"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/353 Esas, 2022/2746 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonunda Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-birleştirilen dava davacısı ... ve birleştirilen dava davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı-birleştirilen dava davacısı ... ve birleştirilen davada davalı ... vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 26.09.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacı ... vekili Avukat ..., davalı-birleştirilen dava davacısı ... ile birleştirilen dava davalısı ... vekili Avukat ... ... gelmişlerdir.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
I. DAVA
1. Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Balıkesir ili, Edremit ilçesi, Altınoluk Avcılar mevkii 999 parsel sayılı taşınmazda bulunan sitede 3 numaralı kat maliki olduğunu, davalının da yine aynı sitede 11 numaralı bağımsız bölümde kat maliki olduğunu, davalının mimari projede yer almadığı hâlde, yönetim planına aykırı şekilde dairesinin güney cephesine sabit ... şeklinde kapalı balkon yaptırdığını, bu hususta kat malikleri kurulu toplantısında çoğunlukla alınmış bir kararın da bulunmadığını, bu nedenlerle davanın kabulüne, Altınoluk Avcılar mevkii 999 sayılı parselde davalı 11 numaralı bağımsız bölümün güney cephesinde 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (634 sayılı Kanun), yönetim planı ve mimari projeye aykırı olarak yapılan balkonun eski hâle getirilmesi ve kal'ine, yargılama giderleri, yıkım masrafları ve vekâlet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davalı-birleştirilen dosya davacısı Edremit Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/107 Esas sayılı dosyasında vermiş olduğu dava dilekçesi ile dava konusu ana taşınmaz üzerine inşa edilmiş yapılarda bağımsız bölüm maliki olup davalının da aynı yerde bağımsız bölüm maliki olduğunu, davalının projeye aykırı olarak kendine ait bağımsız bölüm üzerine sabit ilave kat inşa ettiğini, bu durumun projeye aykırı genel görünümü ve estetik birlikteliği bozucu nitelikte olduğunu, ilave kat yapılan mahal projesinde teras, güneşlenme ve çamaşır asma mahalli olarak tahsis edildiğini, kendisine ait bağımsız bölümde projeye aykırı hiçbir ilave yapılmadığını; ancak kendisi hakkında bağımsız bölüm maliki ... tarafından 2010/1182 Esas sayılı dosya ile eski hâle getirme, kâl talebiyle dava ikame edildiğini, tüm sitede bağımsız bölüm maliklerinin de aynı hukukî statüye dönülmesini talep zorunluluğunun ortaya çıktığını bu nedenle tüm site bağımsız bölüm maliklerinden aynı talepte bulunulduğunu belirterek, davalının bağımsız bölümü üzerine inşa ve tesis edilen sabit ilave kat niteliğindeki yapının yıkılarak projeye uygun hâle getirilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı-birleştirilen dava davacısı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kat maliki olarak sadece müvekkilinden kanun ve projeye uygun hâle getirilmesini talep ettiğini, diğer kat malikleri hakkında hiçbir talepte bulunmadığını, amacının sadece müvekkilinin zarar görmesi olduğunu, ana taşınmaz üzerinde bulunan bağımsız bölüm inşaatlarının 1992 yılında ... ve ... ... tarafından inşa edildiğini, bağımsız bölümün mülkiyetinin 2002 yılında müvekkiline geçtiğini, bağımsız bölümün hiçbir yerinde müvekkili tarafından yapılmış ilave ve balkon kapatma işlemi olmadığını, bugünkü hâliyle eski malikinden devir aldığını, söz konusu balkon hakkında site malikler genel kurulu tarafından alınmış ve yapılan işleme muvafakat teşkil eden 04.08.1996 tarihli genel kurul kararının mevcut olduğunu, öncelikle dava zamanaşımı konusunun karara bağlanmasını, davanın bu sebeple reddine, balkon hakkında malikler genel kurul kararı bulunduğundan ve ayrıca diğer maliklerce ilave kat yapılması durumu söz konusu iken yasal gereğinin yapılmaması, adli ve idari koruma yollarına başvurulmaması nedeniyle iyi niyet yoksunluğundan davanın reddine karar verilmesini, ayrıca diğer kat maliklerinde teraslarda yapılan ilave, sabit kat niteliği hakkında açılmış bulunan davalarda yapılacak birleştirme talebinin kabulüne karar verilmesini, işbu davanın reddi ile ... hakkında açtıkları davanın kabulüne karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
2. Birleştirilen dosya davalısı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yıkımı ve eski hâle getirilmesini talep ettiği terasın yalnızca bir bölümünde pergule mevcut olduğunu, pergulenin üç tarafının açık, arka cepheye bakan ve dışarından görünmeyen demonte vaziyette ahşap doğrama olduğunu, terasta bulunan mutfak teşkilatının bütün bağımsız bölümlerde uygulanan proje uygulaması olduğunu, pergulelerin yapılması konusunda diğer kat maliklerinin de muvafakatinin olduğunu, bu nedenlerle davacının usul ve esas bakımından haksız davasının reddi ile yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini, dosyanın diğer dosyadan ayrılmasını talep ettiklerini, aleyhe beyanları kabul etmediklerini, dosya kapsamındaki tüm beyanları ve itirazları tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davalı ... vekili ve birleştirilen davada davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 02.07.2018 tarihli ve 2018/1070 Esas, 2018/1219 Karar sayılı kararıyla; davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine, resen yapılan inceleme neticesinde hükme uygun mehilin eklenmesine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-birleştirilen dava davacısı ... ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince davalı-birleştirilen dava davacısı ... yönünden yapılan temyiz incelemesi neticesinde; dava konusu ana taşınmaza ait onaylı mimari proje aslı getirtilip davalının projeye aykırı olarak ne şekilde müdahale ettiği konusunda yerinde uzman bilirkişi marifetiyle yeniden inceleme yaptırılıp proje yerinde uygulanmak ve krokiye de bağlanmak suretiyle müdahale edilen bölüm hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan verilmeden belirlenip, bu konuda tüm deliller toplandıktan sonra oluşacak sonucuna göre el atmanın önlenmesine ve projeye uygun eski hâle getirilmesine karar verilmesi gerekirken, davalının dava konusu yerde müdahale ettiği iddia edilen bölümlerin krokisi düzenlettirilmeden infazda tereddüt yaratacak biçimde eksik inceleme ve yetersiz araştırmaya dayanan rapora itibarla karar verilmesi ve 04.08.1996 tarihli site genel kurul toplantısında alınan balkon kapatılması ile ilgili olarak ''...'in izin isteğine karşılık olarak genel kurulu teşkil eden üyelerce Sevim-...'ün kapattığı gibi aynı cins malzeme ile balkon kapatmanın bir mahsur teşkil etmeyeceği'' yönündeki kararın dava konusuna etkileri ve davacının söz konusu toplantıda balkon kapatılmasına muvafakat verip vermediği incelenmeksizin anılan gerekçe ile karar verilmiş olması ve davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl dava davalısı ... ve birleştirilen davada davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Asıl davada davalı ... temyiz dilekçesinde özetle; asıl davadaki kabul kararının eksik inceleme neticesinde verildiğini muvafakatların değerlendirilmediğini, birleştirilen dosyada ise vekâlet ücretinin 2022 yılı tarifesi üzerinden verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Birleştirilen davada davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin Yargıtay bozma ilâmı öncesi verdiği kararı temyiz ettikleri hâlde, kesinleşmiş gibi hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, ortak yere müdahalelerinin söz konusu olmadığını belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, müdahalenin men'î ve eski hâle getirme istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre asıl dosya davalısı ... ile birleştirilen dosya davalısı ... vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Asıl dava yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde, davacı tarafça ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı imalatlarının kal'inin istenildiği, asıl dosyada davalı ...'ün maliki olduğu 3 No.lu bağımsız bölümün balkonunun mimari proje sınırlarını aşarak büyütme şeklinde kapatıldığı tespit edilmiştir. Bağımsız bölümün ortak alana taşması sureti ile büyütülmesi oybirliğini gerektirir. Ancak, Mahkemesince kapatma hususunda 04.08.1996 tarihli kat malikleri genel kurulunda alınan kararın yapılan imalatlara etkisi yeterince tartışılmamıştır. Dolayısıyla, büyütme şeklindeki imalatın eski hâle getirilmesi kararı yerinde olmakla birlikte, kapatma hususunda kat malikleri kurulu kararı değerlendirilerek imalatın bu muvafakatlar kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve eski hale gelmesi hususunda balkonun mimari projedeki boyutlarına getirilirken kalabilecek imalat olup olmadığı yeterince araştırılmamıştır. Asıl dosyadaki temyiz itirazları bu nedenle yerindedir.
3. Birleştirilen dava dosyasındaki temyiz itirazlarına gelince, İzmir Bölge Adliye Mahkemesinin 19.07.2017 tarihli esastan ret kararının davalı ... vekilince temyiz edildiği, Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince yapılan temyiz incelemesinde maddi hata neticesinde Yargıtay ilâmına davalı-karşı davacı ... ün temyiz isteminde bulunduğu yazılmıştır. Maddi hataya dayalı olan bu durum, karşı tarafa usulî müktesep hak kazandırmayacağından verilen son karar ile birlikte kararı temyiz eden davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerindedir. Bölge Adliye Mahkemesince birleştirilen dava yönünden de 04.08.1996 tarihli Kat Malikleri Kurulu kararı ve 2010 tarihli muvafakatın yapılan imalat açısından bir etkisinin bulunup bulunmadığı, 634 sayılı Kanun kapsamında yeterli çoğunluğun sağlanıp sağlanmadığı değerlendirilerek birleştirilen dava yönünden de oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı olduğu şekilde önceki hükmün kesinleştiğinden bahisle tekrar aynı hükmün verilmesi doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı-karşı davacı ... ile birleştirilen dava dosyasındaki davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan kararın BOZULMASINA,
Davalı ... duruşmada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacı ...'dan alınarak davalı ...'a ödenmesine,
Peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde yatıranlara iadesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.