"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı ... aleyhine açılan dava bakımından karar verilmesine yer olmadığına, davalılardan ..., ... ve ... hakkında açılan davanın ise husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ... davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ...-2 Mahallesi, 1557 parsel sayılı taşınmazın davacı tarafından 06.02.1995 tarihinde satın aldığını, davalı ... tarafından dava konusu taşınmazın 08.08.1997 tarihinde kamulaştırıldığını, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/1127 Esas sayılı dosyası ile davacının tezyidi bedel davası açtığını, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/1127 Esas sayılı dosyasında verilen kararın, kamulaştırma kararından vazgeçtikleri gerekçesiyle Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edildiğini, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2001/19290 Esas, 2001/18840 Karar sayılı ilamı kararın bozulduğunu, daha sonra dava konusu taşınmazın 23.09.2005 tarihli 1/1000 ölçekli ... Olimpiyat Parkı Uygulama İmar Planı kapsamında Olimpiyat park alanına alındığını, ... Belediye Başkanlığının 08.02.2017 tarihli ve 99 sayılı Encümen kararıyla dava konusu taşınmazın kamulaştırılmasına karar verildiğini, davacı aleyhine ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/551 Esas sayılı dosyası ile kamulaştırma bedel tespiti ve tescili davası açıldığını, tespit edilen kamulaştırma bedeli depo edilmediği için davanın reddolunduğunu, taşınmazın 2005 yılında davalı ... tarafından düzenlenen 1/5000 ölçekli Nazım imar Planında da ''Olimpiyat Park Alanına'' alındığını, taşınmazın halen imar planlarında ''Olimpiyat Park Alanında '' kaldığı gibi tapu kaydı üzerinde de Kamulaştırma şerhi bulunduğunu, taşınmazın bulunduğu bölgede hali hazırda planlama yetkisi davalı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında olduğu için bu bakanlığın davalı olarak gösterildiğini beyan etmiş, davalı idareler tarafından 1997 tarihinden itibaren sistematik olarak dava konusu taşınmaza hukuken el atıldığını ve halen de hukuki el atmanın devam etmekte olduğunu, tasarruf hakkının kısıtlandığını belirtilerek taşınmazın bedeli ile maddi ve manevi tazminat talebinin davalı idarelerden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının maliki olduğu taşınmazın büyük bölümünün imar planında park alanı olarak ayrıldığını, yürürlükte olan imar planına göre dava konusu edilen bölümün özel mülkiyete konu olacak şekilde kullanılamayacağını, bu haliyle dava konusu taşınmaz hakkında idarenin fiili bir el atması bulunmasa da davacı tasarrufu kısıtlandığından imar kısıtlamasına dayalı hukuki el atma bulunduğunu, davaya konu işlemlerde müvekkili idarenin hiçbir rolü bulunmadığından husumet yöneltilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazı da kapsayan 1987 tasdikli 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı ile 15.11.1995 tasdikli 1/50.000 ölçekli ... Metropoliten Alan Alt Bölge Nazım İmar Planı'nda "Olimpiyat Parkı Alanı" olarak ... tarafından belirlendiğini, ... ili, ... ilçesi, ... Köyünde Olimpiyat Sitesi alanı içerisinde yer alan mülkiyeti özel şahıslara ait taşınmazların Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü adına kamulaştırılması amacıyla 27.03.1998 tarihli kamulaştırma kararı alındığını, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planları ... Büyükşehir Belediyesi tarafından yapıldığını, Olimpiyat Bölge Parkı Alanı daha sonra, 2012 yılında ... tarafından Rezerv Yapı Alanı ilan edilerek ilgili tüm belediyelerin imar ve parselasyon planı yapma yetkilerinin kendisine geçtiğini açıklayarak ilçe sınırlarında bulunan alanda plan yapma yetkilerinin ortadan kalktığını, bununla birlikte Olimpiyat Park Alanında bulunan ve rezerv yapı alanı ilan edilen taşınmaz sahiplerince Bakanlıklar aleyhine davalar açılmaya başlandıktan sonra bu kez 2013 yılında Olimpiyat Park Alanı Rezerv Yapı Alanı dışına çıkarıldığını, bu işlemlerin hiç bir aşamasında ilçe belediyesinin aktif ya da pasif bir rolünün bulunmadığını, kamulaştırma yapmaya yetkili idarenin ... olduğunu, hukuki el atma konulu tazminat davalarında görevli mahkemenin idare mahkemeleri olduğunu belirterek davanın görev yönünden ve davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu parselin bulunduğu alanın ... Büyükşehir Belediyesinin yetki ve sorumluluğunda olmadığını, uygulama imar planlarının ilçe belediyesi tarafından yapıldığını ve plan doğrultusunda ilçe belediyesi tarafından kamulaştırma işlemlerinin yapıldığını, sorumluluğun ilçe belediyesine ait olduğunu belirterek husumet yönünden davanın reddine karar verilmesini, müvekkili idare tarafından alınmış bir kamulaştırma kararının mevcut olmadığını belirterek maddi ve manevi talepleri yönünden de davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hukuki el atma iddiası yönünden idari yargının görev alanına girdiğini, Olimpiyat