"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda yapılan yargılama sonucu verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili asıl ve birleştirilen dosyalara ilişkin dava dilekçelerinde özetle; davacı adına kayıtlı ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 783 parselde bulunan taşınmaz için davalı ... Belediyesi Encümeni tarafından 26.10.1984 tarihli ve 10724 sayılı karar ile kamulaştırma kararı alındığını, kamulaştırma kararına istinaden davalı tarafından Adana 5.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1987/1203 Esas sayılı dosyası ile taşınmazın kamulaştırılmasına karar verildiği davacının uzun yıllardır yurt dışında yaşamış olması nedeni ile bu işlem ile ilgili gerekli herhangi bir araştırma yapmadığını, belirterek belirlenecek tazminatın davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğu nedeni reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu ileri sürmüştür.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.02.2016 tarihli ve 2014/868 Esas 2016/181 Karar sayılı ilamı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu Adana ili, Seyhan ilçesi, Kurttepe Mahallesi, 783 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de taşınmazın Adana Büyükşehir Belediye Encümeni tarafından verilen 26.10.1984 tarihli ve 10724 sayılı kararı ile davalı idare tarafından kamulaştırılmasına karar verildiği, ancak, dosyada taşınmazın kamulaştırma tarihindeki maliklerine veyahut mirasçıları adına çıkartılan herhangi bir noter tebligatının bulunmadığı anlaşılmış olup, bu durumda, öncelikle kamulaştırma işleminin kamulaştırma tarihindeki tapu malikine veyahut mirasçılarına usulüne uygun şekilde tebliğ edilip edilmediği, çekişmesiz bedelin ödenip ödenmediği araştırılıp, usulüne uygun bir tebligat yapılmadığının ve kamulaştırma işleminin tamamlanmadığının tespit edilmesi halinde, davacıların kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat talep etme imkanı bulunduğu gözetilerek işin esasına girilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.06.2022 tarihli 2020/152 Esas 2022/285 Karar sayılı ilamı ile asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazın Adana 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/1203 Esas sayılı dosya ile taşınmazın idare adına tescil edildiğini, iş bu dava ile talep sonucunun aynı nitelikte olduğunu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtilerek mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun(1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) Ek-3, Geçici 15 ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Yapılan incelemede; dava konusu Adana ili, Seyhan ilçesi, Kurttepe Mahallesi 783 parsel sayılı taşınmazın Adana Büyükşehir Belediye Encümeni tarafından verilen 26.10.1984 tarihli ve 10724 sayılı kararı ile davalı idare tarafından kamulaştırılmasına karar verildiği, taşınmazın Adana 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1987/1203 Esas, 1988/481 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kanun'un 16 ncı maddesi uyarınca davalı idare adına tescil edildiği ve taşınmazın 24.10.1988 tarihinde davalı idare adına hükmen tescil edildiği anlaşılmıştır.
3. 21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 tarihli 30988 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6 ve 7 nci maddeleri ve 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 tarihli 31516 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanun'un 20 nci ve 22 nci maddeleri ile 2942
sayılı Kanun'a eklenen ek-3, geçici 15 ve 17 nci maddeleri ile;
Ek-3 maddesi ile "Mülga 31.08.1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun 16 ncı ve 17 nci maddeleri ile bu Kanunun mülga 16 ncı ve 17 nci maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) tablosundaki aylık değişim oranları esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan bedel hak sahibine ödenir. (Ek cümle: 09.06.2021- 7327/20 md.) Bu hüküm, tebliği dâhil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş olan taşınmazlar hakkında da uygulanır."
Geçici 15 nci maddesi ile “ Mülga 6830 sayılı Kanunun 16 ncı ve 17 nci maddeleri ile bu Kanunun mülga 16 ncı ve 17 nci maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılmış ve devam eden davalar, ek 3 üncü madde hükmü uygulanarak sonuçlandırılır.”
Geçici 17 nci maddesi ile “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla bu Kanunun ek 3 üncü maddesine eklenen cümle, bu cümleyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kanun yolu incelemesindekiler dâhil görülmekte olan davalarda da uygulanır ”
Hükümleri getirilmiştir.
Bu durumda yukarıda açıklanan hususta rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, temyiz olunan Mahkemenin kararının sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.