Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2518 E. 2023/9031 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, daha önce açılan davada saklı tutulan kısım için açılan ek davada mahkeme harçlarının maktu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek 4. maddenin, 04.11.1983 tarihinden önce el atılan taşınmazlar için uygulanma yeri bulunmadığı, ancak eldeki davada taşınmaza 04.11.1983 tarihinden önce el konulduğu anlaşıldığından, sonucu itibarıyla doğru bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1912 Esas, 2022/3395 Karar

KARAR : Esastan ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ayvalık 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/58 Esas, 2020/68 Karar

Taraflar arasında kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin ilk davada saklı tutulan bölümlerin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davalı idare yönünden reddine, davacılar yönünden kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Balıkesir ili, Ayvalık ilçesi, ... Mahallesi 4864 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atıldığını, dava konusu yer için el atma tazminatı bedeli belirlendiğini; ancak taleple bağlı kalınarak fazlaya dair hakları saklı tutulmak kaydı ile 1.000.000,00 TL tazminata hükmedildiğini, bu kararın Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2017/7840 Esas, 2017/15124 Karar sayılı onama kararı ile kesinleştiğini, bu nedenle ek tazminat bedeli olan 410.300,00 TL tazminatın ilk dava tarihi olan 19.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların davasına dayanak yaptığı Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/149 Esas, 2015/66 Karar sayılı dosyasında, davacıların 15.07.2015 tarihli temyiz talebinin reddedildiğinden dava değerinin 1.000,000,00 TL üzerinden kesinleştiğini, davacıların 1.410,000,00 TL üzerinde hüküm kurulması yönündeki temyiz itirazlarının da reddedildiğinden davacının davasını reddini istediklerini, Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/149 Esas, 2015/66 Karar sayılı dosyasında düzenlenen 12.12.2014 tarihli bilirkişi raporunun müvekkil idare tarafından kabul edilmediğini, ilgili dosyada gerekçeli olarak 16.01.2015 tarihli bilirkişi raporuna karşılık itiraz dilekçesi sunulduğunu, davacıların ise halen tapuda adlarına kayıtlı olan ve el atılmamış 2.250 m²lik kısmının dava tarihinden günümüze kadar otopark olarak kullandığını ve herhangi bir hak kaybına uğramadıklarını, taşınmazın kayıtlı bulunduğu vergi dairesine müzekkere yazıldından davacıların dava konusu taşınmazın el atılmayan 2.250 m²lik kısmını otopark olarak kullandıklarının tespit edileceğini, Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/149 Esas, 2015/66 Karar sayılı dosyasının dava konusu taşınmazla ilgili davacıların Ayvalık Vergi Dairesindeki otopark işletmesi ile ilgili kayıtlarının, bilirkişi incelemesinin, delil olacağını, iş bu davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacılara yükletilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen tazminat bedeline ilk dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken ek dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2.Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve kanuna uygun olmadığını, raporda düzenleme ortaklık payının değerlendirilmediğini, ek dava tarihine kadar dava konusu taşınmazın mülkiyeti idare adına tescil edilmediğinden yol ve kaldırım olarak kullanılan alan dışındaki boş arazinin davacılar tarfından otopark alanı olarak kullanıldığını ve gelir elde edilmiş olduğunu, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazla ilgili iş bu dosyanın tarafları arasında görülen ve kesinleşen dosyasında davanın kabulü ile 1.000.000,00 TL tazminata hükmedildiği, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğu, kararın Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2017/7840 Esas, 2017/15124 Karar sayılı ilâmı ile onanmasına karar verilerek 08.09.2017 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmakta olup, eldeki dava; incelenen dosya kapsamında bilirkişi heyetince belirlenen 1.410.300,00 TLlik tazminattan bakiye kalan kısım için ek dava mahiyetinde açılmış olup, İlk Derece Mahkemesince kesinleşen dosyaya göre bakiye bedele hükmedilmesinin isabetli olduğu; ancak ek davada belirlenen 410.300TL'ye ilk dava tarihi olan 19.03.2014 tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiği ve 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesiyle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) Ek madde 4 eklenmiştir. Eklenen bu maddenin son fıkrası "Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir" hükmünü içermektedir. Bu yasal düzenlemeye göre, kamulaştırmasız el atmaya dayalı tazminat davalarında mahkeme ve icra harçlarının maktu olacağı düzenlendiğinden davalı idare vekilinin istinaf talebinin reddine, davacılar vekilinin istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemli asıl davada tazminat bedelinin saklı tutulan kısmının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.6100 sayılı Kanun’un “Kısmi Dava” kenar başlıklı 109 uncu maddesinin birinci fıkrası şöyledir;

“Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir.”

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

3. Buna karşın, Bölge Adliye Mahkemesince 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesiyle 2942 sayılı Kanun Ek madde 4 eklenmiştir. Eklenen bu maddenin son fıkrası "Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir" hükmünü içermektedir. Bu yasal düzenlemeye göre, kamulaştırmasız el atmaya dayalı tazminat davalarında mahkeme ve icra harçlarının maktu olacağı düzenlendiği gerekçesiyle maktu harca karar verilmiş ise de 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek 4 üncü maddenin üçüncü fıkrası; “Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” şeklinde düzenlenmiştir. 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkin davalarda ilişkin 2942 sayılı Kanun’da yasal düzenleme bulunmadığı, bu davaların kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından aldığı, bu nedenle Ek madde 4'ün eldeki davada uygulanma yeri bulunmadığı, ancak eldeki davada taşınmaza 04.11.1983 öncesi el atıldığı anlaşıldığından sonucu itibarıyla doğru bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek onanması, 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin dördüncü fıkrası hükmü gereğidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı idare vekilinin Bölge Adliye Mahkemesince yapılan değerlendirmeye yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile sonucu itibarıyla doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.