"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/128 E. - 2018/393 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş; bu karar, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce verilen istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/128 Esas, 2018/393 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki;
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddesinde “Değer ölçüsüne göre harca tâbi işlemlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerler esastır…” hükmüne yer verilmiştir.
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesi uyarınca 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davalar nispi harca tabi davalardandır.
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun “... İşlemler" başlığını taşıyan 32. maddesinde ise "Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak, ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır." hükmüne yer verilmiştir.
Dolayısıyla harç alınması veya tamamlanması yanların isteğine bırakılmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesi hükme bağlanmış ve yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır.
Davacı taraf, 492 sayılı Kanun kapsamında kendisi harçtan muaf olmadığı gibi, işlemi de yargı harçlarından müstesna değildir.
Nitekim vurgulanan bu ilkeler, Hukuk Genel Kurulu'nun 12.10.2011 gün ve 2011/3-629 Esas - 2011/613 Karar ile 23.10.2013 gün ve 2013/7-31 Esas - 2013/1481 Karar sayılı ilâmlarında da benimsenmiştir.
Davacıların yargı harçlarını ödeme yükümü altında olduğu anlaşıldığına göre, dava dilekçesinde belirtilen miktar üzerinden nispi peşin harç ve 05.10.2016 tarihli dilekçesinde de artırılan miktar üzerinden nispi tarifeye göre tamamlama harcı ödenmedikçe eldeki davaya devam etme olanağı bulunmamaktadır. Davalı taraf harçtan muaf olsa dahi nispi peşin harç ve tamamlama harcının alınması gerekir.
Yapılan incelemede; davacılar vekilince dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden peşin nispi harcı ve artırılan miktar üzerinden de nispi tamamlama harcını ödememiştir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve ortaya konulan ilkeler gözardı edilerek dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden nispi peşin harç alınmadan ve yine artırılan dava değeri üzerinden nispi tamamlama harcı alınmadan yargılamaya devamla işin esası hakkında hüküm kurulmuştur.
Bu durumda mahkemece; yürürlükteki harçlar tarifesi uyarınca dava dilekçesinde belirtilen dava değeri üzerinden nispi peşin harç ve artırılan dava değeri üzerinden de tamamlama harcını ödemesi konusunda davacı vekiline usulünce süre verilip harcı ödenen miktar üzerinden hüküm kurulması gerekirken, harcı yatırılmayan dava dilekçesi ve talep artırım dilekçesine değer verilerek yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan bozmanın niteliğine göre sair hususlar incelenmeksizin HMK'nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 23/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.