Logo

5. Hukuk Dairesi2021/3085 E. 2021/15114 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, istinaf mahkemesince belirlenen bedelin usul ve yasaya uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İstinaf mahkemesince gelir yöntemi ile yapılan değer tespitinde, çekirdeksiz nar verimi ve zeytin veriminin hesaplanmasında yanılgıya düşülmesi, vekalet ücretine hükmedilmesi, Anayasa Mahkemesi'nin kamulaştırma bedelinin ödenmesine ilişkin iptal kararına uyulmaması ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının dikkate alınmaması gibi hususlar gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince HMK’nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılmak suretiyle yeniden hüküm kurulmasına ilişkin yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından verilen dilekçeler ile istenilmiş; davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 22/12/2020 günü temyiz eden davalı vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davalı vekilinin sözlü açıklamaları dinlenip verilen geri çevirme kararı üzerine gelen dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince kabulü ile HMK’nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; ilk derece mahkemesince verilen karara karşı taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/137- 2017/188 E/K. sayılı kararının ortadan kaldırılarak; arazi niteliğindeki ... İlçesi, Çakmak Mahallesi 102 ada 558 ve 559 (eski 44) parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1) ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün 01.03.2021 tarihli yazı ekinde gönderilen 2016 yılı resmi çekirdeksiz nar verilerine göre çekirdeksiz nar verimi 3500 kg olarak belirtilmiş olup, hükme esas alınan ek bilirkişi kurulu raporunda gerekçesi gösterilmeden 1500 kg verim alınmak suretiyle az bedele hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, 2016 yılı hasat dönemindeki ortalama toptan kg/satış fiyatlarının da ilgili resmi kuruluşlardan sorularak raporun denetlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,

2) Zeytinde periyodisite olduğundan; var yılı ile yok yılı toplamlarının ortalaması o yılın verimini oluşturmaktadır. Bu husus gözetilerek rapor alınması doğru ise de; hükme esas alınan bilirkişi kurulunca 2016 yılı resmi verisi ikiye bölünmek sureytiyle zeytin verimi hesaplanması yöntem itibariyle hatalı olup, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden kapama zeytin bahçesinin periyodisite özelliği de nazara alınarak verim miktarı sorulduktan sonra, bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak değer tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme şekli ile yazılı şekilde hüküm kurulması,

Doğru olmadığı gibi;

3)Avrupa İnsan Haklari Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi;

4)Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak hüküm kurulması gerektiğinden,

Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile HMK 370. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.540,00-TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 14/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.