Logo

5. Hukuk Dairesi2022/7310 E. 2023/1992 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında, mahkemece hüküm altına alınan bedelin miktarı ve ödeme şekli uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece tespit edilen toplam kamulaştırma bedelinin doğru olduğu ancak her paydaşın payının, acele el koyma bedelinin mahsubu ve faizin başlangıç tarihinin belirlenmesinde eksiklik yapıldığı, bu hususların düzeltilmesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulması üzerine Mahkemece bozmaya uyularak kurulan hüküm de Dairemizce bozulmuştur.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare, davalı ..., davalı ... vd. vekilleri ile davalılar ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Ordu ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1483 ada 12 ve 13 parsel sayılı taşınmazların bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza idarece biçilen değerin düşük olduğunu ileri sürerek taşınmazın gerçek değerinin belirlenmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.03.2014 tarihli ve 2013/60 Esas, 2014/127 sayılı kararı ile davanın kabulüne, tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, 12 parselin tamamının tapusunun iptali ile davacı idare adına tesciline, 1483 ada 13 parselin ise 589,06 metrekaresinin tapudan yol olarak terkinine, kalan bölümünün davacı idare adına tesciline, kamulaştırma bedeli 1.306.537 TL'nin davalı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davacı idare ile davalılardan ..., ..., ... ve ... vekillerince temyiz edilmiştir.

2. Dairemizin 2015/4298 Esas, 2015/10263 Karar sayılı ilâmı ile hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda emsal alınan taşınmazın satışı, satış aktine göre 1/2 oranında pay satışı olduğu halde bilirkişi kurulunca tam pay satışı kabul edilmiş olması nedeniyle bu rapora göre hüküm kurulmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/372 Esas, 2017/335 Karar sayılı ilâmı ile davanın kabulüne, 1483 ada 12 parselin tamamının, 13 parselin ise 6740,04 metrekaresinin tapusunun iptali ile davacı idare adına tesciline, 589,06 metrekaresinin tapusunun iptali ile yol olarak terkinine, kamulaştırma bedeli 2.589.622 TL'nin davalı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davacı idare ile davalılardan ..., ..., ... ve ... vekillerince temyiz edilmiştir.

2. Dairemizin 07.06.2018 tarihli ve 2018/2016 Esas, 2018/11704 Karar sayılı ilâmı ile ilk karara esas bilirkişi kurulu raporunda emsal alınan taşınmazın satış aktine göre ½ oranında pay satışı olduğu halde bilirkişi kurulunca tam pay satışı kabul edilmiş olması nedeniyle yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde farklı emsal alınmak ve mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle taşınmazın m² birim bedelinin belirlenmesi yönünde hüküm bozulmuşsa da, bozma sonrası hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda aynı emsalin değerlendirmeye alınması suretiyle m² birim bedeli belirlendiğinden ve idare yararına oluşan usuli kazanılmış hak gözetilmeyerek ilk kararı temyiz etmeyen davalıların payları karşılığı olarak fazla bedele hükmedilmesi doğru olmadığından kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, 1483 ada 12 parselin tamamının, aynı ada 13 parselin ise 6740,04 metrekaresinin tapusunun iptali ile davacı idare adına tesciline, 589,06 metrekaresinin tapusunun iptali ile yol olarak terkinine, kamulaştırma bedelinin davalı tarafa ödenmesine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ile davalı ..., davalı ... vd. vekilleri ile davalılar ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların bedelleri konusunda fahiş bir çelişki bulunduğunu, dava konusu taşınmazların geometrisinin bozuk olduğunu, iade tutarlarına mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın değerinin düşük belirlendiğini, bilirkişi raporlarının Yargıtay'ın bozma nedenlerini karşılamadığını, önceki raporların tekrarı niteliğinde olduğunu, dava konusu taşınmazların iki yola cepheli köşe parseli olduğunu, emsalin ise bitişik nizam imarlı olduğunu, karşılaştırmanın hatalı olduğunu, emsalin uygun emsal olmadığını, dava konusu taşınmazın yüzölçümünün büyük olması nedeniyle de değerli olduğunu, Yargıtay bozma ilamından sonra imar planı değişikliği yapıldığını ve bunun gözetilmesi gerektiğini, ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

3. Davalılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarının çelişik olduğunu, dava konusu taşınmazların iki yola cepheli köşe parseli olduğunu, emsalin bitişik nizam ve 163,87 metrekare olduğunu, emsal ile kıyaslamanın hatalı yapıldığını, ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

4. Davalılar ..., ... ve ... temyiz dilekçelerinde özetle; belirlenen bedelin çok düşük olduğunu, dava konusu taşınmazların çok değerli mevkide olduklarını, değerlendirmenin yeniden yapılmak üzere kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli belirtildikten sonra her paydaşın bedeli belirlenmek suretiyle hüküm kurulması gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde ilk kararda belirlenen toplam bedel ile bozma sonrası usulî kazanılmış hak gözetilmeksizin belirlenen bedelin kamulaştırma bedeli olduğu anlaşılacak ve acele el koyma bedeli düşülmeksizin faiz işletilecek şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.

4. Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun’un 438 inci maddesi uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Gerekçeli kararın 4 üncü ve 5 inci bentlerinin hükümden çıkartılmasına, yerine ''Kamulaştırma bedelinin 2.244.590,42 TL olarak tespitine, 261.307,04 TL'nin tapudaki hisseleri ve veraset ilâmındaki payları oranında ... mirasçılarına ait olduğunun tespitine, acele el koyma dosyasında ... payına düşen bedel 258.500 TL mahsup edildikten sonra bakiye 2807,04 TL 'ye dava 4 ay çinde sonuçlandırılmadığından 30.05.2013 tarihinden ilk karar tarihi olan 21.03.2014 tarihine kadar faiz işletilmesine, davacı idare tarafından fazla bloke edilen 256.617,36 TL bankadan çekilmişse çekildiği tarihe kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile ... mirasçılarından payları oranında alınarak davacıya ödenmesine, çekilmemişse varsa işlemiş nemalarıyla davacıya iadesine; Davalılar ..., ..., ... ve ... (mirasçıları; ..., ..., ...) paylarına düşen toplam kamulaştırma bedelinin 1.983.283,02 TL olduğunun tespitine, acele el koyma dosyasında adı geçen davalılar için ödenen 1.034.001,76 TL mahsup edildikten sonra fark bedelin 11.228,16 TL'sine dava 4 ay içinde sonuçlandırılmadığından 30.05.2013 tarihinden ilk karar tarihi olan 21.03.2014 tarihine kadar, 938.053,1 TL'sine aynı tarihten ikinci karar tarihi olan 27.10.2017 tarihine kadar faiz işletilmesine, davacı idare tarafından fazla bloke edilen 110.518.,22 TL davalılarca bankadan çekilmişse çekildiği tarihe kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile tüm davalılardan payları oranında alınarak davacıya ödenmesine, çekilmemişse varsa işlemiş nemalarıyla davacıya iadesine;" cümlesinin yazılması ve bent sıralarının buna göre teselsül ettirilmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde iadesine,

02.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.