Logo

5. Hukuk Dairesi2023/216 E. 2023/7931 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece ilk kararla tespit edilen bedele belirlenen tarihten ilk karar tarihine, bozma sonrası artan fark bedele ise belirlenen tarihten ikinci karar tarihine kadar faiz uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, davalı lehine oluşan usulî kazanılmış hak ilkesinin ihlal edilerek eksik bedele karar verilmesi ve taşınmazda hak sahibi olmayan davalı hakkında davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmemesi hatalı görülerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/22 Esas, 2022/16 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalılar ... vd. vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 26.09.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü davalı asıl ... gelmiş, diğer davalılar vekili ve davacı idare vekili duruşmaya katılmamıştır.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan davalı asılın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde Osmaniye ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 107 ada 17 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu yerin son derece kıymetli bir yer olduğunu, tarım arazisi olarak nitelendirilemeyeceğini, bir dönüm gerçek birim değerinin 150.000,00 TL'den aşağı olmadığını, trafo yapılması halinde ciddi değer kaybına uğrayacağını, bölgede yapılaşma, inşaat ve yapı ruhsatları bulunduğunu, belediye hizmetlerinden faydalanıldığını belirtmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 03.11.2015 tarihli ve 2013/194 Esas 2015/504 Karar sayılı ilâmı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili, bir kısım davalılar vekilleri ile davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; arazi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmediği; ancak sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken % 4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 olarak kabulü ile az bedel tespiti, kamulaştırmadan arta kalan 27.624,87 m² alanın yüzölçümü, geometrik şekli ve kullanım durumu dikkate alınarak değer azalış oranının %20 olması gerekirken, daha düşük oranda değer azalışı kabul edilmek suretiyle eksik bedel tespiti ve taşınmazın tapu kaydında bulunan TEK lehine irtifak şerhi ve DSİ Genel Müdürlüğü lehine irtifak şerhine konu irtifak alanlarının kamulaştırılan alanda bulunup bulunmadığı araştırılarak, kamulaştırılan alanda kaldığının tespiti hâlinde değer düşüklüğü hesaplanması gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi, hatalı olduğundan ve 7139 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden, bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.02.2022 tarihli ve 2019/22 Esas, 2022/16 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhâl ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve bir kısım davalılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının ve objektif değer artırıcı unsur oranının hatalı olduğunu, kalan bölümde değer azalış oranının hatalı olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

2. Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, belirlenen bedelin düşük olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Osmaniye ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 107 ada 17 parsel sayılı taşınmazdan ifrazen oluşan 107 ada 26 parsel sayılı taşınmaza net gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem itibari ile doğrudur.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Mahkemece verilen ilk kararda hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebeye esas alınan ürünlerin verim miktarları, kg satış fiyatları ve üretim masrafları bozma ilâmına konu edilmediği hâlde davalı taraf lehine oluşan usulî kazanılmış hak ilkesi ihlal edilerek, bozma ilâmı sonrası hükme esas alınan bilirkişi raporunda verim miktarları, kg satış fiyatları ve üretim masrafları değiştirilmek suretiyle eksik bedele karar verilmesi hatalıdır.

5. Mahkemece ilk kararla tespit edilen bedele 01.08.2013 tarihinden ilk karar tarihine kadar, bozma ilâmı sonrası artan fark bedele ise 01.08.2013 tarihinden Mahkemenin ikinci karar tarihi 10.02.2022 tarihine kadar faiz uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizdir.

6. Dava konusu taşınmazın ifraz sonrası oluşan son ve güncel tapu kaydına göre davalılardan ...’ın dava konusu taşınmazda hak ve pay sahibi olmadığı anlaşıldığından adı geçen hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gereklidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istek hâlinde iadesine,26.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.