"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/301 Esas, 2023/937 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/132 Esas, 2021/515 Karar
Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun’un (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, ... Mahallesi 633 parsel sayılı taşınmazın müvekkili idarece kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedellerinin yatırıldığını ve noter tebligatlarının çekildiğini, dava konusu parsel için taşınmaz maliklerince Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1996/260 Esas, 1998/585 Karar sayılı dosyası ile müvekkili idare aleyhine tezyidi bedel davası açıldığını ve mahkeme kararı sonucu hükmedilen bedelinde müvekkili idarece ödendiğini, tapu kayıt malikine kamulaştırma neticesinde her ne kadar noter tebligatları yapılmış olsa bile tapu kayıt malikinin tapuda ferağ işlemini yaptırmadığından kamulaştırılan taşınmazın müvekkili adına tescilinin mümkün olmadığını belirterek, kamulaştırma işlemleri usulüne uygun şekilde tamamlanmış olan İstanbul ili, Arnavutköy ilçesi, Sazlıbosna Mahallesi sınırları içerisinde kalan 633 No.lu taşınmazın ... adına takyidatlardan ari olarak tesciline, kararın bir örneğinin 2942 sayılı Kanun gereğince Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1. Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin aradan uzun yıllar geçmesi nedeniyle hangi taşınmazlarının kamulaştırıldığı hatırlamadıklarını, idare tarafından usulü işlemler gerçekleştirilmiş ise müvekkilleri veya murisi tarafından bedel artımı davası açılmış ise bu durumun gelen evrakların incelenmesinden anlaşılacağını, müvekkillerinin 1994-1996 yıllarında bazı parseller için kamulaştırma yapıldığını ve bedel artımı için avukata vekâlet verdiklerini hatırladıklarını, ancak parsel numarasını hatırlamadıklarını, mülga 17 nci madde uyarınca müvekkillerinin ferağ vermeye davet edilmediklerini, idare tarafından işlemlerin usulüne uygun olarak yerine getirilmediğinden ve ödeme ve tescil işlemleri birlikte yapılmadığından aradan 25 yıl geçtikten sonra dava açıldığını ve yargılama gideri ve vekâlet ücreti talep ettiğini, dava açılmasına sebebiyet verenin müvekkillerinin olmadığını, bu bölgenin Kanal İstanbul güzergahı üzerinde olduğunu, kamulaştırma amacının ortadan kalktığını belirterek, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekilleri ferağ vermeye davet edilmediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumun dava konusu taşınmazın devri için herhangi bir talebinin olmadığını, kamulaştırmanın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen davacı kurumu tapu tescil işlemlerinin tamamlanması için tarafına bildirim ve talepte bulunmadığını, böyle bir dava açılmasının usul bakımından hukuka aykırı olduğunu, açılan davayı kabul ettiğini belirterek, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 311, 312/2 ve devam maddeleri uyarınca aleyhine vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumun dava konusu taşınmazın devri için herhangi bir talebinin olmadığını, kamulaştırmanın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen davacı kurumu tapu tescil işlemlerinin tamamlanması için tarafına bildirim ve talepte bulunmadığını, böyle bir dava açılmasının usul bakımından hukuka aykırı olduğunu, açılan davayı kabul ettiğini belirterek, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden 6100 sayılı Kanun 311, 312/2 ve devam maddeleri uyarınca aleyhine vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
4. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; 633 parsel için DSİ Genel Müdürlüğünden hiçbir ödeme almadığını beyan etmiştir.
5. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumun dava konusu taşınmazın devri için herhangi bir talebinin olmadığını, kamulaştırmanın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen davacı kurumu tapu tescil işlemlerinin tamamlanması için tarafına bildirim ve talepte bulunmadığını, böyle bir dava açılmasının usul bakımından hukuka aykırı olduğunu, açılan davayı kabul ettiğini belirterek, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden 6100 sayıı Kanun'un 311, 312/2 ve devam maddeleri uyarınca aleyhine vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
6. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul ettiğini, dava konusu yerle ilgili kamulaştırma bedellerinin tarafına ödendiğini, tescil yönünden açılan davaya sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
7. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul ettiğini, dava konusu yerle ilgili kamulaştırma bedellerinin tarafına ödendiğini, tescil yönünden açılan davaya sebebiyet vermediğinden yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
8. Dahili davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin aradan uzun yıllar geçmesi nedeniyle hangi taşınmazlarının kamulaştırıldığı hatırlamadıklarını, idare tarafından usulü işlemler gerçekleştirilmiş ise müvekkilleri veya murisi tarafından bedel artımı davası açılmış ise bu durumun gelen evrakların incelenmesinden anlaşılacağını, müvekkillerinin 1994-1996 yıllarında bazı parseller için kamulaştırma yapıldığını ve bedel artımı için avukata vekâlet verdiklerini hatırladıklarını, ancak parsel numarasını hatırlamadıklarını, mülga 17 nci madde uyarınca müvekkillerinin ferağ vermeye davet edilmediklerini, idare tarafından işlemlerin usulüne uygun olarak yerine getirilmediğinden ve ödeme ve tescil işlemleri birlikte yapılmadığından aradan 25 yıl geçtikten sonra dava açıldığını ve yargılama gideri ve vekâlet ücreti talep ettiğini, dava açılmasına sebebiyet verenin müvekkillerinin olmadığını, bu bölgenin Kanal İstanbul güzergahı üzerinde olduğunu, kamulaştırma amacının ortadan kalktığını belirterek, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise müvekilleri ferağ vermeye davet edilmediğinden aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, 633 parsel sayılı taşınmazın, davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, aksi yönde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın takyidatlardan ari olarak tesciline karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2942 sayılı Kanun'un 17 nci maddesine dayanan tescil davası, yenilik doğurucu nitelikte olmadığından karar harcı ve vekâlet ücreti maktu alınır. Ayrıca, bu davalarda, davalı taraf ilk celsede davayı kabul etmez ve ferağ vermez ise, yargılama gideri ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulacağını bir kısım davalılardan ..., ..., ... ön inceleme duruşmasından önce davayı davayı kabul ettiklerine dair beyanda bulunduklarından aleyhe vekâlet ücreti taktir edilmemiş olması doğru olmakla birlikte davalılardan ... , ... ve ...'in davayı kabul beyanlarının ön inceleme duruşmasından sonra olduğu diğer davalıların ise kabul beyanı vermedikleri gibi ayrıca tüm davalıların ferağ da vermediği anlaşıldığından, davada haklı çıkan davacı idare lehine, diğer davalılar aleyhine vekâlet ücretine hükmolunması gerektiğinden vekâlet ücreti yönünden kararın düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın niteliği dikkate alındığından davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğundan vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun’un (mülga 24/4/2001-4650/21 md.)17 nci maddesi
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Bir kısım davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalılar ... vd.'den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.