"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili, bir kısım davalılar vekili, davalı ... ve ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar ... vd. vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde tapuya kayıtlı 226 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın göl alanı olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar ... ve diğerleri vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumun yapmış olduğu değer tespit çalışmasında 2015 yılı verileri baz alınarak hesaplanma yapıldığını, oysa ki 2016 yılında dava açılmakla 2016 yılı verileri baz alınarak değer tespiti yapılması gerektiğini, dava konusu taşınmazda var olan ağaçların eksik ve yaşlarının yanlış tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın olduğu bölgede bu taşınmazın sulanması amacıyla damlama sulama sisteminin kurulmasına rağmen davacı kurum tarafından hesaplama yapılırken bunların hiç birinin hesaba katılmadığını, yörede ipek böceği koza üretiminin yapılmakta olduğu ve dut ağaçlarının da bu özelliği dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, dut ağaçlarının yaşları çok küçük hesap edilmiş ve sayı olarak da çok az sayıda dut ağacının hesaba katıldığını, davacı kurumca yapılan hesaplamada uygulanan kapitalizasyon faiz oranının en az %3 ve %4 olması gerektiğini, objektif değer artışının uygulanması gerektiğini, taşınmaz için hesaplanan değere Doğrudan Gelir Desteği ödemelerinin de hesaba katılması gerektiğin beyan etmiştir.
2. Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile baraj gölü sahası içerisinde kalması sebebiyle davacı idare lehine tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili, davalılar ... vd. vekili, davalılar ... ve ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda kullanılan ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin Tarım ve Orman Bakanlığının Tarımsal Maliyet Sistemi (TAMSİS) veri tabanında yer almayan denetimden geçmemiş veriler olması nedeniyle mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu, bu veriler ortalama değerleri içermediğinden yapılan hesaplama ile kamulaştırma bedelinin taşınmaz değerinden daha fazla hesaplandığını, 2016 yılı ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin geriye dönük son 5 yılın verilerinin ortalama üç kat üzerinde olduğunu, dava konusu taşınmaz büyük bir arazi olduğundan tamamında sebze ürünlerinin üretilmesi mümkün olmadığı gibi 500 metre kareden büyük arazilerde sebze münavebesinin uygulanabilmesi için hal faturalarının bulunması gerektiğini, taşınmazın kuru tarla vasfında olduğunu, bağ, badem ve dut gibi ürünler için sulu ve kuru olmak üzere iki farklı maliyet cetveli oluşturulması gerekirken bu yönde herhangi bir ayrıma gidilmediğini, net gelir analizinde esas alınan verimlerde en az son üç ya da beş yılın ortalamasının alınması gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranının %8 alınması gerektiğini, kamu yararı kararının son ilan tarihindeki uydu fotoğraflarında görülmeyen ürün ve mütemmim cüzler için bilirkişilerce hesaplama yapıldığını, taşınmaz üzerindeki omca henüz verime yatma döneminde olduğundan verim verme yaşına gelmeyen ağaçların değerlendirilmesinde kullanılan maliyet yönteminin kullanılması gerektiğini, yapı bedellerinin yüksek olduğunu, dava konusu taşınmazın tamamı ekili olmadığı halde tamamının bağ ve bahçe olarak kabul edilmesinin bilimsel verilere ve mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu belirtmiştir.
