Logo

5. Hukuk Dairesi2023/4847 E. 2023/10013 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davaya ilişkin yargılama giderleri ile harçların belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza 1983 yılından sonra fiilen el atıldığı ve bu davalara ilişkin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nda özel bir düzenleme bulunmadığı, içtihatlarla oluşturulan hukuki zemine 7421 sayılı Kanun ile getirilen Ek 4. maddenin uygulanamayacağı, bu nedenle nispi harç alınması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesince maktu harca hükmedilmesi nedeniyle harca ilişkin hüküm düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/902 Esas, 2023/675 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/275 Esas, 2022/138 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek suretiyle davanın kabulüne verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın her paydaş için değeri kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun'un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun'un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davacı ... yönünden hüküm altına alınan bedel 238.730,00 TL'nin altında kaldığından, işbu davacı yönünden temyiz dilekçelerinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiştir.

Taraf vekillerinin davacı ... yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Eskişehir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 9691 ada 1 parsel (yeni ... Evler Mahallesi 21748 ada 1 parsel) sayılı taşınmaza fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiştir .

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı süresinin sona erdiğini, idarelerince fiilen elatılmadığını, uzlaşma talebinde bulunulması gerektiğini, idari yargının görevli olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın konumu da gözetildiğinde düşük bedele hükmedildiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; idarelerinin taşınmaza fiilen el atmadığını, uzlaşma şartının yerine getirilmediğini, fahiş bedel belirlendiğini, harç ve vekâlet ücretinin maktu belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaza, davalı idarece, yeşil alan ve spor alanı yapılmak suretiyle fiilen el atıldığından, taşınmaz bedeline karar verilmesi doğru olduğu gibi, taşınmazın paydaşları tarafından açılan davalarda 2020 yılı Kasım ayı itibari ile 790,00 TL, 2019 yılı Şubat ayı itibari ile 610,00 TL ve 2019 yılı Mayıs ayı itibari ile 660,00 TL metrekare birim bedelleri Dairemizce doğru bulunduğu göz önüne alındığında bilirkişi tarafından belirlenen 1.000,00 TL metrekare birim bedelinin doğru görüldüğünü, taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğini; ancak karardan sonra, 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen Ek Madde 4’ün son fıkrasında “Bu kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” düzenlemesi yapılmıştır. Yasa koyucu tarafından daha önce 09.11.1956 ile 04.11.1983 tarihleri arasındaki fiili el atmalarda maktu harca hükmedilmesi gerektiği 6487 sayılı kanun değişikliği ile kabul edilmiş olup, bu kanun halen yürürlükte olduğundan 7421 sayılı Kanun'un 5 nci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen 4 ncü maddesinin 3 üncü fıkrasında kabul edilen hükümle 04.11.1983 tarihinden sonra yapılan fiili el atmalarda da maktu harca hükmedilmesi gerektiğinin amaçlandığının kabulü gerektiğinden, harca yönelik düzenleme usul hükümlerine ilişkin olduğundan derhal uygulanması gerektiği gibi kamu düzenine ilişkin olmakla resen dikkate alınması da gerektiği de gözetildiğinde, maktu karar ve ilam harcı ile maktu istinaf karar harcına karar verilmesi gerektiğinden, taraf vekillerinin sair istinaf itirazlarının reddi ile hüküm düzeltilerek yeniden karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacılar vekili temyiz dilekçesindeözetle; istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı idareden alınarak davacılara verilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği gibi taşınmazın tamamına 1983 yılından sonra 2013 yılında, davalı idarece fiilen el atıldığından karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, dava konusu taşınmaza 1983 yılından sonra fiilen el atılmış olduğu bu davalara ilişkin 2942 sayılı Kanun'da yasal düzenleme bulunmadığı, bu davaların yasal kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararlarında olduğu nazara alındığında bu kanun kapsamında açılan davalara ilişkin olarak getirilen Ek Madde 4'ün eldeki dosyada uygulama imkanı bulunmadığından nisbi harç alınması gerekirken, Bölge Adliye Mahkemesince hatalı değerlendirme yapılmak suretiyle maktu harca hükmedildiği, bu hususun kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Taraf Vekillerinin Davacı ...'ye İlişkin Temyizleri Yönünden;

Taraf vekillerinin temyiz dilekçelerinin miktar yönünden ayrı ayrı REDDİNE,

2. Taraf Vekillerinin Davacı ...'ye İlişkin Temyizleri Yönünden;

Taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddine, kamu düzenine ilişkin olarak yapılan değerlendirme sonucunda, harca ilişkin olarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinin çıkartılmasına, yerine “ Karar tarihi itibarıyla alınması gereken harç 29.304,30TL olup, peşin-ıslah harcı olarak alınan toplam 6.873,3‬0TL'nin mahsubu ile bakiye 22.431,00 ‬‬‬TL'nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,” cümlesinin, devamla (5) numaralı bendin çıkartılmasına, yerine “ Davacı tarafından yatırılan peşin-ıslah harcı 6.873,3‬0TL, ile posta ve keşif gideri masrafı 2.414,5‬0TL olmak üzere toplam 9.287,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,) cümlesinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.