Logo

5. Hukuk Dairesi2022/5465 E. 2022/14611 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, bedelin tespitinde ve hükümde hatalar yapıldığı iddiasıyla açılan temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedeli tespitinde kapitalizasyon faiz oranının hatalı uygulanması, münavebe ürünlerinin yanlış belirlenmesi, üretim giderlerinin eksik hesaplanması, fazla bloke edilen bedelin faiziyle iadesine karar verilmesi ve AİHM ile AYM kararları gözetilmeden vekalet ücretine hükmedilmesi hataları nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, davacı idare vekili ile davalılar tarafından verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekili ile davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

Sulu arazi niteliğindeki Osmangazi İlçesi, İsmetiye Mahallesi 4069 ada 25 parsel sayılı taşınmaza net geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde yöntem itibarıyla olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1)Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %4 uygulanması gerekirken, bu oranın %5 kabulü ile az bedel tespiti,

2)Aynı kamulaştırma kapsamında olan, dava konusu taşınmazlara komşu parsellerde aynı değerlendirme tarihi itibarıyla değer belirlenirken münavebeye esas ürünlerin, biber, patlıcan, taze barbunya olarak alınmak suretiyle bedel tespit edildiği halde, dava konusu taşınmazın değeri belirlenirken Dairemiz denetiminden geçen ekim planından ayrılma gerekçesi açıklanmadan, dava konusu parselde domates, patlıcan, taze fasulye ürünleri münavebeye esas alınmak suretiyle eksik bedel tespiti,

3)Bilirkişi kurulunca değerlendirmeye esas alınan münavebe ürünlerinin 2015 yılı itibarıyla ayrıntılı üretim giderini (harcama kalemlerini tek tek) gösteren veri cetveli İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü'nden getirtilip-sermaye faizi, genel idarecilik giderleri, tarla kirası ve bilinmeyen masraflar, onarım, bakım, amortisman, faiz ve sigorta gibi diğer sabit masraflar kalemlerinin üretim masraflarına dahil edilmeyeceği gözönünde tutularak hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,

4)Kabule göre de;

Fazla bloke edilen bedelin bankadan çekilmesine kadar işlemiş faizi ile davacı kuruma iadesi yerine, ödeme tarihinden itibaren faizi ile davacı idareye verilmesine karar verilmesi,

Doğru olmadığı gibi;

5)Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,

Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı idare vekili ile davalıların temyiz istemlerinin kabulü ile HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz edenlerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 25.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.