Logo

5. Hukuk Dairesi2022/7730 E. 2023/6568 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalının, kat mülkiyetine konu ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatlar yaparak ortak alana müdahalede bulunup bulunmadığı ve bu müdahalenin eski hale getirilmesi gerekip gerekmediğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının, ana gayrimenkulde yaptığı imalatların mimari projeye aykırı olduğunun tespit edilmesi ve bu aykırılığa ilişkin kat maliklerinin muvafakati veya gerekli tadilat projesinin bulunmaması, davacıların mülkiyet hakkına müdahale teşkil ettiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.06.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... gelmişlerdir.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının maliki olduğu bağımsız bölümde mevcut ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı imalatları ile ortak alana müdahalede bulunarak ortak alanları maliki olduğu bağımsız bölüme kattığını, Mahkemece davalının müdahalesinin menî ile yapının eski hâle getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız ve kötü niyetli olarak açıldığını, dava konusu edilen katta davalının bağımsız bölümü olmamakla birlikte ilgili katın bir kısmı da davalı şirket tarafından kiralandığını, dolayısıyla davalı vekil edenin sadece maliki olduğu kendi ilgili kısımları değil, 3. bodrum katın tamamını bina yönetimi ile yapmış olduğu sözleşme ile kiraladığını, davacının 3. bodrum katta hisse veya taşınmazı olmamasına rağmen işbu davayı açmasının açıkça kötü niyetli yaklaşım olmakla kira sözleşmesinden de haberi olmaksızın iddia ve talep ettiğini, davalı vekil edenin 3. bodrum katta kira sözleşmesine istinaden zaruri olan tadilat ve düzenlemeler yaparak ticari işe uygun hale getirmek için bir takım tedbir aldığını, bu önlemlerin tamamen kira sözleşmesinden beklenen amaca yönelik ve kulanım gayesi yapılmış, olmazsa olmaz masraflar ve tadilatlar olup hiç bir şekilde başkasının kullanım alanındaki bir ortak alanı usulsüz kullanımın söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda davaya konu taşınmaz ile yürüyen merdiven çevresinde bulunan ortak alanın toplam 3,80 m²lik kısmının 1 No.lu bağımsız bölüme iddia edildiğini belirtildiğini, fakat söz konusu ortak alanda onaylı mimari projeye herhangi bir aykırılık olmamakla beraber yürüyen merdivenin ne iniş kısmında ne de çıkış kısmında sirkülasyonu engelleyen hiçbir husus olmadığını, bu sebeple ilgili ortak alanın mağaza nitelikli bağımsız bölüme ilave edildiğini kabul etmediklerini, bilirkişinin raporuna ek olarak sunduğu plandaki yeşil ile taralı 153,00 m²lik alanın ortak alan olmadığını, bağımsız bölüme dahil kısım olduğunu, ilgili proje bilirkişiler tarafından yanlış yorumlandığını, müvekkilinin tapulu alanına ait kısımlar ortak alanmış gibi gösterildiğini, bina yönetimi ile müvekkil şirket arasında yapılan kira sözleşmeleri hüküm kurulurken dikkate alınmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) "Ana gayrimenkulün bakımı, korunması ve zarardan sorumluluk" kenar başlıklı 19 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalının mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile davacıların bağımsız bölümüne müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.

3. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin davacıların mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aleyhine temyiz olunan davacı yararına 03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 8.400,00 TL vekâlet ücretinin temyiz eden davalıdan alınmasına,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.