar bulunup bulunmadığı kadastro müdürlüğünce ilgili kurum ve kuruluşlarına yazı ile sorulur. İlgili idarelerce 15 gün içerisinde kadastro müdürlüğüne bilgi verilir. Bu süre içinde cevap verilmediği takdirde, söz konusu alanların bulunmadığı yönünde cevap verilmiş sayılır. Bu bilgilere veya ilgili idarelerce zeminde gösterilen sınırlara göre bu yerler içindeki bu alanların sınırları ölçülerek krokisinde gösterilir ve beyanlar hanesinde belirtilir.''

C. Değerlendirme

1. 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılıp Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazların tapu kaydının, beyanlar hanesine kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut kullanıcı şerhinin değiştirilmesi istemli davaların, kayıt maliki Hazineye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması gerektiği, tapu kaydında hak sahibinin değişmesi sonucunu doğurabileceğinden iddianın Hazine ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunlu bulunduğu için çekişmeli yargı işi olup görevli mahkeme 6100 sayılı Kanun'un 2 nci maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleridir.

2. Somut olayda, davacı vekili,...ili, ... ilçesi, ...köyü sınırları içerisinde bulunan 356 ada 48 sayılı parselde kayıtlı taşınmazın uzun zamandır davacının kullanımında olduğunu, ancak yapılan çalışmalar sırasında bu yerin davalı ...’nın zilliyetliğinde olduğunun yazıldığını, ...’nın zilyet olduğuna ilişkin tespitin iptali ile zilyedin davacı ... olarak tespitini, kaydın bu şekilde düzeltilmesini ve tesciline karar verilmesini talep ettiği anlaşıldığından uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

III. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri gereğince...5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,

01.04.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.