"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
KARAR :Esastan ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ: Lapseki Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddi ile kamu düzenine ilişkin olarak İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 156 ada 445 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırma işlemleri hakkında Danıştaya iptal davası açıldığını, tescil yönünden iş bu davanın bekleticisi mesele yapılmasını ve sonucuna göre karar verilmesini, davacı tarafından usulüne uygun bir kamulaştırma sürecinin yürütülmediğini, bahsi geçen Bakanlar Kurulu kararının müvekkiline ait parseli kapsamadığını, bu nedele davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, acele dosyasında ve kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen bedelin düşük olduğunu, bu değeri kabul etmediklerini, taşınmazın piyasa rayiçlerine göre değerinin belirlenmesine ve tamamının bedelinin müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal taşınmazın uygun olmadığını, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, taşınmazın kadastro yenilemesi sonrasında yüzölçümünde değişiklik olduğundan yeniden hesaplama yapılması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal taşınmazın hatalı olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda değerlendirmeye alınan 17 nci sıradaki emsal dava konusu taşınmaza 50 metre mesafede olduğu halde, bu emsalin kıyasi emsal olarak değerlendirilmediğini, yine 1, 9, 11 ve 12 numaralı emsallerinde değerlendirmeye alınmadığını, kamulaştırma bedelinin düşük tespit edildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza, mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve kanuna uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin uygun olduğu gibi taşınmazın konumuna, büyüklüğüne, denize olan mesafesine ve imar avantajına göre belirlenen bedelin makul ve adil olduğunu, davalı tarafın taşınmaza en uygun başka emsallerin bulunmasına rağmen bunların emsal olarak alınmadığı yönündeki istinaf sebepleri yerinde olmamakla birlikte, yargılama aşamasında 3402 sayılı
Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) Ek 1 inci maddesine göre taşınmazın yüzölçümünün değişmesi sonucu kamulaştırma alanının artması nedeniyle fark bedelin depo ettirilmek suretiyle kamulaştırma bedeli yönünden hüküm düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ayrıca kararda taşınmazın yüzölçümünün hatalı yazıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 156 ada 445 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; taraf vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Hüküm fıkrasında dava konusu taşınmazın yüzölçümünün hatalı yazılması ile İlk Derece Mahkemesince karar kesinleştiğinde ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesaba nemalandırılan fark bedele Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesi karar tarihine kadar faiz işletilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Tarafların Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;
3.(5) numaralı bendinde yer alan "368,40" ibaresinin çıkartılmasına yerine "368,48" yazılması,
4. (3) numaralı bendinde yer alan "ilk derece mahkemesi karar tarihi 24.12.2019" ibaresinin çıkartılmasına yerine "İstinaf karar tarihi olan 25.04.2022'ye" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.