Logo

5. Hukuk Dairesi2022/16606 E. 2023/4725 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın zemininin kullanım şekline göre getireceği net gelirin bilimsel yöntemlerle hesaplanması, üzerindeki yapının ise resmi birim fiyatları üzerinden değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... köyü 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitini ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 08.11.2021 tarihli ve 2020/159 Esas, 2021/409 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın kuru arazi vasfında olduğunu, DSİ Kıymet Takdir Komisyonunca yapılan tespitlerde 110 ada 1 parselin üzerinde verim çağına gelmiş fidan bulunmadığını, uydu görüntüsünde de görüldüğü üzere 9.166 m² alan sürülü olup geri kalan kısmın kıraç olduğunu, taşınmaz üzerindeki ağaçların yüksek bedel elde edilmek için dikildiğini, söz konusu ağaçların kamulaştırma çalışmalarını fırsat bilerek yeni dikildiğini, kamuyu zarara uğratma amacı taşıdığını, dürüstlük ve iyi niyet kuralına aykırı olarak ve haksız kazanç elde etmek amacıyla dikildiğini, bahse konu taşınmaz için ayrıca Ağustos 2013 tarihli 2942 sayılı Kanun'un Ek 25 inci maddesi gereğince ilana çıkıldığını, DSİ 16. Bölge Müdürlüğünün 23.08.2013 tarihli ve 501645 sayılı üst yazısı ile 11.09.2013 tarihinden itibaren 15 gün süreyle ... köyü muhtarlığında ve mezrasında/mezralarında askıda kaldığını, 26.09.2013 tarihinde askıdan indirildiğini, bu tarihten sonra dikilen fidan ve yapılan yapı bedellerinin ödenmeyeceğini Eylül-Ekim 2013 aylarında çekilmiş uçuş fotoğraflarında arazinin tamamında dikili fidan olmadığı ve DSİ Kıymet Takdir Komisyonunca yapılan tespitlerde de hâlihazırda ağaçların bulunmadığı açıkça görüldüğünü, meyveli veya meyvesiz ağaçlar çok yıllık olduğu için değerin bilimsel esaslara göre ve gerçekçi olarak hesaplanmasını sağlamak için çok yıllık üretim yapılan meyve bahçesi, (örneğin 1. Sınıf sulu tarım arazisi olarak kabul edilen taşınmaz üzerinde nar, incir, dut, fıstık meyvelerinin yer aldığı karışık kapama meyve bahçesi olarak) bağ vb. alanlarda kıymet takdiri periyodik gelirlerin kapitalizasyonu yöntemine göre hesaplanması gerektiğini; ayrıca ağaç bedeli hesaplanırken çıplak toprak bedelinin kapama bahçe bedelinden çıkarılması gerektiğini, bunlarla birlikte objektif değer artışı ve kapitalizasyon faiz oranına itiraz ederek kararı temyiz etmiştir.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın değerinin hesaplanmasında hataya düşüldüğünü, üzerinde yapı yokmuş gibi hesaplama yapıldığını, ekte sunulan kroki ve koordinatlardan da anlaşılacağı üzere taşınmaz üzerinde 247 metrekarelik betonarme ev bulunmasına karşılık bilirkişilerce bu durumun gözden kaçırıldığını ve evin metrekaresinin eksik hesaplandığını, iki katlı bulunan evin toplam yapı alanı 494 metrekare olmasına karşılık 392 metrekare olarak hesaplanmasının hatalı olduğunu, bilirkişilerden bu konuda ek rapor alınmasını veyahut yeniden keşif yapılmak suretiyle inceleme yapılması gerektiğini, dava konusu taşınmazın kapama meyve bahçesi niteliğinde olduğunu, taşınmazın bulunduğu bölgede mutat olarak ekilen münavebe ürünlerine yer verilmediğini, buğday samanının birim fiyatını ve veriminin resmi verilere göre düzenlenmediği gibi gerçeği de yansıtmadığını, objektif değer artış oranının eksik hesaplandığını, kapitalizasyon faiz oranının yüksek hesaplandığını belirterek kararı istinaf etmektedir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin kararı ile dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi vasfında kabul edilerek 261,89 m²lik kısmının buğday (saman), karpuz münavebesinin uygulanarak, %5 oranında kapitalizasyon faiz oranı ve %40 oranında objektif değer artışı uygulanarak metrekare birim değerinin 16,33 TL olarak hesaplandığı, kalan 19.000 m²lik kısmının ise sulanabilir tarım arazisi niteliğinde kapama nar bahçesi olduğu, %25 oranında objektif değer artışı uygulanarak metrekare birim değerinin 62,72 TL/m² değeri üzerinden dava konusu taşınmaz değerlerinin tespit edilerek, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmektedir.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmektedir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kısmen tarım arazisi kısmen nar bahçesi niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 110 ada 1 parsel sayılı taşınmazın zemininin 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden, bilimsel yolla; üzerindeki yapıya ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.

3. 23.02.2018 havale tarihli fen bilirkişi raporunda belirtildiği üzere kamulaştırma planı sınırları içerisinde kaldığı tespit edilen dava konusu taşınmazın sınırları içerisinde bulunan iki katlı yapının zemini 196,25 m² olmak üzere toplam 392,50 m² üzerinden yapı bedelinin hesaplamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin kaldırma kararı üzerine 11.10.2013 tarihli TÜRKSAT A.Ş. uydu görüntüsü kıymetlendirme teknik raporunda da belirtildiği üzere dava konusu kadastro parsel sınırı içerisinde 1 adet ortalama 173,29 m²lik yapı alanı ve sıra halde ağaç-fidan mevcut olduğu, bu nedenle taşınmaz üzerinde bulunan ağaç ve fidanların da 2013 yılı ve öncesinde dikildiği uydu görüntüsü ile tespit edilmiş ayrıca dava konusu taşınmazın sular altında kalmadan önce 2017 tarihinde yapılan keşif esnasında da 4x4 sıra arası ve yaklaşık 6-8 yaşlarında nar ağaçlarının olduğu tespit edildiğinden hükme esas raporda yapılan hesaplama da bir isabetsizlik görülmemiştir.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.