"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/429 Esas, 2017/1803 Karar
DAVA TARİHİ : 18.02.2014
Taraflar arasındaki kat malikleri kurulu toplantısında alınan kararların iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; toplantıda alınan azile ilişkin kararın iptaline, diğer talepler hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı bir kısım davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (634 sayılı Kanun) ve yönetim planı hükümlerinin açıkça ihlal edilmesi nedeniyle 19.01.2014 tarihli toplantının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Karum Alışveriş Merkezinin 382 dükkan ve 103 bürodan oluştuğunu, 634 sayılı Kanun'a tabi olarak yönetim planına uygun olarak yönetim kurulu tarafından yönetildiğini, her yıl yapılan kat malikleri genel kurulu ile yönetim kurulunu seçtiğini, davanın yönetime değil de tüm kat maliklerine yöneltilmesi gerektiğini, davanın süresinde açılmadığını, 26.03.2013 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı ile yönetim kurulunun seçildiğini, yönetim kurulu üyelerinin 05.04.2013 tarihli 1 sayılı karar ile davacı ...'yi yönetim kurulu başkanı seçtiğini, yönetim kurulu üyelerinin oy çokluğuyla gerekçelerini açıklayarak 31.10.2013 tarihli ve 16 sayılı karar ile davacının Başkanlık görevine son verdiklerini, belirtilen gerekçelerle dava açıldığını ve suç duyurusunda bulunulduğunu, davacının 16 nolu yönetim kurulu kararının iptali istemiyle dava açtığını, çoğunlukla alınan yönetim kurulu kararının mevzuata aykırı bir yönünün olmadığını, istemin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalıların 16 nolu yönetim kurulu kararında iddia ettikleri her hususu yargıya taşıdıklarını, davacının 31.10.2013 tarihinde karar defteri ve sözleşme örneklerini alarak yönetim odasından ayrıldığını, 02.11.2013 tarihinde ... aracılığı ile teslim ettiğini, incelendiğinde tahrifat yapıldığının görüldüğünü ve suç duyurusunda bulunulduğunu, görevini kötüye kullanarak çıkar sağlamak nedeniyle elemanların haksız olarak işten çıkartılarak iş merkezini zarara uğratmaktan dolayı alacak davası açıldığını, noterde farklı ve karar defterinde farklı yönetim kurulu kararları düzenlemekle ve muhalefet şerhlerini imha etme nedeniyle suç duyurusunda bulunulduğunu, karar defterinin işlenmesinin davacı yönetim kurulu asil üyesi olarak sorumluluğunda olup bu konuda suç duyurusunda bulunulduğunu, yönetim planının 12 nci maddesine göre genel kurulda gündemde sıra değişikliği yapılması oylanarak 9 ve 6 ncı maddelerin yer değiştirmesi kabul edilerek, önergeler oylanarak usulüne uygun işlem yapıldığını, 19.01.2014 tarihli olağan toplantı çağrı kağıdında gündem yazıldıktan sonra devamında, yönetim kurulunun ...'nin azlini açıklayarak olayın kat maliklerine bildirildiğini, toplantıda kat maliklerinin takdirine sunulacağının gündem maddesi olarak duyurulduğunu, verilen önergelerin oylamaya sunulduğunu, dava konusu azil ve ibraya ilişkin kararların, divan başkanlığınca imza karşılığı gönderildiğini, görevden alındıktan sonra yönetim kurulu üyelerine suç duyurusunda bulunduğunu, soruşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiğini, toplantının başından sonuna kadar kamera kaydı alınmış olduğunu, ve divan tutanağının aynı olduğunu, verilen önergelerin, yapılan oylamaların, oylamanın el ve kart ile yapılması ve hatasız sayım için çalışılmasının kayıtlarda mevcut olduğunu, divan başkanlığına tutanak tanzim ve imza yetkisine ilişkin oylamanın yapıldığını, oylama yapılması dahi kat maliklerine 15 gün önceden ulaştırılan gündem maddeleri arasında bulunduğunu ve Yargıtay içtihatlarına göre iptal sebebi olamayacağını, 19.01.2014 tarihli olağan kat malikleri toplantısının kanuna, yönetim planına uygun olarak yapıldığını, divan tutanağının imzalandığını, muhalefet şerhi olanların şerhinin kayıt altına alınarak notere onaylatıldığını, kamera kayıtları ile sabitlenmiş olduğunu, divan başkanlığı ve heyeti için iki aday listesi verildiğini, oylanarak fazla oy alan listenin