Logo

5. Hukuk Dairesi2021/4157 E. 2022/5663 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptali nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteminin reddi üzerine yapılan temyiz başvurusu.

Gerekçe ve Sonuç: 4785 sayılı Orman Kanunu gereğince devletleştirilmiş tapuların hukuki geçerliliği kalmaması ve davacı adına kadastro ile oluşmuş geçerli bir tapu kaydı bulunmaması, ayrıca orman kadastrosunun kesinleşmesinden itibaren on yıllık hak düşürücü süre içinde dava açılmaması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı asil tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.

Mahkemece, bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki bilgi ve belgelerden; Kocaeli İli, Karamürsel İlçesi, Suludere Köyü, 103 ada 56 parsel sayılı 13.326 m² yüzölçümündeki taşınmazın 04/11/2004 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 68 m² olarak 31/01/2005 tarihinde tescil edildiği, kalan 13.258 m²'lik kısmının orman tahditi içinde bırakıldığı, Karamürsel Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/96 E. sayılı dosyasında, tespite itiraz edildiği, yapılan yargılama sonrasında 1975 yılında yapılıp kesinleşen kadastro sonucunda tapu kapsamında kalan 13.285 m²'lik yerin orman sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, temyiz incelemesinden geçerek 07/03/2011 tarihinde kesinleştiği, dava konusu taşınmazın 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanun'un 1. maddesi gereğince, aynı Kanun'un 2. maddesinde sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş sayılacağından, 4785 sayılı kanun gereğince devletleştirilmiş olan tapuların hukuki kıymeti kalmadığından, anılan Kanun hükmü karşısında hukuki geçerliliği kalmayan tapu kayıtlarına dayalı olarak tazminat istenemeyeceği, davacılar adına kadastro ile oluşmuş ve daha sonra mahkemelerce iptal edilmiş geçerli bir tapu kaydı da bulunmadığından tazminata hak kazanılamayacağı, bu hüküm uyarınca kök sicilden gelen tapudan dolayı davacının tazminat talep etme hakkı bulunmadığı gibi; çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 29.09.1976 tarihinde kesinleşen orman kadastrosunun kesinleşmesinden itibaren on yıl içerisinde davacı tarafça tahditin iptali istemiyle dava açılmadığı, bu nedenle tahditin kesinleşmesinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde de davacı tarafından tazminat davası açılmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.