2. Davalılar ... ve diğerleri vekili istinaf dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararının tebliğ edilmediğini, itiraz ve talepleriyle birlikte belgelerini sunma imkanlarının kısıtlandığını, üretim masraflarının brüt gelirinin 1/3 ünü aşacak şekilde hesap edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, üst seviyede verim esas alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, tütün ekiminin ve ipek böcekçiliği üretimi bölgede yaygın olduğundan kamulaştırma bedeli hesaplanırken bu hususun göz önüne alınması gerektiğini, hesaplama yapılırken mısır ürünün münavebe planına alınmasının hatalı olduğu gibi mısır ürününün samanının hesaplamaya dahil edilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmaz kapama meyve bahçesi vasfında olmasına rağmen bilirkişiler hükme esas alınan raporda bulunan metre kare birim bedelinin maktu ağaç bedelinden düşük olduğunu, ağaçların kütük değerinin ayrı hesap edilip sulu arazi hesabına eklenmesi gerektiğini, İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerinin dosya içerisinde bulunan tarımsal ürünlere ilişkin veri cetvelindeki çelişki giderilip il ve ilçe verilerinin ortalamasının alınarak kamulaştırma bedeli hesaplanması gerektiğini, TAMSİS verileri kurumun talebi ile hazırlanan ve ilçe verileri alınmaksızın bilimsel verilerden uzak hazırlandığını, TAMSİS verilerinin davanın açılmasından ve keşiflerin yapılmış olmasından çok sonrasına ait 23.08.2017 tarihinde oluşturulduğunu, öncesinde buna ilişkin herhangi bir veri tabanının oluşturulmadığını ve keşiften sonraki bir tarihte verilerin baz alınmasının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın özellikleri dikkate alınarak en az %50 objektif değer artışının uygulanması gerektiğini belirtmiştir.
3. Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararının tebliğ edilmediğinden savunma hakkının kısıtlandığını, bilirkişi raporuna karşı itirazlarının dikkate alınmadan karar verildiğini, ... ilçesindeki arazilerin veriminin çok yüksek olduğunu, dava konusu taşınmazlarda tütün ve ipek böceği yetiştiriciliği konusunda verim alınabilmekte olduğunu, ... ilçe Tarım Müdürlüğü birim fiyatının geçerli olması gerektiğini, bağ verilerinin susuz bağ yerine sulu bağ olarak hesaplanmasını, İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerinin dosya içerisinde bulunan tarımsal ürünlere ilişkin veri cetvelindeki çelişkinin giderilmesini, domates yetiştiriciliğinin de olduğunun dikkate alınmasını ve objektif değer artışının uygulanması gerektiğini beyan etmiştir.
4. Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararının tebliğ edilmediğinden savunma hakkının kısıtlandığını, bilirkişi raporuna karşı itirazlarının dikkate alınmadan karar verildiğini, İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerinin dosya içerisinde bulunan tarımsal ürünlere ilişkin veri cetvelindeki çelişki giderilip halen il ilçe verileri arasında büyük farklılıklar var ise il ve ilçe verilerinin ortalamasının alınarak kamulaştırma bedeli hesaplanması gerektiğini, ilgili veri cetvelinde cevize ilişkin verilerin kurumun kendi verileri ile verim, birim fiyatı ve maliyetlerle ciddi çelişkiler taşıyor olması ve bu çelişkili verilerle hesaplama yapılmış olmasının hatalı olduğunu, ... ilçesi bağ ve ceviz verim miktarında il ortalamasının üstünde olduğunu, dava konusu taşınmazın özellikleri dikkate alınarak en az %50 objektif değer artışı uygulanması gerektiğini belirtmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmeyerek davacı idare tarafından fazla depo edilen bölümün iadesine ve davacı idare harçtan muaf tutulduğundan yatırılan harcın iadesine ilişkin hükümler yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... vd. vekili ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalılar ... ve diğerleri vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle ayrıca karar tarihi olan 2022 tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan tarifeye göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 2019 yılında yürürlükte bulunan tarifeye göre vekalet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ve 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kapama karışık meyve bahçesi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaşı, sayısı ve kapladıkları alan dikkate alınarak dava konusu taşınmazın kapama karışık meyve bahçesi niteliğinde tespit edilmesi uygun görülmüştür.
4. Değerlendirme tarihli Diyarbakır İl Müdürlüğü'nün veri cetveli esas alınarak hesaplama yapılması uygun görülmüştür.
5. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artışının uygulanmaması uygun görülmüştür.
6. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı ...'nin tüm, bir kısım davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
7. Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT) uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yürürlükten kalkan tarifeye göre vekalet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı ...'nin tüm, davalılar ... vd. vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalılar ... vd. vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (II) inci bendinin, 8 inci alt bendinde yer alan "2.725,00" sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine "5.100,00" sayısının yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalı ...'den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davalılar ... vd.'den peşin alınan harcın istek halinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.