Logo

5. Hukuk Dairesi2022/11589 E. 2023/1337 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Anlaşma yoluyla tespit edilen kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeniyle faiz alacağının olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin davacıya banka yoluyla ve makbuz karşılığı olmadan ödenmesi nedeniyle, asıl alacağın tahsilinin fer'i alacak hakkını ortadan kaldırmayacağı ve davacının gecikme faizi talep edebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin gecikme faizine hükmettiği direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 8 inci maddesine dayanan anlaşma yoluyla tespit edilen kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeniyle faiz alacağının tahsili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Ordu ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 461, 462, 610, 546, 604, 605, 606, 607, 608, 609, 611 ve 614 parsel sayılı taşınmazların ... tarafından 08.11.2017 tarihinde 238.229,24 TL karşılığında kamulaştırıldığını, taşınmazların tapuda ... adına tescil ve terkin edildiğini, kamulaştırma bedeli olan toplam 238.229,24 TL'nin 47.929,24 TL'si ve 190.300,00 TL'si ayrı ayrı tarihlerde davalı ... tarafından davacı adına kayıtlı Ordu Ziraat Bankası ... Şubesi hesabına gecikmeli olarak yapıldığını ileri sürerek kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeniyle şimdilik 6.000,00 TL’nin kamulaştırma tarihinden itibaren kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davasının zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönlerinden incelenmesini, tespiti halinde davanın bu yönlerden reddini, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, kamulaştırmayı yapan tüzel kişiliğin Ordu 2. Organize Sanayi Bölge Yönetim Kurulu Başkanlığı olup, ... ilgili kanun ve protokol gereğince kamulaştırma bedelleri ve kamulaştırma bedelleri ve kamulaştırma işlemlerine ait tüm masrafların OSB tarafından karşılanmak kaydı ile OSB tarafından karşılanmak kaydı ile OSB adına kamulaştırma işlemlerini yürüttüğünü, bu nedenle davaya konu edilen kamulaştırma bedelinin geç ödenmesinde kaynaklı faiz talebinin Ordu 2. Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanlığına yöneltilmesi gerekirken müvekkil kurum aleyhine açılan davanın husumetten reddi gerektiğini, davacı ile uzlaşma yolu ile kamulaştırma işlemi yapıldığını, dava konusu olayda davacı tarafından bedel ödenirken faiz talep edilmediği gibi faiz alacağına ilişkin fer-i hakların da saklı tutulmadığı, asıl alacağın tahsili ile fer'i alacakla ilgili hakların da sona ermesi sebebiyle yasal dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini, arz edilen nedenlerle açılan davanın öncelikle husumet, zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden incelenerek usulden reddine, mahkeme aksi kanatte ise açılan davanın esastan reddine karar verilerek, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 132.992,34 TL kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeniyle faiz alacağının davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde; alacağın zamanaşımına uğramış olduğunu, uzlaşılan kamulaştırma bedelinin davacı adına 26.11.2018 tarihinde yatırıldığını, davacının faiz isteyemeyeceğini, davacının faiz istemli davasının reddine karar verilmesi gerektiğinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıya kamulaştırma karşılığı yapılacak ödemenin banka yoluyla yapılması ve bu ödeme karşılığında davacı tarafından davalıya herhangi bir makbuz verilmediğinin anlaşılmasına göre alacağın çekince ileri sürülmeden alınmasında borçlu lehine karine uygulanması olanağının bulunmadığı, buna göre asıl borcun alacaklı tarafından bankadan çekincesiz alınması ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 131 inci maddesinde belirtilen bağlı borçların düşmeyeceği, netice itibarıyla davacının, davalı ...'ye tapu devir tarihi olan 27.12.2017 tarihi ile davacının banka hesabına ödeme yapılan tarihler arasındaki geçen süreye ilişkin gecikmeden kaynaklı faiz isteminde bulunabileceği anlaşıldığından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davacıların ana parayı alırken faize yönelik haklarını saklı tutmadıklarını, faiz talebinin yasal olmadığını, vekâlet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmediğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun'un 8 inci maddesine dayanan anlaşma yoluyla tespit edilen kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi nedeniyle faiz alacağının bulunup bulunmadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Ordu ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 461, 462, 610, 546, 604, 605, 606, 607, 608, 609, 611 ve 614 parsel sayılı taşınmazların 07.06.2017 tarihli Encümen kararı ile kamulaştırılmasına karar verildiği, davacı ile davalı ... arasında 08.11.2017 tarihli uzlaşma tutanağı imzalandığı, taşınmazların 27.12.2017 tarihinde tapuda ... adına tescil ve terkin edildiğini, kamulaştırma bedeli olan toplam 238.229,24 TL'nin 47.929,24 TL'si ve 190.300,00 TL'si ayrı ayrı tarihlerde davalı ... tarafından davacı adına kayıtlı Ordu Ziraat Bankası ... Şubesi hesabına gecikmeli olarak yatırıldığı, tarafların 04.10.2017 tarihinde “Satın Alma Tutanağı/Tescil Belgesi” imzalamak suretiyle uzlaştıkları, davalı idare tarafından uzlaşma tutanağında belirlenen bedelin davacıya 25.05.2018, 13.10.2020, 18.02.2020 tarihlerinde ödendiği, davacının kamulaştırma bedelinin geç ödenmesi sebebiyle eldeki davayı açmakla hukuki yararının bulunduğu anlaşılmakla, alınan bilirkişi raporu uyarınca belirlenen faiz alacağının davacıya ödenmesine, alacağın ticaret faizi ile tahsili talebinin ise reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı idare tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı kalan temyiz harcının davalı idareden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.