"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2 Esas, 2022/2125 Karar
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/143 Esas, 2021/329 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalılardan ... Belediye Başkanlığı ve ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalı ... hakkında açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davalılardan ... Belediye Başkanlığı ve ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalı ... hakkında açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın her paydaş için değeri kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Davacılar ... ve ... dışında kalan davacılar için hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır.
Bu nedenle; adı geçen davacılar dışındaki davacılar yönünden davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı ... vekilinin davacılar ... ve ... yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri murisleri ... ve ... adına kayıtlı olan, Kocaeli ili, ... ilçesi, ... Ş. Mahallesi, 540 ada 21 ve müvekkili ... ve ... adına kayıtlı 540 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar geçerli bir kamulaştırma işlemine tabi tutulmadan davalı idarece kullanıldığını, müvekkillerine ait parsellerin ticaret ve hizmet alanlarına bitişik durumda olup m² birim değerinin çok yüksek olduğunu, belirterek belirlenecek tazminatın davalı idarelerden tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğundan, görev, süreler ve dava şartı yokluğu yönünden ve ayrıca esastan reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın görev ve husumet yokluğu nedeniyle reddine, aksi takdirde esasa ilişkin cevapları doğrultusunda haksız ve dayanaksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf, taşınmaza müvekkili idare tarafından el atıldığı iddiasında bulunmuş ise de; dava açmadan önce uzlaşma başvurusunda bulunması gerektiğini, talep edilen el atma tazmin bedelinin taşınmazın nitelik ve değerine oranla yüksek olduğundan bu bedeli kabul etmediklerini, ayrıca faiz talebini de kabul etmediklerini belirterek; davanın reddine, mahkeme masrafları ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılardan ... Belediye Başkanlığı ve ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalı ... hakkında açılan davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen davacılar payının tapusunun iptali ile hazine tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunduğunu, yerel mahkeme kararına dayanak bilirkişi raporunda metrekare birim fiyatının rayicin çok üzerinde bir rakam olduğunu, taşınmazın piyasa değerinin çok üstünde olduğunu, serbest rayicin ve bölgedeki emsallerinin satış fiyatından daha yüksek bir fiyata göre karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, dosyaya sunulan resen emsaller üzerinden yapılan incelemenin eksik incelemeye dayalı olduğunu, karara konu tazminatın ıslah tarihinden değil de dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılardan ... Belediye Başkanlığı ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine açılan davanın husumetten reddi ile fiilen okul yapılmak suretiyle el atıldığı anlaşılan dava konusu taşınmazların arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek, emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin ve belirlenen bedelin davalı ... Bakanlığından tahsiline karar verilmesinin doğru olduğunu, belirlenen m² birim fiyatının dava konusu taşınmazın paydaşları tarafından açılan ve denetimden geçen dosyalarda belirlenen m² birim fiyatlarına göre uygun olduğu belirtilerek bu hususta davalı idare vekilinin istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, ancak, davacı ...'ın yargılama aşamasında vefat ettiği ve adı geçen davacının mirasçılarına ait vekâletnamelerin istinaf incelemesi sırasında davacı taraf vekili tarafından ibraz edildiği tespit edildiğinden taraf teşkili sağlanarak ve kaldırma kararı öncesinde verilen karara karşı davacı tarafın bedele yönelik istinaf başvurusunda bulunmaması, kararın vekâlet ücreti yönünden düzeltilmesini talep etmesi nedeniyle davalı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak gözetilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesinde belirttiği hususları tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kocaeli ili, ... ilçesi, ... Ş. Mahallesi, 540 ada 21 parsel sayılı taşınmaza, 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve bedelinin alınan rapor uyarınca davalı ... Bakanlığından tahsiline karar verilmesi yerindedir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A.Davalı ... Vekilinin ... ve ... dışında kalan davacılara ilişkin Temyizi Yönünden;
Temyiz dilekçelerinin miktar yönünden reddine,
B. Davalı ... Vekilinin Davacılar ... ve ...'a İlişkin Temyizi Yönünden;
Yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
31.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.