Park Alanı olarak imar planı hazırlandığını, dava konusu taşınmazın Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü tarafından 08.08.1997 tarihinde kamulaştırıldığını, davacı tarafından ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/1127 Esas Sayılı dosyası ile tezyidi bedel davası açıldığını, Yargıtay aşamasında iken, Bakanlıkça söz konusu parsellerin kamulaştırılmasından 06.07.2001 tarihli, ve 2001/01 karar sayılı Bakanlık Olur'u ile vazgeçildiğini, o tarihten bu yana bu iradesinde bir değişiklik olmadığını, İmar planlarından kaynaklanan bu durumdan dolayı kusuru ya da sorumluluğunun bulunmadığını, idarenin tüm bu kamulaştırma ve vazgeçme işlemlerini yaklaşık 4 yıl gibi bir sürede bitirdiğini, Bakanlığın bu iradesine rağmen imar planlarında değişiklik yapılmayınca Maliye Bakanlığı, ... ve ... Olimpiyat Oyunları Hazırlama ve Denetleme Kurulu arasında 17.10.2016 tarihli protokol imzalandığını, protokol ile Olimpiyat alanında kalan özel şahıs taşınmazlarının ... Belediyesi tarafından kamulaştırılmasının hüküm altına alındığını belirterek dava ile hiçbir ilgisi bulunmayan ...'nın husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
4. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda halihazırda imar planlama yetkisinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında olduğu iddia edilerek müvekkil idarenin davalı olarak gösterildiğini, davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği üzere davalı gösterilen idareler tarafından 1997 yılında hukuken el atıldığını ve hukuki el atmanın sürdüğünü iddia etmişse de müvekkili idare yönünden dava konusu taşınmaza hukuki el atma sonucunu doğuracak hiçbir işlem ve eylem yapılmadığını, dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda müvekkili idarenin imar planlama yetkisi bulunmadığını, dava konusu taşınmazın bulunduğu alanda hukuki el atma sonucunu doğuracak kamulaştırma uygulaması yapılmadığı gibi müvekkili tarafından mülkiyet kısıtlamasına sebep olabilecek hiçbir işlem tesis edilmediğini, davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesini, maddi ve manevi tazminat taleplerinin zamanaşımı nedeniyle ve maddi ve manevi tazminat talepleri için kanunen aranan şartlar oluşmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... aleyhine açılan dava bakımından karar verilmesine yer olmadığına, davalılardan ..., Çevre, Şehircilikve İklim Değişikliği Bakanlığı ile ... hakkında açılan davanın ise husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalı ... vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacının maliki olduğu taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın uzun süreli olarak hukuken el atılması sonucu davacının uzun süreli taşınmazı kullanamaması nedeniyle davacının açtığı maddi ve manevi tazminat davasının adli yargıda görülmesi gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, davanın açılmasına tüm davalılar birlikte sebebiyet verdiğinden davalı ... dışındaki davalılar lehine vekâlet ücreti hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde; davacı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 8 inci maddesi uyarınca satın alma usulü ile dava konusu taşınmazın kamulaştırılması hususunda anlaştıklarını, anlaşma tutanağında yazıldığı üzere davacı tarafından belediye aleyhine açılmış olan davalardan feragat edileceği konusunda anlaşma sağlanmış olmasına rağmen davacı tarafından tutanak hükümlerine aykırı hareket ederek işbu davadan feragat edilmediğini, mahkemece karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, usule ilişkin hüküm kurulmasına rağmen davalı idare lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığını, davanın feragat nedeniyle reddine ve davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamına, mahkemenin dayandığı gerekçelere göre yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı ... ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf nedenlerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; istinaf nedenlerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin tahsili ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararı.
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı vekilinin tüm, davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3. Davacının anlaşma tutanağında belirtilen bedel yönünden talep edilen miktarı ıslah etmediği halde, davacı lehine bu bedel üzerinden nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı vekilinin tüm, davalı ... Başkanlığının diğer temyiz itirazlarının reddine
2. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (5) numaralı bendinde yer alan “anlaşma tutanağı ile tespit edilen taşınmaz bedeli üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 24.900,00" ibaresinin çıkartılmasına yerine “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 5.100,00” ibaresi yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.