Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2562 E. 2023/10148 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında, davacı idarenin mahkemece belirlenen bedeli süresi içinde depo etmemesine rağmen, Bölge Adliye Mahkemesi kararından sonra depo etmesi nedeniyle davanın reddinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararından sonra kamulaştırma bedelinin davacı idare tarafından depo edildiğinin banka dekontuyla kanıtlanması ve usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın da işin esasına girilerek karar verilmesi konusunda beyanının alınması gerektiği değerlendirilerek, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2549 Esas, 2022/2959 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gökçeada Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/123 Esas, 2022/152 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 26.01.2023 tarihli ek kararla temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiştir.

Ek karar davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince dava miktarı dikkate alınarak temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiş ise de 15.04.2022 tarihli ve 31810 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 24.02.2022 tarihli ve 2021/34 Esas, 2022/21 Karar sayılı kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 341 inci maddesinin ikinci fıkrasının birinci cümlesinin “kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin davalar” yönünden Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği gözetildiğinde; temyiz kanun yoluna başvurulabilen kararları düzenleyen 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi için de aynı hususun uygulanması gerektiğinden temyiz incelemesine konu edilen kararın miktar itibarıyla kesinlik sınırına bakılmaksızın temyizinin olanaklı bulunduğu kabul edilmelidir.

Bu durumda, temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin 26.01.2023 tarihli ve 2022/2549 Esas, 2022/2959 Karar sayılı ek kararının hatalı olduğu anlaşılmakta, kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, Gökçeada ilçesi, Tepeköy köyü 254 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa vasfında olup zeytinlik vasfında değerlendirilmesinin doğru olmadığını belirterek taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırma bedeli kesin süre içerisinde depo edilmediğinden davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödenek teminindeki gecikmenin dikkate alınması gerektiğini, kamu yararı gereği bir kez daha süre verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince; kamulaştırma bedel tespiti davalarında davacı idareye belirlenen bedeli depo etmesi için iki kez 15 günlük süre verileceği düzenlenmiş olup, eldeki davada İlk Derece Mahkemesince usulüne uygun şekilde iki kez süre verilmesine rağmen bedelin depo edilmediği anlaşıldığından davanın reddine yönelik hüküm isabetli olduğundan esastan reddine karar verilmek üzere hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; 6100 sayılı Kanun'un 341 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Anayasa Mahkemesinin 24.2.2022 tarihli ve 2021/34 Esas, 2022/21 Karar sayılı kararı ile “kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin davalar” yönünden iptal edildiğini bu nedenle miktar yönüyle kesin karar verilemeyeceğinden 6100 sayılı Kanun'un 346 ncı ve kıyasen 366 ncı maddeleri uyarınca karar temyiz edildiğini ve tespit olunan 47.585,27 TL bedelin, 05.01.2023 tarihinde Gökçeada ... Bankasına depo edildiğini ve seri açılan 92 dosyanın geldiği safahat, bilhassa adadaki rum nüfustan vefat eden, vatandaşlıktan çıkan ve yurt dışında yaşayan davalılar yönünden taraf teşkili sağlanabilmesi için Mahkemece harcanan emek, keşifler ve tebligatlar için idaremizce yapılan masraflar, davaların reddi halinde adadaki yol yapım çalışmalarının aksayacağı ve bu durumun can ve mal kayıpları ile telafisi mümkün olmayacak zararlara sebebiyet verecek olması, usul ekonomisi ve üstün kamu yararı uyarınca temyiz başvurumuzun kabulü ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinden sonra 05.01.2023 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARARAçıklanan sebeplerle;

1.Bölge Adliye Mahkemesince verilen 26.01.2023 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.