seçilmiş olduğunu, divan başkanının tüm kargaşaya rağmen görevini tarafsız olarak yerine getirdiğini, 2014 tarihli toplantı divan başkanının 2013 tarihli genel kurulda da görev yaptığını ve davacının bu toplantıda yönetim kurulu üyesi seçildiğini, bu dönemde şikayeti olmadığı gibi bu kararın iptali için açılan davada divan başkanının tarafsızlığı ve tecrübesine ilişkin bilgi verdiğini ve övdüğünü, davacının ileri sürdüğü tüm iddiaların asılsız olduğunu, davacının dava konusunu aşarak beyanda bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 20.01.2015 tarihli ve 2014/261 Esas, 2015/43 Karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, 634 sayılı Kanun'un 28 inci maddesine göre yönetim planı bütün kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmündedir. Buna göre; davacının yönetim kurulundan azli için yönetim planının 17 nci maddesine göre kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından çoğunluğunun olup olmadığı, hazirun cetveli, toplantıya vekaleten katılan kat maliklerinin vekaletnameleri dosyaya getirtilerek tespit edilmesi ve ayrıca davacının temyiz dilekçesine ek dilekçesinde belirttiği iptali istenilen toplantıda görev yapan divan başkan ve üyeleri hakkında özel belgede sahtecilik suçundan açılan ceza davası dosyasının da incelenmesiyle birlikte hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz inceleme ve araştırmayla davanın reddine karar verilmesi doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.11.2017 tarihli ve 2016/429 Esas, 2017/1803 Karar sayılı kararı ile dava konusu 19.01.2014 tarihli Karum İş ve Alışveriş Merkezi Kat Malikleri Genel Kurul Toplantısında alınan yönetim kurulunun sürekli çalışmalarını engelleyen ve baskı yapan ...'nin yönetim kurulundaki tüm görev ve yetkilerinden azledilmesine ilişkin kararın iptaline, diğer konulardaki talepler Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiş olmakla bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı ... temyiz dilekçesinde özetle, kendisinin denetçi olduğunu taraf ehliyetinin bulunmadığını, bilirkişi raporunun hatalı ve eksik olduğunu, kararın eksik araştırma ve inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle, yönetim planı 17 nci maddesinin somut olayda uygulanma imkanı olmadığını, madde kapsamının yönetim kurulunu kastettiğini olayda ise sadece yönetim kurulunun bir üyesinin azil edildiğini bu kararın alınmasına katılanların sat çoğunluğunun yeterli olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı ve eksik olduğunu, kararın eksik araştırma ve inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.
3.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle, davanın yönetime karşı açılması gerektiğini, tanık dinlenilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı ve eksik olduğunu, kararın eksik araştırma ve inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.
4.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle, davacının toplantıya katılıp muhalif kalmadığını, ceza davalarının beraat ile sonuçlandığını, raporun hatalı olduğunu yönetim planı 17 nci maddesinin uygulama imkanı olmadığını kararın bozulması gerketiğini ileri sürmüştür.
5.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın yönetime karşı açılması gerektiğini bilirkişi raporunun hatalı olup güncel tapu kayıtlarına bakılarak hazırlandığını yönetim planı 17 nci maddesinin olaya uygulama imkanı olmadığını kararın bozulması gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kat malikleri kurulu toplantısının iptali ile hakimin müdahalesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 3 üncü ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Davacı tarafça iptali istenilen toplantının olağanüstü kat malikleri kurulu toplantısı olduğu anlaşılmaktadır.
3. Temyizen incelenen kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Bir kısım davalılar vekillerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
27.11.2023 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.