Logo

5. Hukuk Dairesi2022/6399 E. 2023/1975 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, taşınmazın bedelinin hangi tarihteki değeri üzerinden hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 7201 ve 7327 sayılı kanunlarla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen hükümler uyarınca, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin, taşınmazın idare adına tescil edildiği tarihteki değeri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... kızı ... mirasçıları olan davacıların, dava konusu İzmir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 256 ada 5 parsel sayılı taşınmazın hissedarları olduğunu, söz konusu taşınmaza fiilen el atıldığını, halihazırda Adnan Menderes Havalimanı sınırları içinde kaldığını, usulüne uygun bir kamulaştırma yapılmadığını, bu nedenle kamulaştırmasız el atılan taşınmaz için şimdilik 12.000,00 TL tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza el atılmadığını, dava konusu taşınmaz için takdir edilen kamulaştırma bedelinin Ziraat Bankası Alsancak Şubesine 31.12.1982 tarihli dekont ile aktarıldığını, kamulaştırma işlemlerinin usulüne uygun olarak tamamlandığını, ..., ... ve ...’ın kamulaştırma işlemlerine muvafakat ettiklerine dair dilekçelerinin dikkate alınması gerektiğini, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak değerinin belirlenmesi gerektiğini, taşınmazın tapu kaydında yer alan 4034 m² Hazine fazlalığı düşülerek kalan alanın bedeline hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne, taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için takdir edilen kamulaştırma bedelinin Ziraat Bankası Alsancak Şubesine yatırıldığını ve hissedarların hesabına aktarıldığını, tescil davasının gerekçesinde belirtildiği üzere davanın ... kızı ...’nin birlikte oturan eşi ...’a tebliğ edildiği halde tescil davasının duruşmasına katılmadığını, ..., ... ve ...’ın kamulaştırma işlemlerine muvafakat ettiklerini belirten dilekçelerinin bulunduğunu, yapılan kamulaştırma işlemlerinin usulüne uygun olarak tamamlandığını, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak değerinin belirlenmesi gerektiğini, taşınmazın tapu kaydında yer alan 4034 m² Hazine fazlalığı düşülerek kalan alanın bedeline hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmazda muris ... adına kayıtlı ¼ payın İzmir 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1988/28 Esas, 1988/90 Karar sayılı ilamı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 17 nci maddesi uyarınca iptaline ve Hazine adına tapuya tesciline karar verildiği ve infaz edildiği, her ne kadar davalı idare tarafından 1988 yılında kamulaştırma işleminin yapıldığı ileri sürülmüş ise de davacılar murisi ... (... kızı) adına ilanen tebligat yapıldığı, noter tebligatının yapıldığına dair iddia veya belge bulunmadığı, hakkında kamulaştırma işlemi yapılan muris ...'nin dosya içindeki veraset ilamına göre 1935 yılında öldüğü anlaşıldığından muris ... payı yönünden usulen kesinleşen bir kamulaştırma işleminden söz edilemeyeceğinden dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığının kabulü ile arsa niteliğinde taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde, aynı havaalanı kapsamda kalan taşınmazlara ilişkin Yargıtay denetiminden geçen birim fiyatları da gözetildiğinde bir isabetsizlik görülmediği ve dava konusu taşınmazın tapu kaydına göre taşınmazda bulunan Hazine fazlasının 31.01.1955 tarihinde İzmir Defterdarlığına bildirildiği, Hazine fazlasına ilişkin tapu kaydının iptali istemli dava açılmadığından tapu kaydındaki yüzölçümü esas alınarak hüküm kurulmasının yerinde olduğu gerekçesiyle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın bedelinin verilip verilmeyeceğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuu bahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 24.12.2019 tarih, 30988 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6 ve 7 nci maddeleri ve 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 tarih, 31516 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanun'un 20 ve 22 nci maddeleri ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen ek 3, geçici 15 ve 17 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dava konusu taşınmazın Hava Meydanı inşaatı nedeniyle Bayındırlık Bakanlığınca İzmir ili İdare Heyeti’nin 19.08.1982 tarih ve 1132 sayılı Menafii Umumiye kararına istinaden kamulaştırılmasına karar verildiği, 1935 yılında vefat eden davacılar murisi ... kızı ...’ye kamulaştırma evrakının usulüne uygun tebliğ edilmediği, muris ... adına kayıtlı ¼ payın İzmir 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1988/28 Esas, 1988/90 Karar sayılı ilamı ile 2942 sayılı Kanun’un 17 nci maddesi uyarınca iptaline ve Hazine adına tapuya tesciline karar verildiği ve 04.04.1988 tarihinde kesinleşmesi üzerine tapuda Hazine adına tescil edildiği, kıymet takdir komisyonunca ... kızı ...'nin 1/4 payı için belirlenen (44.957 lira) bedelin davacılara ödendiğine dair herhangi bir belge de ibraz edilemediğinden mahkemece davanın esasına girilmesi doğrudur.

3. Buna karşın 21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 tarihli ve 30988 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun’un 6 ve 7 nci maddeleri ile 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 tarihli ve 31516 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanun’un 20 ve 22 nci maddeleriyle 2942 sayılı Kanun’a eklenen; ek 3 maddesi ile “Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanunu’nun 16 ncı ve 17 nci maddeleri ile bu Kanunun mülga 16 ncı ve 17 nci maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) tablosundaki aylık değişim oranları esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan bedel hak sahibine ödenir. (Ek cümle:9/6/2021- 7327/20 md.) Bu hüküm, tebliği dâhil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş olan taşınmazlar hakkında da uygulanır.”

Geçici 15 nci maddesi ile “Mülga 6830 sayılı Kanun’un 16 ncı ve 17 nci maddeleri ile bu Kanunun mülga 16 ncı ve 17 nci maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılmış ve devam eden davalar, ek 3 üncü madde hükmü uygulanarak sonuçlandırılır.”

Geçici 17 nci maddesi ile “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla bu Kanunun ek 3 üncü maddesine eklenen cümle, bu cümleyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kanun yolu incelemesindekiler dâhil görülmekte olan davalarda da uygulanır.” hükümleri getirilmiştir.

Bu durumda yukarıda açıklanan hususta rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden sair hususlar incelenmeksizin kararın bozulması gereklidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.