"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/18 Esas, 2022/197 Karar
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece üçüncü bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Siirt ili, Eruh ilçesi, ... köyü, 103 ada 16 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın yol yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek el atılan yerin bedelini ve dava tarihinden itibaren işleyecek ecrimisil bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atmanın söz konusu olmadığını, ancak kamulaştırmasız olarak el atılmış olsa bile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) geçici 6 ncı maddesi gereğince öncelikle uzlaşma yolunun denenmesi gerektiğini, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 30.06.2016 tarihli ve 2015/232 Esas, 2016/60 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, 216.212,62 TL'nin 500,00 TL'sine dava tarihi olan 05.08.2015 tarihinden itibaren, 215.712,62 TL'sine ise ıslah tarihi olan 18.05.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine, B harfi ile gösterilen 6.327,88 m² alanın tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tesciline ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 30.06.2016 tarihli ve 2015/232 Esas, 2016/60 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; taşınmazın kısmen karışık meyve bahçesi, kısmen fıstıklık, kısmende kuru tarım arazisi olduğu anlaşıldığına göre bu niteliklerine göre kapladıkları alanlar ayrı ayrı belirlenip hesaplanması buna göre yapılması gerekirken ayrı nitelikteki bölümlerin metrekare bedeli toplanıp matematiksel ortalama alınarak hesaplama yapılması suretiyle bedel tespiti ve ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak talebe bağlı olarak haksız işgal tazminatı belirlenmesi gerektiğinden tarım arazilerinin haksız kullanım nedeniyle ürün esasına göre taşınmazın bulunduğu bölgede mutad olarak ekilen münavebe ürünlerinin neler olduğu, taşınmazın nadasa bırakılıp bırakılmadığı, ekildiği bildirilen ürünlerin ecrimisil talep edilen yıllara göre birim fiyatları ve dekara verim değerleri, Tarım ve Orman İl ve İlçe Müdürlüklerinden sorularak ecrimisil talep edilen ilk yıl bedeli belirlendikten sonra, sonraki yıllar için ÜFE miktarına göre, endeks uygulanarak ecrimisil belirlenmelidir. Hal böyle olunca, yukarıdaki açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile soyut bir şekilde ecrimisil bedeli belirlenmesi, hatalı olup kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 10.03.2020 tarihli ve 2017/409 Esas, 2020/109 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, 110.611,34 TL ve (2013 ile 2015 yılları arası için) ecrimisil bedeli olan 12.174,56 TL ile tel örgü ve demir dikme bedeli olan 101,50 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, B harfi ile gösterilen 6.327,88 m² alanın tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tesciline ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 10.03.2020 tarihli ve 2017/409 Esas, 2020/109 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyada bulunan bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, ecrimisil hesabında bir isabetsizlik görülmemiştir ancak; dava konusu taşınmazın 6327,88 m²lik kısmın yol yapılmak suretiyle el atıldığı ve taşınmazın kısmen karışık meyve bahçesi, kısmen fıstıklık, kısmen de sulu tarım arazisi olduğu anlaşıldığına göre bu nitelikte el atılan alan yönünden kapladıkları alanlar ayrı ayrı belirlenip buna göre hesaplama yapılması gerekirken, taşınmazın tamamı yönünden hesaplama yapan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması hatalı olup kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 20.05.2021tarihli ve 2020/428 Esas, 2021/327 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, 94.604,97 TL'nin ve 101,50 TL tel örgü ve demir dikme bedeli ve 12.174,56 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, B harfi ile gösterilen 6.327,88 m² alanın tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tesciline ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.
E. Üçüncü Bozma Kararı
1. Mahkemenin 20.05.2021tarihli ve 2020/428 Esas, 2021/327 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmazın 6327,88 m²lik kısmına yol yapılmak suretiyle el atıldığı ve bu kısmın tapusunun iptaline karar verildiği halde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda el atılan 5745,88 m²lik kısmın sulu tarım arazisi, 382 m²lik kısmın ise fıstıklık olarak değerinin tespit edildiği, toplam el atılan alan olan 6327,88 m²lik kısmın 200 m²lik kısmı yönünden ise herhangi bir değerlendirme yapılmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
F. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar
Mahkemenin 28.06.2022 tarihli ve 2022/18 Esas, 2022/197 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, 94.604,97 TL'nin ve 101,50 TL tel örgü ve demir dikme bedeli ve 12.174,56 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, B harfi ile gösterilen 6.327,88 m² alanın tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tesciline ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin 28.06.2022 tarihli ve 2022/18 Esas, 2022/197 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozulan hükümde ziraat bilirkişisi Murat Kuyumcu iken temyize konu dosyada keşif yapılmadan dosyada önceden yer almamış, taşınmazı görmemiş, ... rapor düzenlendiğini, Mahkemece yeniden keşif yapması gerekirken keşif yapmayarak taşınmazın başına hiç gitmemiş bir bilirkişi ile hükme konu raporu aldığını, bunun ağır bir hak ihlali olduğunu, Yargıtay'ın bozma ilamında belirttiği 200 m² lik alanın neresi olduğu, ne tarafta kaldığı keşif yapılmadan daha önce hiç taşınmaz başına gitmemiş bir bilirkişi ile değerlendirilemeyeceğini, dosyada bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verildiğine dair bir husus olmadığını, bu nedenle salt bu sebeple dosyanın bozulması gerektiğini, davalı idare lehine vekâlet ücretine hükmedildiğini ancak benzer bir dosyada bu durum Anayasaya aykırı bulunduğu ve hak ihlali kararı verildiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmaz kuru arazi vasfında olmasına rağmen kapama bahçe olarak değerlendirildiğini, bilirkişi raporunda taşınmazda yer alan ağaçlarının sayısı taşınmaza kapama bahçe niteliği verip vermeyeceği, raporda ağaç sayısı ve yaşları verilmediğinden denetleme olanağı olmadığını, ağaçların ürün bedelinin yüksek hesaplandığını, masrafların ise hiç hesaplamadığını, taşınmazda yer alan fıstık ağaçlarının sayısı ve bedeli yüksek hesaplandığını, meyve ve diğer ağaçlarının masrafları ise hiç hesaplamadığını, bilirkişi heyeti hiçbir resmi veri kullanmadan hiçbir bilgi ve belgeye dayanmadan ve de en önemlisi masrafların belirtmeden sadece hayali olarak ağaçların bedelinin hesaplanması hukuka aykırı olduğunu, kuru arazide buğday mercimek münavebesi alınması gerekirken fıstık münavebesi alınmasının yanlış olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının daha yüksek alınması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber varsa bir ecrimisil alacağı dahi taşınmazda herhangi bir şekilde gelir getirici faaliyette bulunulup bulunulmadığının veya kiraya verilip verilmediğinin araştırılması gerektiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 rarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ve 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.