Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11018 E. 2023/1338 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazların pilon yeri bedeli ve irtifak hakkı karşılığının tahsili isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazlara el atılarak pilon dikilmesi ve enerji nakil hattı geçirilmesi nedeniyle net gelir kaybına uğrayan davacı lehine irtifak hakkı bedeli ve pilon yeri bedelinin hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 157 ada 6 parsel (eski 512 parsel), 157 ada 5 parsel (eski 538 parsel), 150 ada 42 parsel (eski 115 parsel), 150 ada 39 parsel (eski 112 parsel), 150 ada 40 parsel (eski 113 parsel), 150 ada 41 parsel (eski 114 parsel) parsel sayılı taşınmazlara enerji nakil hattı geçirmek ve pilon dikilmek suretiyle el atıldığını, bedel ödenmediğini, uzlaşma başvurularının sonuçsuz kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5000 TL'nin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde, davanın süresinde açılmadığını, dava şartı gerçekleşmediğini, dava konusu yüksek gerilim enerji nakil hattının müvekkili Kuruma ait olmayıp, TEİAŞ Genel Müdürlüğüne veya bir başkasına ait olabileceğini, pasif husumet yokluğu itirazında bulunduklarını, haksız ve yersiz olarak açılan iş bu davanın öncelikle usulden reddine, usulden reddedilmezse esasa geçilmesi halinde davanın esastan reddine; davanın kabulü halinde tapuda yapılacak tescilin Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. Genel Müdürlüğü adına yapılmasına, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu daimi ve geçici irtifak hakları bedellerinin davacı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların üzerinde bulunan pilon yerleri ile irtifak haklarının davalı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, hak düşürücü sürenin dolduğunu, uzlaşma dava şartının yerine getirilmediğini, fahiş bedele hükmedildiğini, ıslah edilen tutara ıslah harcının yatırıldığı tarihten itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, harç ve vekalet ücretinin maktu olarak hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmazlara olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, taşınmazların yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak irtifak değer düşüklüğü oranı uygulanmak suretiyle irtifak hakkı karşılığı ile pilon yerleri bedellerine hükmedilmesinde isabetsizlik olmadığı; ancak dava konusu 150 ada 39 ve 40 parsel sayılı taşınmazlardan geçen hatlar yönünden davacı tapuda paylı malik olduğundan davacının payı üzerinde irtifak hakkı tesisi ve tesciline karar verilmesi, 150 ada 42 parsel sayılı taşınmazda davacının payı üzerinde irtifak hakkı tesisi ve tesciline karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ile toplam alınması gereken harcın eksik hesaplanması isabetsiz bulunarak hüküm ortadan kaldırılarak belirtilen hususlar düzeltilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun hükme esas alınacak nitelikte olmadığını, faizin başlangıcının ıslah tarihi olması gerektiğini, uzlaşma şartının yerine getirilmediğini, enerji hattı nedeniyle dava konusu taşınmazların kullanımına engel olunmadığını, bedelin fahiş olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Ankara ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 157 ada 6 parsel (eski 512 parsel), 157 ada 5 parsel (eski 538 parsel), 150 ada 42 parsel (eski 115 parsel), 150 ada 39 parsel (eski 112 parsel), 150 ada 40 parsel (eski 113 parsel), 150 ada 41 parsel (eski 114 parsel) parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesine ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının ve geçici irtifak bedelinin tespit edilerek davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3. Dava konusu taşınmazların hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.

4. Dava konusu taşınmazların üzerinde 1975 ve 2009 tesis tarihli irtifak hakları ve pilonların bulunduğu davacı vekilinin uzlaşma yoluna başvurduğu dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerle sabittir.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idareden aşağıda yazan kalan harcın alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.