Logo

5. Hukuk Dairesi2025/3097 E. 2025/3947 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra takibine yapılan itirazın iptali davasında, alacak miktarının temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz edilebilirliğinin olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan ve taşınmazın aynına ilişkin olmayan davalarda verilen kararların temyiz edilemeyeceği gözetilerek davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/431 Esas, 2024/1876 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/2393 Esas, 2021/3666 Karar

Taraflar arasındaki ortak gider alacağına yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartları ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Somut olayda; davacı vekili tarafından Ankara 2. İcra Müdürlüğünün 2020/9187 Esas Sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptaline karar verilmesi istemi ile dava açıldığı, Ankara 2. İcra Müdürlüğünün 2020/9187 Esas sayılı takip dosyasında davalı aleyhine 624.250,73 TL asıl alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile takibin 536.128,00 TL asıl alacak üzerinden devamına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi; “(Ek İbare: 5.8.2017 - 7035 m.32) kira ilişkisinden doğan ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz edilebilen alacak davaları hariç olmak üzere 4 üncü maddede gösterilen davalar ile (23.06.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'ndan doğup taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç) özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili kararlar.”ın temyiz edilemeyen kararlar olduğunu belirtmekle, temyiz edenin sıfatı göz önüne alındığında; davacının talebinin taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, temyiz kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşıldığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

Davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.