"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki uzlaşma yolu ile kamulaştırılan taşınmazın ödenmeyen bedelinin tahsili istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacılardan ... ve ... ile davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalı idare yönünden esastan reddine, davacılardan ... ve ... yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili asıl ve birleştirilen dava dilekçelerinde; davalı idarenin 02.07.2013 tarihli ve 65 sayılı belediye encümeni kararıyla davacıların hissedarı olduğu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 279 ada 16 parsel numaralı taşınmazın Atıksu Arıtma Tesisi yapılması amacıyla kamulaştırıldığını, davalı kurum ile davacı arasında uzlaşma tutanağı ile taşınmazın m²sinin 125 TL'den kamulaştırılmasına karar verildiğini, davacıların dava konusu taşınmazdan davalı kurum lehine 15.07.2014 tarihinde tapuda ferağ verdiğini, ancak davacılara bugüne kadar hisselerine isabet eden kamulaştırma bedelinin ödenmediğini, davalı idarenin 14.08.2014 tarihli ve 95 sayılı encümen kararıyla vazgeçme kararı aldığını, ancak bu kararın tek başına bir hüküm ifade etmediğini, valilik onayına ihtiyaç olduğunu, 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 21 inci maddesinde idarenin kamulaştırmadan tek taraflı olarak kısmen veya tamamen vazgeçebileceğini, ancak kamulaştırma işlemlerinin kesinleşmesi durumunda idarenin kamulaştırmadan tek taraflı olarak vazgeçmesinin mümkün olmadığını, mal sahibi ile idarenin anlaşması ile kamulaştırmadan vazgeçmenin mümkün olacağını, bu nedenle müvekkillerine isabet eden kamulaştırma bedelinin ödenmesi gerektiğini belirterek davanın kabulü ile belirtilen bedellerin ferağ tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili asıl ve birleştirilen dava cevap dilekçelerinde özetle; kamulaştırma işleminden 14.08.2014 tarihli ve 95 sayılı encümen kararıyla vazgeçildiğini, Belediye Encümen kararlarının karar alma ve onama merci Belediye Başkanlığı olduğundan Belediye Encümen kararlarının geçerliliği vilayet makamının onayına bağlı olmadığını, buna ilişkin vazgeçme kararının davacı tarafa tebliğ edildiğini, devir işleminin istenildiği zaman tapuda yapılabileceğini belirterek davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılardan ... ve ... ile davalı idare vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacılardan ... ve ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca müvekkilleri ... ve ... lehine ayrı ayrı 6.823,55TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 4.080,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece eksik inceleme ve yetersiz gerekçeye dayalı karar verildiğini, taşınmazın değerinin uzman bilirkişilerce hesaplanması için rapor düzenlenmesine dair taleplerinin dikkate alınmadığını, tespit edilen tazminat bedelinin fahiş olduğunu, sebepsiz zenginleşme oluşturacak nitelikte olduğunu, davacı lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların kamulaştırılan taşınmazların mülkiyetini davalı idareye tapuda ferağ vermek suretiyle devrettiği, davalı idarenin anlaşılan bedeli davacılara ödemediği, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun'un 21 inci maddesinde idarenin; kamulaştırma kesinleşinceye kadar, kamulaştırmanın her safhasında kamulaştırma kararı veren ve onaylayan merciin kararı ile tek taraflı olarak kısmen ve tamamen vazgeçmesinin mümkün olduğunun düzenlendiği, dosyamızda bulunan belediye meclisinin kamulaştırmadan vazgeçme kararında, onaylayan makamın bulunmadığından 2942 sayılı Kanun 21 inci maddesine uygun bir kamulaştırmadan vazgeçmeden söz edilemeyeceği, uzlaşma usulünde aynı Kanun'un 8 nci maddesi uyarınca satın alma ve uzlaşma ile belirlenen taşınmaz bedelinin idareye tanınan 45 günlük süre de ödenmesi gerektiğinden mahkemece davanın kabulü ile taraflarca anlaşılan miktar üzerinden asıl ve birleştirilen davaların davacılarına tapu kaydındaki paylara göre hesaplama yaparak karar vermesinde bir isabetsizlik görülmemekle birlikte; İlk Derece Mahkemesi karar başlığında birleştirilen dosya davacılarının ve vekillerinin adreslerinin yazılmamış olması ve ayrı ayrı gösterilmemesi, kararın hüküm fıkrasında infazda tereddüt oluşacak şekilde birleştirilen dava dosya numarası, davacı ve payına yer verilmemesi ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş ayrıca faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, kamulaştırmadan vazgeçme kararının kanuna uygun olarak alındığını, kamulaştırmadan vazgeçilen alanda fiili el atmanın da olmadığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. 2942 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı kalan temyiz harcının davalı idareden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.