"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, kesinleşmemiş kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında verilen ilama dayalı olarak icra marifetiyle tahsil edilen paranın istirdadı istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince İcra İflas Kanunu'nun 40. maddesinde düzenlenen hukukî yola başvurulmadan dava açılması nedeniyle davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından davanın hukukî yarar yokluğundan usulden reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın, aleyhine durum oluşmadıkça karar temyiz etme hakkı bulunmadığından davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verildikten sonra, davacı idare vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalılar tarafından, İstanbul İli, Arnavutköy İlçesi, Yeşilbayır Mahallesi 955, 956 ve 1096 parsel sayılı taşınmazlar için Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/661 Esas sayılı dosyasında, kamulaştırmasız el etmadan kaynaklanan tazminat davası açıldığı, ilgili dosyada, 2011/562 Karar sayılı, 14.10.2011 tarihli kararla tazminata hükmedilerek, tapunun iptali ile idare adına tesciline karar verildiği, kararın, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2012/8346 Esas, 2012/14681 Karar sayılı, 02.07.2012 tarihli kararıyla, fen bilirkişisinden yeniden rapor alınması gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, bozma ilâmı uyarınca, yeniden yapılan yargılamada, 2012/306 Esas, 2013/463 Karar sayılı, 11.12.2013 tarihli kararla görevsizlik kararı verildiği, görevsizlik kararının 08.12.2015 tarihinde kesinleştiği, işbu dosyanın davacısı ... vekili tarafından, bozmadan önceki Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/661 Esas, 2011/562 Karar sayılı, 14.10.2011 tarihli ilâmın icrası için Pendik/İstanbul 2. İcra Dairesinin 2012/867 ve Pendik (İstanbul Anadolu) 10. İcra Dairesinin 2012/866 Esas sayılı takip dosyaları ile takip başlatıldığı, davacı idare tarafından icra dosyalarına, 16.549,82 TL ve 185.209,55 TL olmak üzere toplam 201.759,37 TL ödeme yapıldığı, icra dosyalarının konusunu oluşturan mahkeme ilâmının bozulması ve sonuç olarak dosyada görevsizlik kararı verilmesi sebebiyle, sebepsiz hale gelen ödemenin, faiziyle birlikte davalıdan tahsili için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere İcra İflas Kanunu'nun 40/2. maddesinde "Bir ilâm hükmü icra edildikten sonra bölge adliye mahkemesince kaldırılır veya yeniden esas hakkında karar verilir ya da Yargıtayca bozulup da aleyhine icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla tahakkuk ederse, ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski hâline iade olunur." hükmü yer almaktadır.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; davanın yargı yolu nedeniyle usulden reddi kararı, İcra İflas Kanunu'nun 40/2. maddesinde belirtilen, “hiç veya o kadar borcu bulunmadığına” dair esasa yönelik kesin bir ilâm olmadığından İİK'nın 40. maddesinin olayda uygulama yeri olmadığı gözönünde bulundurulduğunda davacı idarenin hiç ya da takip miktarı kadar borçlu bulunmadığı kesin bir ilâmla esastan çözülmediğinden, bu durumda da ilâmlı takiple ödenen bedelin iade şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından, davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine ilişkin kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun yazılı gerekçelerle 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi sonucu itibarıyla yerindedir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370 inci maddesi gereğince ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının Hazine'ye irat kaydedilmesine, 12.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.